Ýletiþim Baþkaný Altun: Küresel vicdan harekete geçmeli
ABONE OL

Altun, TRT'nin ev sahipliðinde Ýstanbul'da bir otelde düzenlenen Asya-Pasifik Yayýn Birliði (ABU) 61. Genel Kurulunun açýlýþ töreninde yaptýðý konuþmada, ABU'nun 65 ülkeden, 230 üyesiyle 4 milyar izleyiciye hitap eden bir medya örgütü ve bu haliyle dünyanýn en büyük yayýncýlar birliði olduðunu kaydetti.

ABU'nun 60 yýllýk tarihine bakýldýðýnda, önemli bir boþluðu doldurduðunu ve bu faaliyetleriyle Asya-Pasifik bölgesindeki yayýncýlýk sektörünün geliþimini desteklediðini aktaran Altun, daha önemlisi medya özgürlüðü ile çeþitliliði konularýnda önemli rol üstlendiðini bildirdi.

Altun, ABU'nun faaliyetlerine baþladýðý 1960'lardan bu yana, dünyanýn hýzla deðiþimlere, dönüþümlere sahne olduðunu ifade etti.

2. Dünya Savaþý sonrasý Batýlý devletlerin çýkarlarýna, taleplerine göre inþa edilen müesses nizamýn, uluslararasý statükonun dünya için, insanlýk için vadedildiði gibi refah veya huzur getirmediðini, bugün dünyanýn eþ zamanlý olarak pek çok krizle, sorun yumaðýyla boðuþtuðunu, krizlerin insanlýðý tehdit ettiðini söyledi.

Bu düzenin, insanlýk için günden güne daha fazla kan ve gözyaþý akmasýna neden olduðunu dile getiren Altun, þöyle devam etti:

"Malumunuz bir yanda Rusya-Ukrayna Savaþý, bir yanda Ýsrail'in Filistin'de giriþtiði katliamlar, soykýrým, þimdi de bu katliamlarý, zulmü Lübnan'a ve tüm Orta Doðu'ya yayma giriþimleri. Bunlarýn neticesinde ne yazýk ki insanlar hayatlarýný kaybediyor, ölüyor, yaralanýyor, binlerce masum sivil, bebek, çocuk, kadýn hayatýný kaybediyor. Bu süreçte on binlerce göçmen ve mülteci ne yazýk ki yerinden ediliyor ve büyük acýlar gözümüzün önünde yaþanýyor. Tüm bu krizlerde bizleri, tüm dünyayý karamsarlýða iten esas faktörse, bu krizler karþýsýnda yetersiz, iþlevsiz ve bu krizlerin derinleþmesinden baþka ne yazýk ki fonksiyon göstermeyen uluslararasý bir düzen, sistem içerisinde yaþýyor olmamýz; bu zulümler üreten uluslararasý sistemi ayakta tutmaya çalýþan uluslararasý aktörlerin varlýðý. Bu durum bizatihi karþý karþýya kaldýðýmýz sorunlarýn büyüklüðü yanýnda bizi ne yazýk ki karamsarlýða sevk ediyor. Tam da bugün, bu nedenlerle eski dünya ölüyor ve yeni dünya doðmak için mücadele ediyor."

"DEZENFORMASYONA, YALAN ÞEBEKELERÝNE KARÞI DA EN ÖNEMLÝ SÝLAHIMIZ BÝZATÝHÝ HAKÝKATÝN TA KENDÝSÝDÝR"

Altun, bölgesel ve küresel insani krizlere ek olarak yaþanan çaðýn insanlarý bir baþka büyük buhranla, bir diðer acý krizle karþý karþýya býraktýðýna iþaret ederek, "Bu kriz hakikat krizidir. Bir yanda adalet krizi yaþanýyorken, diðer yanda da bu adalet krizini derinleþtiren bir hakikat krizine düçar olmuþ durumdayýz bütün insanlýk olarak. Yaþadýðýmýz çað, yalan endüstrisinin tahakküm altýna almaya çalýþtýðý, hakikatin sýradanlaþtýrýldýðý, ötekileþtirildiði, hor ve hakir görüldüðü bir çaðdýr. Adeta bir dezenformasyon yaðmuruyla karþý karþýyayýz. Dezenformasyona, yalan þebekelerine karþý da en önemli silahýmýz bizatihi hakikatin ta kendisidir. Hakikate giden tüm yollarý açýk tutmak ilk ve en önemli amacýmýz olmalý." diye konuþtu.

ABU gibi küresel platformlarýn bu baðlamda stratejik öneme sahip olduðunu ifade eden Altun, ABU'nun dezenformasyona, yalan endüstrisine karþý küresel bir hakikat bloðunu temsil edebileceðini, etmesi gerektiðini kaydetti.

