Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan baþkanlýðýnda, Cumhurbaþkanlýðý Külliyesi'nde yapýlan MGK toplantýsýnýn ardýndan bildiri yayýmlandý.
Bildiride, PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAÞ terör örgütleri baþta olmak üzere milli birlik ve beraberlik ile bekaya yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karþý yurt içinde ve yurt dýþýnda azim, kararlýlýk ve baþarýyla gerçekleþtirilen operasyonlar ile son dönemde meydana gelen uluslararasý geliþmeler hakkýnda kurula bilgi sunulduðu belirtildi.
15 Temmuz ihanetinin faili FETÖ ile mücadelede gelinen aþama ve gelecek süreçte atýlacak adýmlarýn deðerlendirildiði ifade edilen bildiride, Türkiye'ye hasým odaklarýn güdümünde her türlü menfur eyleme tevessül eden ve maðduriyet kisvesiyle kendisini aklamaya çalýþan terör örgütünün tamamen çökertilmesine yönelik sarsýlmaz kararlýlýðýn vurgulandýðý kaydedildi.
Bildiride terörle mücadelede artan gayretlerin, bölge ülkelerinin samimi iþ birliði ile müþterek güvenlik meselelerinin çözümüne saðlam bir zemin teþkil ederek, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüðüne, egemenliðine ve refahýna kalýcý katkýda bulunacaðýna iþaret edildi.
Meselelerin çözüme kavuþturulmasý sürecinde, Suriye'de tüm taraflarý kapsayan gerçek bir toplumsal mutabakata ulaþýlmasýna yönelik desteðin sürdürüleceði ve nifak giriþimleri ile iki halkýn kadim dostluðunu hedef alan kýþkýrtmalara müsaade edilmeyeceði belirtilen bildiride, Suriye topraklarýnýn bölücü terörden arýndýrýlmasýnýn, öncelikle Suriye'nin menfaatlerini ve bekasýný teminat altýna alacaðýnýn altý çizildi.
Uluslararasý toplumun artan tepkisine raðmen gerçekleþtirdiði katliamlarla hiçbir hukuk kuralý ve insani deðerle iliþkisi kalmadýðýný açýkça ilan eden Ýsrail yönetiminin gecikmeksizin durdurulmasý gerektiði vurgulanan bildiride, aksi halde önce mücavir alanlara müteakiben tüm bölgeye yayýlacak bir þiddet sarmalýnýn tetiklenebileceði tekrar hatýrlatýldý.
Bildiride, þu ifadelere yer verildi:
"Türkiye'nin uluslararasý antlaþmalar çerçevesinde ve garantör ülke sýfatýyla icra ettiði Kýbrýs Barýþ Harekatý sayesinde, yarým asýrdýr Ada'nýn tamamýnda hakim kýlýnan barýþ, huzur ve güven ortamýnýn; harekatýn meþruiyetini ve baþarýsýný tarih önünde tartýþmasýz bir þekilde teyit ettiði kaydedilmiþtir. Milli davamýz olan Kýbrýs meselesinin, Kýbrýs Türk halkýnýn egemen eþitliði ve eþit uluslararasý statüsü temelinde iki devletli çözüm esasýna göre neticelenmesi ile Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'nin uluslararasý toplumun eþit bir üyesi olarak tanýnmasý istikametindeki kararlý tutumumuzun muhafaza edileceði vurgulanmýþtýr.
Ege ve Akdeniz'deki meselelerde diyaloða öncelik veren ve yapýcý yaklaþýmýmýzýn istismarýna fýrsat verilmeyeceði belirtilmiþ; hak, alaka ve menfaatlerimizin müdafaasýna yönelik tavizsiz uygulamalarýn sürdürüleceði ifade edilmiþtir."
Ukrayna'daki savaþa iliþkin geliþmelerin ve son dönemdeki diplomatik çabalarýn ele alýndýðý belirtilen bildiride, savaþýn daha fazla týrmanmadan ve bölgeye yayýlmadan adil ve kalýcý bir barýþýn tesisine yönelik çok taraflý samimi gayretlerin artýrýlmasýna ihtiyaç duyulduðu ifade edildi.
Somali, Libya, Sudan ve Nijer baþta olmak üzere Türkiye ile Afrika ülkeleri arasýnda uzun vadeli bir yaklaþýmla geliþtirilen iliþkilerin deðerlendirildiði aktarýlan bildiride, Türkiye'nin, güven ve istikrarýn tesisi hususunda üzerine düþen sorumluluðun gereklerini yerine getirerek kardeþ Afrika halklarýnýn huzur ve refahýna katkýda bulunmaya devam edeceði kaydedildi.