''Stratejik özerklik''lerini istiyorlar! 70 yýllýk bitmeyen hayal
ABONE OL

AB'nin kendi "Avrupa ordusunu" kurma fikri, dönem dönem özellikle krizler ortaya çýktýkça alevleniyor. Bu kez NATO'nun Afganistan'dan çekilmesiyle yeniden tetiklenen "Avrupa ordusu" tartýþmalarý, Avustralya'nýn Fransa ile 50 milyar avroluk denizaltý alým anlaþmasýný iptal ederek, ABD ve Ýngiltere ile "AUKUS" adý verilen bir ittifaka giriþmesi sonucu daha da arttý.

AB'nin kendi özerkliðini elde etmesi konusunda "Afganistan'da olanlar gözümüzü açmalý." diyen AB Konseyi Baþkaný Charles Michel'den sonra Fransýz Dýþiþleri Bakaný Jean-Yves Le Drian da denizaltý anlaþmasýyla ilgili kýzgýnlýðýný "Sýrtýmýzdan býçaklandýk." diyerek dile getirdi.

Fransa, Avustralya'nýn yaný sýra ABD'deki büyükelçisini "istiþareler için" Paris'e çaðýrdý. Fransýz yönetimi, ABD ile Hint-Pasifik bölgesindeki iþ birliðinde "büyük bir güven kýrýlmasý" olduðunu söyledi.

AUKUS öncesinde bu seslerin yükselmesinin baþlýca sebeplerinden biri de NATO'nun Afganistan'dan çekilmesi oldu. AB yönetimi, Washington'un çekilme konusunda kendileriyle istiþarede bulunmadýðýný sitem içeren sözlerle dile getirdi. ABD olmadan Afganistan'da kalamayacak olan Avrupa ülkeleri, Afganistan'dan çekilirken tahliyelerde bile ABD'nin lojistik yardýmýna ihtiyaç duydu.

- AB "STRATEJÝK ÖZERKLÝÐÝNÝ" ÝSTÝYOR

1950'lerden itibaren kimi Avrupa ülkelerinin yoðunlaþtýrdýðý "Avrupa ordusu" fikri, daha önce de örneðin 1990'lardaki Bosna ve Kosova'daki çatýþmalarda ve 2014'te Rusya'nýn Ukrayna'ya ait Kýrým'ý yasa dýþý ilhakýndan sonra da gündeme getirildi ve tartýþýldý. Çünkü Avrupa, kendi yaný baþýndaki Kosova ve Bosna'daki krizlere müdahale edememiþ, en büyük tehdit olarak gördüðü Rusya'nýn Kýrým'ý ilhakýný engelleyememiþti.

Ýkinci Dünya Savaþý sonrasýnda bir "barýþ projesi" olarak hayata geçirilen Avrupa Birliði, bugün 27 üye ülkeyle dünyanýn en büyük ekonomik bloku. Ancak bu birliktelik, savunma ve güvenlik alanlarýnda NATO ve ABD'ye baðýmlý. Dünyadaki jeopolitik geliþmelerde söz sahibi olmak isteyen ve krizlerde baðýmsýz olarak hareket edebilmeyi amaçlayan Avrupalý liderler, bu baðýmlýlýktan kurtulma ve kendi "stratejik özerkliklerini" elde etme hedefini tekrar dillendirmeye baþladý.

Daha geniþ çerçevede Avrupa'ya yýllardýr "savunma kalkaný" saðlayan ABD'nin, Barack Obama döneminden itibaren odak noktasýný "Rusya tehdidinden" yükselen Çin'e kaydýrmasý da son yýllarda Avrupalý liderlerin "stratejik özerklik" kavramýný daha çok dillendirmesine neden oldu. ABD'nin önceliðini Hint-Pasifik eksenine aktarmasý, Avrupa'nýn kendi kendine yetme ihtiyacýný pekiþtirdi.

Avrupa ülkelerinin bir kýsmý, önceki AB yönetimlerinin dillendirdiði, þimdiki yönetimin de tekrarladýðý ordu kurma fikrini destekliyor. Destekçilerin baþýný Fransa çekiyor. 2019'da NATO'nun "beyin ölümünün gerçekleþtiðini" söyleyen Fransa Cumhurbaþkaný Emmanuel Macron, Avrupa ordusu kurulmasý gerektiðini, böylece NATO'da sözü geçen ABD'ye baðýmlýlýktan kurtulabileceklerini savunuyor.

