Cumhurbaþkaný Erdoðan: Beþinci kol aparatlarýnýn tuzaðýna düþmeyeceðiz

Erdoðan, Cumhurbaþkanlýðý Külliyesi'nde düzenlenen "30 Aðustos Zafer Bayramý Özel Konseri" programýna katýldý.

Konuþmasýnda Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaþlarýný, millet adýna Milli Mücadele'yi sevk ve idare eden Meclisin kýymetli üyelerini, 1071 Malazgirt Zaferi'nden beri vatan topraklarýný kanlarýyla þereflendiren aziz þehitleri rahmetle yad eden Erdoðan, "Rabb'im hepsinin ruhunu þad, mekanlarýný cennet eylesin. Gazilerimizden ebediyete intikal edenlere Mevla'dan rahmet, hayatta olanlara sýhhat ve afiyet niyaz ediyorum." ifadelerini kullandý.

Ýstiklal ve istikbal uðrunda canlarýný ortaya koyan kahramanlarýn fedakarlýklarýný hiçbir zaman unutmadýklarýný ve unutmayacaklarýný vurgulayan Erdoðan, þunlarý söyledi:

"Ölümü öldüren cesaret abidelerinden devraldýðýmýz emaneti þanla, þerefle taþýmaya devam edeceðiz. Siz dostlarýmla birlikte tüm milletimizin, dünyanýn farklý ülkelerinde hayat mücadelesi veren vatandaþlarýmýzýn ve Kýbrýs Türk'ü kardeþlerimizin 30 Aðustos Zafer Bayramý kutlu olsun."

- "BÜYÜK ZAFER'ÝN 102. YILINA ULAÞMANIN BAHTÝYARLIÐINI YAÞIYORUZ"

Cumhurbaþkaný Erdoðan, aðustosun tarihte Türk'ün zaferler ayý olduðunu dile getirerek, þöyle konuþtu:

"Bu ay içerisinde hepsi tarihimizde birer kilometre taþý niteliðindeki Mercidabýk Zaferi'ni, Otlukbeli Zaferi'ni, Çaldýran Zaferi'ni, Belgrad Zaferi'ni, Mohaç Zaferi'ni, Kýbrýs'ýn fethini idrak ettik. Dört gün önce, milletimize Anadolu'nun kapýsýný açan Malazgirt Zaferi'nin 953. seneidevriyesini büyük bir gururla kutladýk. Sultan Muhammed Alparslan ve ordusunun mümtaz mensuplarýna olan vefa borcumuzu vatandaþlarýmýzla birlikte orada ifa ettik. Ayný gün, Büyük Taarruz'un 102. yýl dönümünü yine heyecanla andýk, hatýrladýk.

Bugün de zaferler zincirinin bir diðer zümrüt halkasý olan Büyük Zafer'in 102. yýlýna ulaþmanýn bahtiyarlýðýný yaþýyoruz. Burada öncelikle þu hususu vurgulamak istiyorum: Ýstiklal Harbimiz hiç þüphesiz baþlý baþýna dünyada eþi benzeri olmayan büyük bir baþarýdýr. Milletimiz, tüm imkansýzlýklara raðmen varýný yoðunu seferber ederek vatanýna, istiklal ve istikbaline sahip çýkmýþtýr. Türk milleti, tarih yapan ve tarih yazan vasfýný böylece bir kez daha göstermiþtir. Kurtuluþ Savaþýmýzýn dönüm noktasý ise Büyük Taarruz ve Baþkomutan Meydan Muharebesi'dir."

- "DÜNYA SAVAÞ TARÝHÝNE GEÇECEK BÝR BAÞARIYA ÝMZA ATILDI"

Büyük Zafer'in, yok edilmek ve vatanýndan kovulmak istenen bir milletin küllerinden yeniden doðuþunun adý olduðunu belirten Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Viyana Kuþatmasý'ndan beri savunmada kalan ve taarruz gücü zayýflayan ordumuz, Dumlupýnar'da elde ettiði zaferle makus talihini deðiþtirmiþtir. Bazý istisnalar haricinde 250 yýldýr süren ricat böylece son buldu. Türlü meþakkatler içinde elde edilen bu baþarýyla hem milletimizin baðýmsýzlýk iradesi hem de Türk askerinin kahramanlýðý perçinlenmiþtir.

