Erdoğan: Afyon şehitleri için gereken yapılacak
ABONE OL
Erdoğan, Azerbaycan dönüşünde Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın 12. Zirvesi vesilesiyle dün akşam Azerbaycan'a gittiklerini ve bu sabah başlayan zirveyi tamamlayarak tekrar ülkeye döndüklerini söyledi.

ECO zirvesinde Azerbaycan'ın 'gerçekten çok özel bir ev sahipliği' gerçekleştirdiğini müşahede ettiklerini dile getiren Erdoğan, 'Çok ciddi bir dönüşüm, değişim içinde olan Azerbaycan başkenti Bakü'de, böyle bir organizasyonda, bizler de İstanbul zirvesinde aldığımız başkanlık dönemini Azerbaycan'a devretmiş olduk' diye konuştu.

Azerbaycan'ın iki yıl dönem başkanlığını sürdüreceğini anlatan Erdoğan, ardından da başkanlığı Pakistan'a devredeceğini ifade etti.

ECO'nun, 8 milyon kilometrekareye varan coğrafi büyüklüğe ve 400 milyon nüfusa sahip 10 üyeden oluştuğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

'Bu teşkilat bilhassa ekonomik işbirliği ve kalkınmanın kurumsallaşması açısından bölgemizde önem arz ediyor. Tabii burada şu ana kadar yaptıklarımızı görüştük. Teşkilatın gündeminde yer alan ticaret, ekonomi, yatırım, ulaştırma, tarım, enerji, eğitim, sağlık ve örgütlü suçlarla mücadele gibi konuların ele alındığı bir zirve oldu. Bu arada tabii, ikili bazı görüşmelerimiz oldu. Bunlardan bir tanesi Pakistan Cumhurbaşkanı Sayın Zerdali ile bir görüşme yaptık. Bunun yanında yine aynı şekilde İran Cumhurbaşkanı Sayın Ahmedinejad ile bir görüşme yaptık ve ev sahibi olarak Sayın İlham Aliyev ile bir görüşmemiz oldu. Bunun dışında ayrıca diğer devlet başkanı ve temsilcileriyle diğer ülkelerin ayrıca protokol görüşmelerini gerçekleştirdik.'

-'Bu önemli bir adımdı'-

Zirvenin önemli yanlarından bir tanesinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin gözlemci statüsü kazanması olduğunu vurgulayan Erdoğan, 'Şu ana kadar bu yoktu ama bu gözlemci üye statüsünü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kazanmış oldu. Bu önemli bir adımdı ve bunu gerçekleştirmekten dolayı ayrıca memnununuz. Gösterdikleri olumlu yaklaşımdan dolayı da kendilerine ayrı ayrı teşekkür ettik' dedi.

Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

'Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın 2015 vizyon belgesinde yer alan, bölge içi ticaretin, üye ülkelerin toplam ticaretinin yüzde 20'sine yükseltilmesi hedefini koyduk. Bu hedef üzerinde yoğunlaşmamızın gereğinde ısrar ettik. Diğer ortaklar da bu konuda hassasiyetlerini bildirdiler. Aynı zamanda da tabii, yine bir Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın bankasını kurmak suretiyle daha önce bu bankanın üç ülke tarafından kurulması ama beklenen sermaye desteğinin sağlanmaması sebebiyle istenilen konumda değil. Şimdi bunun yeni bir güçlendirmeyle bölgede güçlü bir banka seviyesine inşallah çıkarmayı planladık. Bunu da ısrarla burada vurguladık. Ayrıca Ekonomik İşbirliği Teşkilatı İstanbul Zirvesi sonucunda kurulan Akil Adamlar Grubu'nun raporunda yer alan öneri ve tavsiyeler de ele alındı.'

Erdoğan, Aliyev'in, Türk halkına selamlarını da iletti.



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yerel seçimlerin öne alınmasını öngören Anayasa değişikliğine ilişkin düzenlemeyi bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye iade etmesini değerlendirirken, konuyu müzakere edeceklerini belirterek 'Benim tabii buradaki kanaatim hemen arkadaşlarımın bir defa muhalefetle anamuhalefet olsun diğer muhalefet olsun, hemen görüşmeleri yapıp ondan sonra kararımızı vermektir' dedi.