Altun, zira dünya genelinde güç dengesinin giderek Asya'ya kaymakta olduðunu, Asya'nýn yükselen ekonomik ve siyasi etkisinin geleceðin þekillenmesinde belirleyici bir rol oynadýðýný belirterek, "Sayýn Cumhurbaþkanýmýz Recep Tayyip Erdoðan'ýn, çarpýklýðýný her platformda dile getirdiði, hemen hiçbir uluslararasý krize sadra þifa olmayan Avrupa merkezci dünya daðýlýyor. Buna mukabil, Asya ülkeleri yükseliyor. Batý merkezli dünya daðýlýrken, ayný zamanda onlarýn medya ve iletiþim dünyasýnda kurduðu tahakküm de daðýlýyor. Batýlý haber merkezleri, medya birimleri yerine alternatif haber merkezleri ortaya çýkýyor. Baþka deyiþle belki de yeni küresel ana akým medya birlikleri önem kazanýyor." ifadelerini kullandý.

Yaþanan geliþmelerin þu hususu açýk bir þekilde gösterdiðini söyleyen Altun, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Asya ve bir zamanlarýn popüler ifadesiyle üçüncü dünya ülkeleri için artýk Batýlýlaþma ideolojisinin tahakkümü son bulmuþtur. Her ülke, yaþadýðýmýz kaos ve belirsizlik çaðýnda hem özgür hem kendi menfaatlerini gözetmek hem de sorumlu davranmak durumundadýr. Artýk ülkeler için en anlamlý tutum küresel barýþ ve istikrara katký sunmaktýr. Bu çerçevede istikrarlaþtýrýcý bir güç olarak Türkiye, bölgesindeki ve küresel sistemi etkileyen kriz ve çatýþmalarda etkin ve proaktif bir rol oynuyor. Örneðin, Rusya-Ukrayna Savaþý'nda her iki tarafla da görüþebilen ülke Türkiye'dir. Türkiye, milyonlarca insaný etkileme potansiyeline sahip Tahýl Anlaþmasý'nýn saðlanmasýnda çok aktif rol oynamýþtýr. Yine Türkiye bu baðlamda Filistin meselesinde, Ýsrail'in soykýrýmlarýnýn, katliamlarýnýn durdurulmasý, savaþýn tüm bölgeye sýçramasýnýn engellenmesi için yoðun bir diplomatik çaba sarf ediyor. Her þeyden önemlisi, Türkiye, Cumhurbaþkanýmýz Sayýn Recep Tayyip Erdoðan'ýn liderliðiyle 'Daha adil bir dünya mümkün.' ve 'Dünya beþten büyüktür.' þiarlarýyla mevcut uluslararasý sistemin çarpýklýðýný her platformda dile getiriyor, bu sisteme karþý küresel vicdan toplumunu harekete geçirmeye çalýþýyor."

"YAPAY ZEKA VE DÝJÝTALLEÞMENÝN HABERCÝLÝKTE KULLANIMI MUAZZAM ÝMKANLAR VE FIRSATLAR SUNUYOR"

Fahrettin Altun, Batý dýþý dünyanýn en önemli alternatif yayýn birliði olan ABU'nun 61. Genel Kurulunun bu yýlki temasýnýn yapay zeka olduðunu belirterek, "Son yýllarda yapay zeka teknolojileriyle beraber iletiþim ve medya ekosisteminde yeni bir evreye geçtiðimiz açýk bir gerçek. Her teknolojik geliþme, medyanýn içerikleri iletme biçimini de içeriðin hatta kendisini de etkilemekte, dönüþtürmektedir." dedi.

Yapay zeka ve dijitalleþmenin habercilikte kullanýmýnýn muazzam imkanlar ve fýrsatlar sunduðunu kaydeden Altun, bunlarý þu þekilde sýraladý:

"Haberin yapýmý, üretimi ve daðýtýmý kolaylaþmaktadýr. Diðer yandan haber kurum ve kuruluþlarýnda etkili ve verimli çalýþmalar yapýlabilmektedir. Hem daha hýzlý arama yapma hem de daha fazla enformasyon elde etme imkaný oluþmaktadýr. Görsel medya ürünlerini meydana getiren montaj, renk ayarý, ses senkronu gibi zaman isteyen iþlerde hýz kazanýlmakta, yine haberler artýk video, ses, infografikler, animasyonlar, artýrýlmýþ gerçeklik ve podcast gibi farklý formatlarda sunulabilmektedir. Büyük veri setlerini analiz ederek habercilikte daha önce gözden kaçan durumlarý bertaraf etme imkaný ortaya çýkabilmektedir."

"YAPAY ZEKA DESTEKLÝ MEDYA DÜZENÝ, BÝR DÝZÝ RÝSKÝ, TEHDÝDÝ BERABERÝNDE GETÝRMEKTEDÝR"

Altun, yapay zeka teknolojilerinin medya ve iletiþim dünyasýna sunduðu bu imkanlarýn yaný sýra, beraberinde getirdiði birtakým meydan okumalarý da dikkate almak gerektiðini vurgulayarak, "Her þeyden önce yapay zeka destekli medya düzeni, üretilen dezenformatif içeriklerle toplumu yanlýþ yönlendirme, yapay zeka sistemlerinde þeffaflýk olmamasý, haber içeriklerinde önyargý ve hatalý üretim, toplumsal kutuplaþma ve ayrýmcýlýðý tetikleyen manipülatif içerikler gibi bir dizi riski, tehdidi beraberinde getirmektedir. Bu anlamda yapay zeka teknolojileri hibrit tehditleri derinleþtiren bir özelliðe de sahiptir. Yapay zekayla üretilen ses ve görüntüler, deepfake uygulamalarý yapay zekanýn her bir bireyi, siyasal ve toplumsal sistemimizi, hak ve özgürlükler alanýný tehdit edebildiðini de göstermektedir." þeklinde konuþtu.