Zaferin büyüklüðünü anlamamýza yardýmcý olacak þu hususa dikkatinizi bilhassa çekmek isterim. Bir Ýngiliz askeri yetkili, Yunan kuvvetlerinin savunma hattýný 'Türkler, 4-5 ayda bu hattý aþabilirlerse 3 günde aþtýklarýný iddia edebilirler.' ifadesiyle tarif ediyor ancak 5-6 ayda aþýlmaz denilen bu hattý ordumuz stratejik ve taktik bir baskýnla sadece 5 günde darmadaðýn etmiþtir.

Merhum Fahrettin Altay Paþa, Büyük Taarruz'dan Büyük Zafer'e giden yolu hatýratýnda þu þekilde anlatýyor: 'Baþkomutan Meydan Muharebesi, 5 gün geceli gündüzlü süren büyük bir savaþtýr. 26 Aðustos 1922 sabah alaca karanlýkla beraber Atatürk'ün Kocatepe'den verdiði emirle açýlan topçu ateþiyle baþladý. 30 Aðustos 1922 akþamý yine Atatürk'ün Zafertepe'de Mehmetçik ile omuz omuza çarpýþýrken verdiði süngü hücumu ile son buldu.' Evet, milletin baðrýndan çýkan ordumuz, Gazi Mustafa Kemal'in gizlilik içinde yürüttüðü titiz bir hazýrlýk sürecinin sonunda dünya savaþ tarihine geçecek bir baþarýya imza atmýþtýr."

- "ZAFERÝN ARKA PLANINDA CÝDDÝ BÝR HAZIRLIK VE STRATEJÝ VAR"

Cumhurbaþkaný Erdoðan, konuþmasýna þöyle devam etti:

"Gazi Mustafa Kemal, Büyük Zafer'in milletimiz açýsýndan taþýdýðý anlamý bakýnýz nasýl tarif ediyor: 'Her safhasýyla düþünülmüþ, hazýrlanmýþ, idare edilmiþ ve zaferle sonuçlandýrýlmýþ olan bu harekat, Türk ordusunun, Türk subay ve komuta heyetinin yüksek kudret ve kahramanlýðýný tarihe bir kere daha geçiren muazzam bir eserdir. Bu eser, Türk milletinin hürriyet ve istiklal düþüncesinin ölümsüz bir abidesidir.'

Büyük Zafer'in kazanýlmasýnýn arka planýnda ciddi bir hazýrlýk, strateji ve kapsamlý bir çalýþma vardýr. Taarruz kararý önceden alýndýðý halde aylar boyunca savaþ vasýtalarýnýn tamamlanmasýna öncelik verildi. 'Yarým tedbirle yapýlacak taarruz, hiç taarruz etmemekten çok daha kötüdür' anlayýþýyla tüm imkanlar seferber edildi. Silah, mühimmat, eðitim, ilave kuvvet gibi hazýrlýklarýn yaný sýra asýl cephe olarak görülen iç cephenin tahkimi saðlandý. Ýç cephe güçlendirildikçe baþarý da mukadder hale geldi. Bugün yaþadýðýmýz hadiselere baktýðýmýzda bir millet için iç cephenin ne kadar mühim olduðunu çok daha net görebiliyoruz. Milletimizi esir alma, bizi hedeflerimizden koparma, kendi iç sorunlarýmýzda oyalama planlarýnýn en kritik safhasýný daima iç kalemizi çökertmeye yönelik hamleler oluþturmuþtur."

Türkiye'nin, Cumhuriyet tarihi boyunca tamamý ayný amaca hizmet eden pek çok kirli senaryoya maruz kaldýðýný belirten Erdoðan, bir dönem ilerici-gerici, laik-anti laik denilerek milletin ayrýþtýrýldýðýný, Alevi-Sünni, Kürt-Türk denilerek insanlar arasýna nifak sokulmak istendiðini hatýrlattý.

