TBMM Başkanı Kurtulmuş: Topyekün bir paradigmanın iflasının neticesinde bu noktaya gelmiştir
ABONE OL

İstanbul Medeniyet Üniversitesi 2024-2025 yılı akademik açılış töreni gerçekleşti. Törene TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un yanı sıra, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülfettin Çelik, Akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.

Törende konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, "Bu öğretim yılının her bakımdan hem sizlerin tek tek şahsınız için hem üniversitemizin tüzel kişiliği için hem Türkiye eğitim sistemi için milletimiz için insanlık için hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. İstanbul ve Medeniyet iki kelimenin yan yana gelmesinin fevkalade ve anlamlı olduğunun altını çizmek isterim. İstanbul tarih boyunca olduğu gibi bugün de esasında dünyanın başkenti sayılabilecek olan bir yerdir. İstanbul büyük bir medeniyetin inşa edildiği yerdir. Her ne kadar o medeniyetin bize bıraktığı mirası yeterince koruyamıyor olsak da hala İstanbul o eski medeniyetin pırıl pırıl eserleriyle günümüzde de parlayan şehirlerden birisidir. Saraylarıyla, köşkleriyle, camileriyle, su kemerleriyle, bahçeleriyle, edehiyetiyle, sanatıyla, estetiğiyle velhasıl kültüre, sanata, medeniyete ait ne varsa bütün birikimiyle eşsiz şehirlerinin başında gelmektedir. Bir büyük medeniyetin hangi sonuçları ortaya koyacağını, bugün bile sokaklarında tarihi yarımadasında, Üsküdar'da, tarihi semtlerinde dolaştığımızda gayet güzel algıladığımız, bu büyük şehrin içinde yaşıyor olmaktan dolayı da ayrı bir memnuniyet, ayrı bir ayrıcalık içerisinde olduğumuzun bilincindeyiz. Aynı şekilde medeniyet meselesi de gerçekten hem geçmişe ait büyük bir medeniyeti hatırlatması, hem de bugün itibariyle insanların yaşadığı temel sorunlara sadece ve sadece yeni bir medeniyet perspektifiyle cevap hazırlanılabileceğini bize hatırlatması bakımından önemlidir. Bu çerçevede İstanbul Medeniyet Üniversitesi bu iki değerli ve anlamlı kelimeyi yan yana getirerek aslında daha kuruluşunda da adından başlayarak büyük bir iddiaya da sahip olan eğitim kurumumuzdur" dedi.

'KİTABİ BİLGİLER EN İYİ ŞEKİLDE ÖĞRENİLEBİLİR'

Kurtulmuş, " Burada sadece insanları bilgilendirmek, gençleri bilgilendirmek, bugüne ilişkin dünyada ne olup bittiğini anlamak değil, bunun çok ötesinde yeni birtakım fikirleri ortaya koymak ve geleceğe ilişkin de gençlerimizin herhalde öğretim kadrosu olarak, üniversite olarak en temel vazifelerimizden birisidir. Evet, zor bir dünyada yaşıyoruz. Hemen hemen insanı ilgilendiren her alanla ilgili, belki tarih boyunca yaşadığımız sıkıntılardan, sorunlardan daha büyük sorunları yaşadığımız bir dönemden geçiyoruz. Dolayısıyla bu sorunların çözümü için bilinen bu sorunlara kaynaklık teşkil eden bakış açısıyla bu sorunları ortaya çıkaran medeniyet değerleriyle çözüm üretmenin de imkansız olduğunun farkına varmamız lazım. Dolayısıyla yeni, alternatif, güçlü paradigmaların ortaya konulması, yeni birtakım ilmi, fikri ve medeni perspektif ortaya konulması zaruridir. Açıkçası hem Türkiye'nin aydınları olarak hem de özellikle İstanbul Medeniyet Üniversitesi'nin mensupları olarak en temel özelliklerimizden birisidir. Bu olması gerektiğini düşünüyorum. İki kere ikinin dört ettiğini öğretmek için artık herhangi bir üniversite ya da herhangi bir kitabi bilgiyi öğretmek için bir kurma ihtiyaç yoktur. Zaten insanlar kitabi bilgileri en iyi şekilde öğrenebilir, hem kolay bir şekilde ulaşabilirler" şeklinde konuştu.

"BÜTÜN MEDENİYETLERDE BİLGİNİN BİR FELSEFESİ VARDIR"

Numan Kurtulmuş, "Bugünkü sorun bilgini üretilemiyor olması değil bilginin üretilmesinin insanlara sorunlar çıkarıyor olması. Dolayısıyla burada bizim medeniyet perspektifimiz bakımından meselenin sadece biliyor olmak değil sadece bilgi değil bunun üzerinde iki önemli kavramın da inşa edilmesi gereğidir. Bunlardan birisi bilmek, bilgi, hikmet ve irfan. Bu üçlü bütün medeniyetlerde bilginin bir felsefesi vardır. Bizim bilgi felsefemizde bu üçlünün hiyerarşisi üzerinde inşa ediyor. Bilmek en temel şeydir. Yani insanın kainata ilişkin, kendisine ilişkin, dünyaya ilişkin, bütün evrene ilişkin bilgileri bilmesi herhalde bu medeniyet yolculuğunun ilk basamağıdır ama yetersizdir. Çünkü bugün dünyada en çok üretildiği bir dönemdeyiz. Ama bu bilginin insanlığın hayrına üretilmediğini de görüyoruz. Dolayısıyla ikinci adım hikmet dediğimiz şey hikmet insanda bir insanların hayrına üretilmesidir. Adam vizesini üretmiş. Bilmem kaç bin kilometre öteden ateşliyor. Beş santim yanılgıyla vurmak istediği insanı vurup öldürüyor" dedi.

'ADALET VE ÖZGÜRLÜK ARASINDA DENGESİZLİK'

Kurtulmuş, "İnsanoğlunun son zamanlarda kaybettiği en önemli özelliklerden birisi de adalet ve özgürlük arasındaki dengesizliktir. İnsanlık tarihi boyunca bu büyük medeniyetler, adaletle, özgürlük arasındaki dengeyi kurabildikleri zaman güçlenmişlerdir. Bu örnekleri uzatabiliriz. Söylemek istediğim şudur. Bugünkü sorunları, bugünkü medeniyetin hakim edeceği değerleri ön kabulleri ve onların yapmış olduğu bir takım genel çerçeve içerisinde çözmek mümkün değil. Dünya sadece bir ülkenin hükümetin ya da herhangi birilerinin yanlışlığı dolayısıyla bu noktaya gelmiş değil. Topyekün bir paradigmanın iflasının neticesinde bu noktaya gelmiştir" ifade etti.