Dijitalleþme ve yapay zekayla birlikte gündeme gelen bir diðer hususun iletiþim ve medyanýn insansýzlaþtýrýlmasý meselesi olduðuna iþaret eden Altun, "Ýletiþim alanýnda çalýþan biri olarak, bu alanda araþtýrmalar yapan bir akademisyen olarak özellikle belirtmek isterim ki, medya faaliyetlerinde, habercilikte, gazetecilikte insan faktörünün yerini hiçbir teknoloji alamaz, dolduramaz. Aslolan insanýn faaliyetleridir, emeðidir. Ýnsan aklý ve yaratýcýlýðý teknolojinin sunduðu tüm olanaklardan daha deðerlidir. Bir yandan yapay zekanýn risklerinden bahsediyoruz bir yandan da imkanlarýndan bahsediyoruz. Aslýnda takýnmamýz gereken tutum çok açýk ve net, risklerin farkýnda olmak, yönetmek mecburiyetindeyiz. Cesur olmak ve bir diðer yandan da dikkatli olmak durumundayýz." ifadelerini kullandý.

Altun, Türkiye'de bir yandan büyüme mücadelesi verirken, bir yandan halk, ülke için daha müreffef yarýnlara hazýrlýk yaparken, küresel alanda da hak ve adalet mücadelesi verdiklerini dile getirdi.

Bu baðlamda, stratejik iletiþim alanýnda, haktan ve adaletten yana olan küresel iþbirliklerine önem verdiklerini vurgulan Altun, þunlarý kaydetti:

"ABU'ya verdiðimiz önem bunun somut bir göstergesidir. Balkanlarda haber ajanslarý arasýnda koordinasyon ve iþbirliðini güçlendirmek amacýyla 1995 yýlýnda kurulan ve Anadolu Ajansýmýzýn da kurucularýndan olduðu Balkan Haber Ajanslarý Birliði-Güneydoðu Avrupa (ABNA-SE) bizim uluslararasý alanda destek verdiðimiz, önemsediðimiz platformlardan biridir. Yine Anadolu Ajansýnýn Türk dünyasýnda medya ve enformasyon alanýndaki iþbirliði ve koordinasyonu güçlendirmek üzere 2023 yýlýnda Türk Haber Ajanslarý Birliðinin kuruluþuna öncülük etmesi bu baðlamda önemsediðimiz faaliyetlerimizden biridir. Kamu yayýncýmýz TRT Genel Müdürü Sayýn Zahid Sobacý'nýn baþkanlýðýný yürüttüðü ABU'nun yaný sýra, Avrupa Yayýn Birliðinin (EBU) üyesi olmasý ve Afrika Yayýn Birliðinin de ortak statüsünde üyesi olmasý bu anlamda önem verdiðimiz uluslararasý yayýn birliklerindendir."

Türkiye Cumhuriyeti Ýletiþim Baþkanlýðý olarak bu giriþimleri önemsediklerini, desteklediklerini; hem niteliðini hem de niceliðini artýrmaya çalýþtýklarýný belirten Altun, Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý Enformasyon Bakanlarý Konferansý, Türk Devletleri Teþkilatý Medya ve Enformasyondan Sorumlu Bakanlar ve Üst Düzey Yetkililer Birliði ve Türkiye-Afrika Medya Zirvesi gibi organizasyonlara öncülük ederek, katký sunarak bölgesel iþbirliði ve diyalog kanallarý geliþtirdiklerini dile getirdi.

Altun, bu yýl dördüncüsünü düzenleyecekleri Uluslararasý Stratejik Ýletiþim Zirvesi (STRATCOM) ile de iletiþim ve medya dünyasýna küresel boyutta katký sunmaya gayret ettiklerini kaydetti.

Bu baðlamda STRATCOM 2023'te, yapay zeka baþta olmak üzere teknolojinin saðladýðý imkanlarýn, dünya kamuoyunu doðru, etkin ve zamanýnda bilgilendirmek için ne þekilde kullanabileceðini farklý örnekler üzerinden müzakere etmeye çalýþtýklarýný anýmsatan Altun, zirvede, küresel hakikat mücadelesi için diyalog mekanizmalarýnýn çeþitlendirilmesini ve ortak çalýþmalarýn teþvik edilmesini deðerli bulduklarýný vurguladý.

Altun, bu yýlki toplantý ile stratejik iletiþim alanýnda dünyanýn önde gelen liderleri, uzmanlarý ve profesyonellerini "Ýletiþimde Yapay Zeka: Eðilimler, Tuzaklar ve Dönüþüm" temasýyla 13-14 Aralýk tarihleri arasýnda Ýstanbul'da bir araya getireceklerini belirterek, katýlýmcýlarý STRATCOM 2024'e davet etti.