AB'nin ekonomik bakýmdan en büyük gücü Almanya da Macron'un görüþünü destekliyor. Yakýnda görevi sona erecek olan Almanya Baþbakaný Angela Merkel, olasý bir Avrupa ordusunun "NATO'ya karþý deðil, NATO'yu tamamlayýcý" bir güç olabileceðini düþünüyor. Ancak Merkel ayný zamanda NATO'nun da savunucularýndan. Almanya, ABD'nin en çok askerinin bulunduðu ülkelerin baþýnda geliyor. ABD'nin Almanya'daki üslerinde 40 bine yakýn Amerikan askeri personeli görev yapýyor.

Son birkaç yýlda Avrupalý liderlerden gelen bu tür açýklamalar ABD yönetiminin tepkisini çekti. Önceki ABD Baþkaný Donald Trump, NATO üyesi Avrupa ülkelerinin önce savunma harcamalarýný artýrmasýný, yükün büyük bölümünün ABD'nin üzerinde olduðunu hatýrlattý.

- FÝNANSMAN ÝHTÝYACI VE SAVUNMA HARCAMALARI

Bu noktada NATO ülkelerinin savunma harcamalarýna bakýldýðýnda Avrupa ordusu fikrinin önündeki en önemli engellerden biri göze çarpýyor. Bu da savunma harcamalarýnda Avrupa'nýn ABD'nin çok gerisinde kalmasý.

NATO ülkelerinin 2020'deki savunma harcamalarý 1,1 trilyon dolar oldu. Bunun 785 milyar dolarý ABD'ye ait. Yani 27 AB ülkesinin NATO'ya üye 21'inin toplamý, ABD'nin yarýsý kadar bile savunma harcamasý yapmadý. En yüksek harcamayý yapan 3 AB ülkesinden Almanya'nýn 59 milyar dolar, Fransa'nýn 52,8 milyar dolar ve Ýtalya'nýn 26,1 milyar dolar harcamasý bulunuyor.

AB, her ne kadar bir ordu kurmak istese de bunun için "gerçekçi" adýmlar atýlmýþ deðil. AB Savunma Fonu'ndan 2021-2027 için ayrýlan 8 milyar avroluk bir bütçe var. Nispeten küçük bu bütçenin üye ülkelerin savunma çabalarýný desteklemesi, askeri teknoloji ve ekipman geliþtirilmesinde kullanýlmasý planlanýyor. Ayrýca 2017'de kurulan Yapýlandýrýlmýþ Daimi Ýþ Birliði (PESCO) de AB'nin projelerinden. Ortak savunma projelerinden oluþan bu yapýda da henüz somut ilerleme görülmüyor. Yani bir Avrupa ordusu için çok ciddi miktarda finansman gerekiyor.

- AB KARAR ALMA MEKANÝZMALARI VE TEHDÝT ALGISI FARKLILIKLARI

Avrupa ordusunun önündeki en büyük engellerden birini de AB'nin kendi içindeki karar alma mekanizmalarý oluþturuyor. Olasý askeri operasyonlar bir yana, daha küçük ve önemsiz görülen krizlerde bile AB ülkeleri siyasi farklýlýklar ve deðiþen öncelikler nedeniyle bir bütün olarak karar almakta birçok kez zorlandý.

Üye ülkelerin tehdit algýlarýndaki farklýlýklar da engellerden biri. Doðudaki üyeler ve Baltýk ülkeleri için en büyük tehdit Rusya olarak görülürken Akdeniz ülkelerinin son yýllarda önceliði düzensiz göç olabiliyor. Örneðin 2020 yaz aylarýnda Doðu Akdeniz'de Türkiye'nin petrol ve doðal gaz arama çalýþmalarý nedeniyle Yunanistan ve Kýbrýs Rum yönetimi Ankara'ya kýsýtlayýcý tedbir isterken bunun yapýlmamasý halinde Belarus'a yönelik yaptýrýmlarý veto etme tehdidinde bulunmuþtu. Bu da baþta Baltýk ülkeleri olmak üzere bazý AB üyelerinin tepkisiyle karþýlanmýþtý.

AB'nin en küçük üyesinin bile karar alma mekanizmasýnda engel çýkarabilme imkanýna sahip olmasý Birlik'in bir ordu kurulmasý halinde karar alma mekanizmalarýnda tezahür edebilecek güçlükleri ortaya koyuyor.

Bazý AB ülkeleri ise "NATO varken Avrupa ordusuna neden ihtiyaç duyulduðunu" sorguluyor. Letonya, Litvanya ve Polonya gibi ülkeler Avrupa ordusunun Rusya tehdidine karþý yeterli olmayacaðýný savunuyor. Çoðu krizde tarafsýzlýk politikasý izleyen Avusturya, Ýsveç, Finlandiya ve Ýrlanda gibi AB üyeleri de Avrupa ordusu fikrine genellikle sýcak bakmayan üyeler arasýnda yer alýyor.

