Meclis'te 'İdris Naim Ağa' kavgası
ABONE OL
Verdikleri önerge üzerinde konuşan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, tasarıda, “gizli emellerin bulunduğunu, dürüstlüğün olmadığını” ileri sürdü.

İnce, “Cetvelle sınır çizmek; Afrika ülkeleri gibi. Sandıkta olmazsa, savcıyla almak, savcıyla alamazsanız kanunla almak istiyorsunuz. Bu bir Oslo yasasıdır, anayasaya uygun değil ama Oslo'ya uygundur” görüşünü savundu.

“Tasarruf yapmak için belediyelerin kapatıldığının” ifade edildiğini belirten İnce, sözlerini, “Belediye kapatıyorsunuz ama Başbakan'ın 7 uçağı var; 7 uçakla saltanat kurmaya çalışıyorsunuz. Demokrasi, milli iradeden söz ediyorsunuz, halka sordunuz mu? Bu tasarıyı, ayak oyunlarıyla belediyeleri gasp etme olarak kullanıyorsunuz. Kırşehir'i ilçe yapan kafa, 'eli kolu bağlı belediye ister misiniz?' diyen kafa bu kafadır” diye sürdürdü.

İnce'nin, “Tasarı, İdris Naim Ağa tasarısıdır. Niye ağa dedim demeyin, bir sene 52 bin liraya, ikinci sene 53 bin liraya ağa oldu. Ağalık beratını, 11 ihalenin 8'ini kendi kardeşine usulsüz veren belediye başkanından aldı” sözlerine İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, “Utan biraz, utan” diye tepki gösterdi. İnce, “Sende biraz utanma olsa yüzün kızarır, sen utan. Terbiyesiz sensin” diye karşılık verdi.

“11 ihaleyi, kardeşinin şirketine verdi mi vermedi mi? 11 ihalenin 8'inde şaibe var mı? Ben ispat ederim. İspat edemeyen şerefsizdir” diyen İnce'ye, Şahin, “Aynen öyle” diye karşılık verdi.

İnce, “Geleceksin buraya açıklayacaksın. Daha seninle işimiz bitmedi. Sen polisi gönder peşimize, telefonlarımızı dinle, takip et bizi” dedi.

“İmralı'ya niye gitmiyoruz?”

CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ise tasarının, “otoriter, dayatmacı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı padişah yapma, Ak Parti'ye yeni rant yaratma tasarısı” olduğunu iddia etti.

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkcü ise TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Cezaevleri Alt Komisyonu Başkanı, AK Parti Çorum Milletvekili Murat Yıldırım'ın, açlık grevlerine ilişkin sözlerine yanıt verdi.

Komisyonun Bolu'daki cezaevindeki incelemelerinde Yıldırım'ın, “Talepleriniz haklıdır, doğrudur, karşı çıkılamaz, yerine getirilmesi gerekir” dediğini savunan Kürkcü, “Koğuştaki en tombul kişiye geçmiş olsun deyip, açlıktan titreyenleri görmüyorsunuz. Bizimle konuşurken soluk soluğa kalmıyorlar mıydı? Hepsi yorgun, çökkün değil miydi? Hakikati söylemiyorsunuz. Size yakıştıramadım” diye konuştu.

Kürkcü, hayat ile ölüm arasındaki çizgideki insanların ölüme doğru itilmemesi gerektiğini ifade ederek, “Hayatın elinden tutalım. Komisyon olarak niye devreye girmiyoruz? İmralı'ya niye gitmiyoruz, yetki alanımız dışında mı, niye gidip bakmıyoruz, söylenilenleri yerinde tetkik etmiyoruz?” diye sordu.
Tasarının görüşmeleri 6. madde üzerinden devam ediyor.