Erdoğan: En büyük önemi eğitime veriyoruz
ABONE OL
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bilimsel faaliyetlerde, özellikle araştırma-geliştirme alanlarında başarı kaydetmeden, diğer alanlarda daha büyük başarıları yakalamanın mümkün olmayacağını vurgulayarak, 'Bunun için iktidara geldiğimiz günden beri en büyük önemi eğitime veriyor, en büyük yatırımı eğitime yapıyoruz. Çok açık söylüyorum, mali olarak bütçemizin neredeyse yüzde 50'si, personel olarak neredeyse yüzde 50'ye yakınını eğitime veriyoruz. Eğitimi, bütçenin birinci sırasına çıkardık' dedi.

Başbakan Erdoğan, Ankara Üniversitesi Morfoloji Binası'nda düzenlenen 2012-2013 eğitim ve öğretim yılı açılış törenine katıldı.

Yeni eğitim-öğretim döneminin Ankara Üniversitesi ve diğer bütün üniversitelere, öğrencilere hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, Ankara Üniversitesi'nin ambleminde 1946 yazıyor olsa da sonradan Ankara'ya taşınan Mekteb-i Mülkiye dikkate alınırsa 1859'dan, Veterinerlik Fakültesi dikkate alınırsa 1842'den beri Türkiye'ye ışık tutan bir eğitim kurumu olduğunu söyledi.

Üniversitenin köklü geçmişine uygun bir vizyonu bulunduğunu belirten Erdoğan, 1951-1952 eğitim ve öğretim yılı açılışında konuşan dönemin Rektörü Prof. Dr. Ekrem Rüştü İzmen'in, üniversitenin hedeflerine ilişkin 'Üniversitemiz yalnız hakikatin peşinde koşan ve sosyal olayları bilim ışığı altında objektif olarak aydınlatmaya çalışan bir teşekkül halinde kalacak. Bilhassa bu tavrı ve zihniyetiyle memlekete faydalı olacaktır. Bu bakımdan milletçe benimsediğimiz demokrasi davasında üniversitemize düşen vazifenin önemini kaydetmek isterim. Üniversitemizin bu yolda kendi payına düşeni gerçekleştirmeye çalışmaktan başka bir gayesi bulunmamaktadır' ifadelerini paylaştı.

-'Her türlü desteği vermeye hazırız'-

Ankara Üniversitesi'nin kurulduğu günden bu yana, bu gaye doğrultusunda yarım asrı aşkın süredir yoluna devam ettiğini dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:

'Böylesine köklü bir eğitim kurumu olarak Türkiye'nin yöneticilerini, hukukçularını, siyasetçilerini, öğretmenlerini, doktorlarını, ziraatçilerini, veterinerlerini, ilahiyatçılarını, eczacılarını, iletişimcilerini yetiştirdi. Bugün de ülkemizdeki yüksek öğretim kuruluşlarının en seçkinlerinden biri olarak bilime ve insanlığa hizmet ediyor. Geçmişimizle, bugünümüzle, geleceğimiz arasındaki önemli köprülerden biri olan Ankara Üniversitesi'nin bütün mensuplarını, öğretim üyelerimizi, öğrencilerimizi başarılarından dolayı kutluyorum. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak sadece başkentimizin değil, ülkemizin en önemli üniversitelerinden olan Ankara Üniversitesi'nden önümüzdeki dönemde çok daha büyük projeler, çok daha büyük başarılar bekliyorum.

Bu 170 yıllık geçmişe sahip güzide kurumumuzu, bilhassa yüksek lisans ve doktora düzeyinde sadece ülkemizin değil bütün bölgenin ve dünyanın en önemli üniversitelerinden biri olarak görmek istiyorum. Ankara Üniversitesi'nin diğer köklü diğer köklü üniversiteler gibi bünyesindeki farklı disiplinleri koruyup geliştirmesi için biz de sizlere her türlü desteği vermeye hazırız ve vereceğiz.'

Eğitim öğretim kurumlarının fiziki mekanlarının önemine işaret eden Erdoğan, üniversite yönetiminin talepleri doğrultusunda Ankara Üniversitesi'nin mekan sıkıntısının giderileceğini söyledi.

'Ankara Üniversitesi'ni, araştırma üniversitesi olarak, el birliğiyle dünya çapında bir marka haline getireceğimize inanıyorum' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti :

'Üniversitelerde farklı görüş ve düşünceler olabilir. Bu gayet doğaldır ama farklılık adına toplumum ve ülkenin gerçeklerinden de kopulmaması, sağduyunun muhafaza edilmesi büyük önem taşıyor. Ankara Üniversitesi'ni işte bu farklılık ve aykırılıkla sağduyu arasındaki dengeyi kurabilmiş eğitim kurumlarımızdan biri olarak görüyorum. İnanıyorum ki önümüzdeki dönemde de burada milletimiz, ülkemiz için hayırlı hizmetler, çok daha fazlasıyla üretilmeye devam edecektir.'

-'En büyük yatırımı eğitime yapıyoruz'-

'Bilindiği gibi Türkiye'nin 2023 yılına yönelik çok büyük hedefleri, çok büyük iddiaları var' diyen Başbakan Erdoğan, 'Bu hedeflere ulaşma konusunda, üniversitelerimize de önemli görev düşüyor. Daha çok bilimsel çalışma yaparak öğrencilerimizi daha iyi yetiştirerek Türkiye'yi bilim alanında dünyanın en ileri ülkelerinden biri haline getirmek durumundayız. Bilimsel alanda, dünya sıralamasında dereceye giremezsek, ekonomik güç olarak da ilk 10'a girebilmemiz zorlaşır' şeklinde konuştu.

Bilimsel faaliyetlerde, özellikle araştırma-geliştirme alanlarında başarı kaydetmeden, diğer alanlarda daha büyük başarıları yakalamanın mümkün olmayacağını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

'Bunun için iktidara geldiğimiz günden beri en büyük önemi eğitime veriyor, en büyük yatırımı eğitime yapıyoruz. Çok açık söylüyorum, mali olarak bütçemizin neredeyse yüzde 50'si, personel olarak neredeyse yüzde 50'ye yakınını eğitime veriyoruz. Eğitimi bütçenin birinci sırasına çıkardık. Üniversiteye girişte yaşanan tıkanıklığı çözmek, bu tıkanıklığın bütün eğitim sistemini adeta kilitlemesini engellemek için pek çok adımlar attık. Örneğin 2002 yılında 53'i devlet, 23'ü vakıf olmak üzere toplam 76 olan üniversite sayısını, 103'ü devlet 65'i vakıf olmak üzere 168'e çıkardık. 2002 yılında üniversitelerimizde toplam 76 bin 90 akademik personel görev yapıyordu geçen yıl itibarıyla bu sayıyı 111 bin 495'e yükselttik.