Sokak olaylarýyla Türkiye'nin kendi iç meselelerine hapsedilmeye çalýþýldýðýna dikkati çeken Erdoðan, þöyle devam etti:

"Bölücü terör örgütünü tam 40 yýldýr baþýmýza musallat ederek, güvenlik ve huzurumuza kastettiler. FETÖ'cü hainler eliyle milli iradeyi gasp etmeye çalýþtýlar. Darbeler yoluyla devletle millet arasýnda kalýn duvarlar ördüler. Bir taraftan Türkiye'yi ekonomide, kalkýnmada, demokraside, savunmada, dýþ politikada hak ettiði yerlere getirme mücadelesi verirken, diðer taraftan da iç cephemizi sarsmayý hedefleyen pek çok kumpasla uðraþtýk.

Bugünlere dikensiz bir gül bahçesinde yürüyerek deðil, içeride ve dýþarýda vuruþarak geldik. Þüphesiz karþýlaþtýðýmýz her engel bizi oyaladý, vakit ve enerji kaybettirdi ama Türk milleti olarak hedeflerimize ulaþma irademizi kýramadý, bizi yolumuzdan geri döndüremedi. Bugün de millet olarak hedeflerimize odaklanmýþ durumdayýz. Büyük Zafer'den aldýðýmýz ilham ve cesaretle ülkemizi daha aydýnlýk, daha müreffeh bir geleceðe taþýmak için var gücümüzle çalýþýyoruz. Savunma sanayinde son 22 yýlda elde ettiðimiz baþarýlar dostlarýmýza güven aþýlarken kem gözlere ise korku salýyor."

TCG Anadolu'nun dünyanýn ilk SÝHA gemisi olduðunu belirten Erdoðan, "Þimdi onun daha büyüðünü yani uçak gemimizin þu anda hazýrlýklarý yapýlýyor. Ve bir an önce inþallah onu da ordumuzun saflarýna katacaðýz." diye konuþtu.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, harp literatürüne geçen insansýz hava araçlarý, KAAN, HÜRJET, HÜRKUÞ, ATAK, GÖKBEY, "mavi vatanýn" muhafýzý fýrkateynler ve denizaltýlar, Fýrtýna Obüsleri, Altay tanký, füzeler, hava savunmalarý ve nice savunma kabiliyetleriyle tam baðýmsýz Türkiye idealine emin adýmlarla ilerlediklerini vurguladý.

- "YAPMAMIZ GEREKEN ÝÇ CEPHEMÝZÝ SAÐLAM TUTMAK"

Þimdiye kadar nice zorluðun, oyunun nasýl üstesinden gelindiyse, çok daha fazlasýnýn baþarýlacaðýna yürekten inandýðýný dile getiren Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Bunun için tek yapmamýz gereken iç cephemizi saðlam tutmaktýr. Milletlerin hayatýnda ekonomik sýkýntýlar olur. Siyasette tansiyon, zaman zaman yükselebilir. Toplum kesimleri arasýnda anlaþmazlýk yaþanabilir. Rekabet, sosyal, siyasal ve ekonomik hayatýn olmazsa olmazýdýr. 85 milyonun her konuda ayný fikirde olmasýný beklemek gerçekçi deðildir, doðru da deðildir.

Ne gelip geçici ekonomik zorluklarýn ne günlük siyasetteki tartýþmalarýn ne de bölgemizde çýkan gerilimlerin hiçbiri bize kalýcý zarar veremez. Millet ve devlet olarak bunlarýn hepsine bir þekilde çözüm buluruz ama iç kalemizde bir gedik açýlýrsa, orada bir kan kaybý yaþanýrsa, Allah korusun bunu toparlamak son derece maliyetli ve meþakkatli olacaktýr. Böyle bir durumda hepimiz kaybederiz. Hepimiz bedel öderiz. 85 milyon olarak hepimiz sýkýntý çekeriz. Milletini seven, memleketini seven, kendini bu topraklara ait hisseden hiç kimsenin 'kaybet-kaybet' denklemine fýrsat vermeyeceðine inanýyorum."