Erdoğan, Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın (ECO) 12. Zirvesi dolayısıyla gittiği Azerbaycan'ın başkenti Bakü'deki ziyaretlerine ilişkin bilgi verdi, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yerel seçimlerin öne alınmasını öngören Anayasa değişikliğine ilişkin düzenlemeyi bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye iade ettiğini belirterek değerlendirmesini ve partisinin yol haritasını sorması üzerine Başbakan Erdoğan, şu yanıtı verdi:

'Daha yeni geldim. Arkadaşlarımla bu konuyu, hemen bizler, bu akşam olabilir veya yarın sabah olabilir bir müzakere edelim, değerlendirelim. Değerlendirdikten sonra da yarın en geç konuyla ilgili düşüncemizi açıklarız. Burada ikinci bir tur muhalefetle görüşme yapmamız mı gerekiyor, yoksa bir referanduma gitmenin yolu mu aranılır? Bunu bu görüşmeden sonra açıklarsak daha isabetli olur. Ama benim tabii buradaki kanaatim hemen arkadaşlarımın bir defa muhalefetle, anamuhalefet olsun diğer muhalefet olsun, hemen görüşmeleri yapıp ondan sonra kararımızı vermektir.'

Başbakan Erdoğan, 'Bu konuyla ilgili bizim bu sürece yönelik atacağımız adım, kendi hafızamızdan bunu süratle silmek olacaktır. Yeter ki burada anamuhalefet ve diğerleri anlayışlı davransınlar, verdikleri sözlerin arkasında dursunlar. Verdikleri sözlerin arkasında durdukları sürece biz süratle bu işi bitirmeyi arzu ederiz' diye konuştu.

-'Bölge ülkelerinin ateşkes çağrısı faydalı olur'-

Erdoğan, bir başka soru üzerine de İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile Bakü'de Suriye ağırlıklı bir görüşme gerçekleştirdiklerini kaydederek, daha önceden başlayan ve süren görüşmelerin bundan sonraki süreçte de dışişleri bakanları vasıtasıyla devam ettirilmesine karar verdiklerini aktardı.

Türkiye, İran, Mısır ve Suudi Arabistan'ın yer alabileceği bir müzakere sistemi düşünülebileceğini ancak Suudi Arabistan'ın, İran'ın olduğu bir müzakere sistemi içerisinde yer almak istemediği için İran'a üçlü bir sistem önerdiklerini bildiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Biz burada üçlü bir sistem önerdik. Bu sistem Türkiye-Mısır-İran böyle bir üçlü olabilir. İkinci sistem Türkiye-Rusya-İran olabilir. Üçüncü bir sistem Türkiye-Mısır-Suudi Arabistan olabilir. Buralardan alınacak neticeyle bu daha da yaygınlaştırılabilir. Bu yaygınlaştırma neticesinde de neler yapabileceğimizi daha net görebiliriz.

Biliyorsunuz bir Cenevre süreci yaşanmıştır. Bu süreçte Kofi Annan başarısız olduğunu görünce, halbuki olumlu bir adım atılıyor diye beklentiler vardı. Annan buradaki alınan neticenin Beşar Esad tarafından kabul edilmeyişi sonucunda bu işten çekilmeye karar vermiştir. Şimdi ise İbrahimi'nin attığı bir adım var, hiç olmazsa Kurban Bayramı'nda bir ateşkes sağlayalım, bunu temin edelim.

Bugün Sayın Ahmedinejad ile bunu görüştüğümüzde 'Bu isabetli, doğru olur. Biz, bu konuda açıklama yaparız' dediler. Aynı şekilde bizden de Dışişleri Bakanımızdan veya Bakanlığımızdan yapılması ki bunlar eş zamanlı olursa daha da isabetli olur. Hatta hatta buna Mısır, Suudi Arabistan ve Rusya katılabilir. Bölgede bu konuyla birinci derecede ilgili ülkelerin böyle bir çağrıyı yapmasında büyük fayda var dedik. Bu şekilde bu konuyu da aramızda bir ortak destek beyanıyla karara bağladık.



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Afyonkarahisar'daki mühimmat deposunda meydana gelen patlamada şehit olan askerlerin ölüm nedenlerinin 'doğal afet' olarak belirtildiği iddialarına ilişkin, 'Burada da zannediyorum bir yanlış anlaşılma söz konusu olabilir. Dolayısıyla biz bunu görüşür gereğini de yaparız. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Bütün şehit aileleri de burada müsterih olsun' dedi.

