BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Grup Başkanvekili Pervin Buldan, Abdullah Öcalan ile 10'uncu ziyareti gerçekleştirmek için geçtiğimiz günlerde İmralı'ya gitti.
Heyet Abdullah Öcalan ile son gelişmelere yönelik yaptıkları görüşmenin ardından düzenledikleri basın toplantısı ile Ada'dan getirdikleri yeni mesajları kamuoyu ile paylaştı. Öcalan heyetle yaptığı görüşmede çekilmenin durmasına rağmen karşılıklı olarak ateşkes durumunun korunuyor olmasının anlamlı olduğunu ifade ederken, müzakerelerin yeni bir zeminde sürdürülmesi gerektiğine de işaret etmişti.
Ada'ya giden heyetin özetle getirdiği mesajlar böyle iken Radikal'den Eyüp Can Ada'daki ilginç bir diyalogu köşesine taşıdı. Abdullah Öcalan'ın heyete, anadilde eğitim gibi temel haklarla ilgili izlenen politikaları eleştirerek Galatasaraylı dünyaca ünlü futbolcu Drogba'yı örnek gösterdiğini öne sürdü...
İşte Eyüp Can'ın o köşe yazısı
Bu yazıyı dün Galatasaray-Real Madrid maçına gitmeden hemen önce yazıyorum.
Bir Fenerbahçeli olarak maçı Galatasaray'ın kazanması arzusuyla statta izleyeceğim...
Sonuç ne olur bilemiyorum...
Ama size maçın yıldızı olacağından hiç şüphe etmediğim Drogba ile ilgili çok ilginç siyasi bir anekdot aktarmak istiyorum...
Aslında Drogba'yı gündemine alan Abdullah Öcalan.
Durun hemen benim gibi "Drogba-Öcalan! Ne alaka?" demeyin.
Meğer varmış...
Şaşıracaksınız belki ama Öcalan, Drogba hayranıymış.
Nereden mi çıkarıyorum?
Gelin en baştan anlatayım...
* * *
Biliyorsunuz hafta sonu Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan'dan oluşan BDP heyeti Abdullah Öcalan'ı İmralı'da ziyaret etti.
Bu kritik görüşmeye dair basına birçok şey yansıdı.
Evet, çözüm süreci tüm zorluklarına rağmen devam ediyor.
Fakat Öcalan sürecin yeniden formatlanmasını istiyor. Ne demek yeni format?
Görüşmeler sınırlı bir diyalogdan daha geniş katılımlı bir müzakereye dönüşsün. Yani Öcalan, başta Kandil, medya ve sivil toplum kuruluşlarıyla direkt görüşsün.
Olur mu? Kısa vadede zor!
O da farkında...
Bu yüzden kendisini ziyaret eden heyete "Çekilme dursa da ateşkes mutlaka devam etmeli" demiş.
Zaten kendisinin başından beri çekilme sürecini haziranda bitirmek istediğini, gidenlerin Kandil'de kalmak için değil, siyaset yapmak için Türkiye'ye geri gelmesi gerektiğini önerdiğini söylemiş.
* * *
Bir ara konu anadilde eğitim gibi temel haklara gelince "Devletten dilenir gibi niye bekliyorsunuz. Drogba gibi olun" diyerek heyeti şaşırtmış.
Drogba!
Öcalan'ın sıkı bir Galatasaray taraftarı olduğu sır değil.
Ama Drogba'yı BDP'lilere örnek gösterecek kadar yakından takip ettiğini bilen yoktu.
Meğer ediyormuş.
Drogba'nın mücadeleci oyunculuğu ve kişiliğini hayranlıkla izliyormuş.
Drogba sadece dünya çapında iyi bir oyuncu değil o aynı zamanda ülkesinde yaşanan iç savaşa son vermek için canla başla mücadele etmiş bir barış elçisi.
Öcalan efsane oyuncu Eric Cantona'nın Didier Drogba'yı anlatan belgeselini İmralı'da izlemiş midir bilmiyorum ama belli ki Drogba'nın Fildişi Sahilleri'nde silahları susturmak için verdiği mücadeleden haberdar.
* * *
Drogba sadece parlak bir futbolcu değil.
O, ülkesinde yaşanan ayrımcılığa ve şiddete maçtan hemen sonra kameraların karşısına geçerek başkaldırmış cesur bir yürek.
Kazandığı kupayı, gol attığı ayakkabısını muhaliflere götüren, takım arkadaşları ile şiddete karşı şarkı söyleyen renkli ve yaratıcı bir isim o.