Tüm bu gerçeklere raðmen son günlerde toplumun sinir uçlarýyla oynayan çeþitli kýþkýrtmalara þahitlik edildiðine dikkati çeken Erdoðan, "Siyaset kurumunun itibarýna gölge düþüren kirli dilin ülkeyi sürüklemeye çalýþtýðý tehlikeli yeri çok iyi görmekteyiz. Allah'ýn izniyle bu oyuna gelmeyeceðiz. Dilinden, kaleminden ve klavyesinden nefret akan, zehir akan ve beþinci kol aparatlarýnýn tuzaðýna düþmeyeceðiz." ifadelerini kullandý.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, toplumun sürekli huzurunda olan siyasetçiler baþta olmak üzere, milletin her bir ferdinden bu konuda dikkatli, uyanýk olmasýný, iç cepheyi sarsmaya yönelik provokasyonlar karþýsýnda teyakkuz halinde bulunmasýný istedi.

- "AYNI GEMÝNÝN YOLCULARIYIZ"

"Ne yapýyorsak, hukuk, demokrasi ve meþruiyet zemininde yapacaðýz. Hangi mücadeleyi veriyorsak hukuk, demokrasi ve meþruiyet temelinde vereceðiz." diyen Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Þunu lütfen aklýmýzdan çýkarmayalým, 85 milyon olarak hepimiz ayný gemideyiz, ayný geminin yolcularýyýz. Siyasi görüþlerimiz, kökenlerimiz, inançlarýmýz farklý olsa da hepimiz ayný gök kubbenin altýnda, ayný vatan topraðýnýn üzerinde yaþýyoruz. Farklýlýklarýmýzýn hiçbiri kardeþliðimizden daha güçlü deðildir. Ayrýlýklarýmýzýn hiçbiri kader ortaklýðýmýzdan daha önde deðildir. Bu þuurla, bu anlayýþla hareket ettiðimiz sürece üstesinden gelinmeyecek hiçbir engel tanýmýyoruz. Yeter ki biz bir olalým, iri olalým, diri olalým, beraber olalým, kardeþliðimize leke sürdürmeyelim. Yeter ki biz, sahte ve gereksiz tartýþmalarla birbirimizi örselemek yerine, þu anda burada bulunduðumuz gibi hep beraber ülkemizi büyütmeye, güçlendirmeye odaklanalým. Rabbim, 85 milyonun birlik ve beraberliðini artýrsýn."

30 Aðustos Zaferi'nin armaðan edildiði kahraman Türk Silahlý Kuvvetleri'nin kahraman evlatlarýný gönülden selamlayan Erdoðan, 30 Aðustos Zafer Bayramý'ný tebrik etti.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, sýnýrlar içinde ve dýþýnda, milletin ve devletin bekasý için görev yapan Türk Silahlý Kuvvetlerinin tüm mensuplarýný, askeriyle, polisiyle, jandarmasýyla, sahil güvenliðiyle, istihbaratçýsýyla, korucusuyla, tüm güvenlik kuvvetlerini kutladý.

- Notlar

Programda, saygý duruþunda bulunulmasý, Ýstiklal Marþý'nýn okunmasý ve Kur-an tilavetinin ardýndan Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Erbaþ dua etti.

30 Aðustos Zafer Bayramý'nýn 102. yýlý dolayýsýyla hazýrlanan filmin gösterimi yapýldý.

Programda, Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti, Irak'ýn ve Suriye'nin kuzeyi, Azerbaycan, Bosna Hersek, Somali ve Kosova ile yurt içinde görev yapan askeri birliklerin 30 Aðustos Zafer Bayramý kutlama video mesajlarý da yayýnlandý.

Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn davetlilere hitabýnýn ardýndan þarkýcý Ferhat Göçer, MSB Armoni Mýzýkasý eþliðinde þarkýlar seslendirdi.

Programa Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan ve eþi Emine Erdoðan'ýn yaný sýra TBMM Baþkaný Numan Kurtulmuþ, Cumhurbaþkaný Yardýmcýsý Cevdet Yýlmaz, MHP Genel Baþkaný Devlet Bahçeli, Cumhurbaþkanlýðý Kabinesi üyeleri ve davetliler katýldý.