Erdoğan, Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın (ECO) 12. Zirvesi dolayısıyla gittiği Azerbaycan'ın başkenti Bakü'deki ziyaretlerine ilişkin bilgi verdi, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Başbakan Erdoğan, 'Afyon'da şehit olan ailelerden bir tepki yükseldi, özellikle Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan gönderilen yazıda askerlerin görev esnasında doğal afet nedeniyle şehit oldukları belirtildi. Hal böyle olunca şehit aileleri birçok haktan yararlanamıyorlar. Bununla ilgili bir düzenleme yapılabilir mi, yani o askerler doğal afet nedeniyle mi şehit sayılır?' sorusu üzerine, Afyonkarahisar'daki şehitlerle ilgili açıklamanın içeriğini tam bilemediğini, gazeteyi okuduğunu ancak ne kadar sağlıklı olduğunu bilmediğini bu içeriğe de pek katılmadığını söyledi.

Konuyu Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'den öğrenmesi, Özel'i dinlemesi gerektiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

'Fakat bizim çıkarmış olduğumuz yasa aslında bu şehitlerimizi de kapsayan bir yasadır. Yani biz bırakın oradaki görevi esnasında böyle bir olayla karşı karşıya kalmayı, yolda bir trafik kazasında dahi bir askerimiz şehit olsa bunları bu kapsam içine alacağız diye bunların hepsini konuştuk, görüştük. Burada da zannediyorum bir yanlış anlaşılma söz konusu olabilir. Dolayısıyla biz bunu görüşür gereğini de yaparız. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Bütün şehit aileleri de burada müsterih olsun.'

-İstihbarat paylaşımı-

Erdoğan, 'ABD Büyükelçisinin bazı açıklamaları dikkat çekti. Terörle mücadele noktasında Türkiye ile istihbarat paylaşımı yaptıklarını ancak bunun da ötesinde Usame bin Ladin'in yakalanmasında uygulanan taktik ve teknik prosedürleri paylaşmayı da önerdiklerini söyledi. Türkiye bu öneriye nasıl bakar, böyle bir deneyimden faydalanmayı düşünür mü' sorusuna da şu karşılığı verdi:

'Açıklama metnini arkadaşlarımdan aldım. Büyükelçi Ricciardone'nin yapmış olduğu açıklamadan hareketle özellikle bizim Sayın Bush döneminde bölücü terör örgütüne yönelik istihbarat paylaşımında biliyorsunuz anlık paylaşıma geçiş kararımız var. Ondan önce bir anlık paylaşım söz konusu değildi. Öyle istihbarat paylaşımı olurdu ki bir ay sürer, iki ay sürerdi. Fakat o görüşmemizde o zaman açıklamamızda bu anlık istihbarata geçiyoruz, bundan böyle anında ilgili birimler Türkiye'deki karşıtlarına bu istihbaratı geçecekler talimatını o zaman Amerika verdi. Hatta insansız hava aracı noktasında da birken onu ikiye çıkarma noktasında adım atıldı.

O günden bugüne bu anlık istihbaratı daha da ileri taşımanın gayreti içine girildi. Şu anda bu süreç de işliyor. Fakat kendilerinin Bin Ladin ile ilgili uygulaması kendi şartları içinde değerlendirilir. Bizim bölgede terörle mücadelemizin de kendi şartları içinde değerlendirilmesi farklılık arz eder.

Burada hatırlarsanız bizim üçlü mekanizma diye oluşturduğumuz bir mekanizma vardı. Bu mekanizma ile atılan adımlar var. Ama bu adımlarda da bizler henüz beklenen neticeyi alamadık. Fakat Amerikalı yetkililerle bu konuda bu üçlü mekanizma çerçevesi içinde neler yapılacağı konusu görüşülür. Biz tabii şunu biliyoruz, şuna inanıyoruz: Bu konuda bizim de ilgili birimlerimiz çalışmalarını yapıyorlar. Müşterek çalışma yapabileceğimiz tüm birimlerle, tüm ülkelerle de bu bilgi paylaşımını sürekli devam ettiriyorlar.'

Bir gazetecinin Suriye'deki olaylara ilişkin BM Özel Temsilcisinin bir barış gücü oluşturma planının olduğunu belirterek, 'Bu güçte Türkiye ve bazı Arap ülkelerinin yer almayacağı iddiası var? Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusuna Başbakan Erdoğan, 'Konuyla ilgili 'Türkiye ve diğer Arap ülkeleri' derken bunlara zaten taraf ülke diye bakmak suretiyle dışarda bırakma durumu söz konusu oldu. Ama diğerleri de zaten Suriye tarafından kabul edilmiş değil. Böyle bir gelişme henüz söz konusu değil' yanıtını verdi.