- ALTYAPI VE ORTAK SAVUNMA SÝSTEMLERÝ SORUNU

Avrupa ordusu hayalinin gerçekleþmesini engelleyebilecek etkenlerden biri de askeri altyapý sorunu. Avrupa ülkelerinin çoðu silah, teçhizat, ekipman ve mühimmatlarda ABD'ye baðýmlý. Yýllardan beri ABD'den askeri alýmlar yapan Avrupa ülkeleri, ABD tarafýnda ortaya çýkacak bir tedarik sorununda ciddi sýkýntýlar yaþayabilir.

Altyapýlara bakýldýðýnda göze çarpan bir sorun da Avrupa ülkelerinde kullanýlan altyapýlarýn uyum sorunu. Örneðin AB ülkelerinde kullanýlan ana muhabere tanklarý çeþitlilik gösteriyor. Bunun olasý bir askeri operasyonda sorun yaratabileceði düþünülüyor.

Bir baþka örnek de Doðu ülkelerinin Soðuk Savaþ döneminde kurulan ulaþtýrma gibi altyapýlarýnýn Batý Avrupa ülkelerinden farklý olmasý. Bu durumda bir Batý Avrupa ülkesinin tank gibi askeri varlýklarýnýn veya birliklerinin Doðu ülkesine intikalinde farklý demir yolu sistemleri nedeniyle sorun yaþanabileceði deðerlendiriliyor.

Avrupa ülkelerinin ortak savunma sistemlerinin bulunmamasý, bu tür sistemlerin geliþtirilmesi ve hayata geçirilmesinin çok büyük maliyet ve zaman gerektirmesi de büyük engellerden biri. Buna örnek de Gelecek Nesil Hava Muhabere Sistemi (FCAS) gösterilebilir. 2000'lerin baþýna dayanan bu projenin 2040'ta hayata geçirilmesi hedefleniyor. Ancak baþta Almanya ve Fransa tarafýndan yürütülen, Avrupa'nýn en önemli savunma projelerinden biri olarak gösterilen FCAS'nin ayný zamanda Avrupa ülkelerinin ortak savunma geliþtirme kapasitesinin önündeki en ciddi sýnavlardan biri olduðu yorumlarý yapýlýyor.

PESCO projeleri de AB'nin altyapý ve ortak savunma projeleri çerçevesinde önem taþýyor. AB, PESCO projeleriyle bu tür sorunlarý ortadan kaldýrmayý amaçlýyor.

- AVRUPA ORDUSU NASIL GERÇEKLEÞÝR?

Sonuç olarak AB'nin "Avrupa ordusu" fikrini gerçeðe dönüþtürmesi için ortak strateji, hukuki ve teknik altyapý ile finansman gibi baþlýklardaki sorunlarý aþmasý gerekiyor.

Bunun için AB'nin kimi durumlarda çakýþan ulusal çýkarlarýnda ortak bir zemin bulmasý ve bu sayede "ortak dýþ politika" oluþturmasý elzem görünüyor. Bir süredir çalýþmalarý süren ve bu yýl sonunda taslaðýnýn 2022'nin mart ayýnda son halinin çýkmasý planlanan "Stratejik Pusula" adlý AB belgesi bu bakýmdan önem taþýyor. Martta AB liderlerine sunulacak belgenin AB'nin önceliklerine yön vermesi hedefleniyor.

Ayrýca AB ülkelerinin bugüne kadar kullanýlan NATO altyapýsý dýþýnda bir altyapý geliþtirmesi, bunun yaný sýra kendi birtakým altyapýlarýný da birbiriyle uyumlu hale getirmesi Avrupa ordusunun oluþumu için hayati önem arz ediyor.

Avrupa ülkelerinin önceliklerini belirleyerek ordu kurmak için gerekli siyasi iradeyi göstermesi de en önemli konulardan biri. Ülkelerde yýllar içinde siyasi iktidarlara göre deðiþim gösteren önceliklerin, tehdit algýlarýnýn veya ulusal çýkarlarýn belirlenmesi, buna göre "siyasi iradenin" ortaya koyulmasý gerekiyor.

Neticede, hayati önem taþýyan iletiþimi yürütmek için ortak bir dilin bile bulunmadýðý 27 üyeli AB'nin ortak "Avrupa ordusu" kurma hayali daha uzun süre tartýþýlacak gibi görünüyor.