Kurtulmuþ, Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleþtiren Malavi Meclis Baþkaný Catherine Hara ile Meclis'te bir araya geldi.
Meclis Baþkaný Kurtulmuþ ve Hara, heyetler arasý görüþmenin ardýndan ortak basýn toplantýsý düzenledi.
Malavi Meclis Baþkaný Hara ve heyetini TBMM'de aðýrlamaktan duyduðu memnuniyeti dile getiren Kurtulmuþ, bu ziyaretin, Malavi'den Türkiye'ye yapýlan ilk üst düzey ziyaret olmasý açýsýndan özel bir önem taþýdýðýný söyledi.
Kurtulmuþ, Türkiye ve Malavi hükümetleri arasýndaki iliþkilerin yanýnda parlamentolar arasýndaki iliþkinin de son derece önemli, anlamlý ve verimli olduðunu düþündüklerini; bu ziyaretin, iki ülke arasýndaki iliþkileri her alanda zenginleþtireceðini ve yakýnlaþtýracaðýný ümit ettiðini belirtti.
Türkiye'nin, son yýllarda özellikle Afrika açýlýmý politikalarýnýn önemli sonuçlar vermeye baþladýðýný dile getiren Kurtulmuþ, sözlerini þöyle sürdürdü:
"Türkiye, uzun sömürge dönemleri, kolonyalist dönemlerden sonra Afrika'ya olumlu yaklaþan, halklara dostça, kardeþçe yaklaþan, elini uzatan ve bu el uzatmasýný da sadece birlikte daha ileri bir dünya kurmak niyetiyle gerçekleþtiren bir ülkedir. Bu çerçevede Afrika politikamýzýn ana bakýþ açýsý, 'Afrika, Afrikalýlarýndýr'. Afrika'daki sorunlarýn çözülmesi bakýmýndan da dýþarýdan empoze edilecek bazý fikirlerin deðil, 'Afrikalý çözümler' olarak ifade edebileceðimiz, Afrika halklarýnýn kendi aralarýndaki müzakerelerle, diyaloglarla geliþtirecekleri çözümlerin esas olduðuna inanýrýz.
Ayrýca Türkiye'nin, Afrika'nýn bütün ülkelerine karþý temel yaklaþýmý, kazan kazan prensibi içerisinde hareket etmektir. Yani eþit iki ülke olarak, egemenlik ve baðýmsýzlýk haklarýný sonuna kadar kullanan iki halkýn devletleri olarak iliþkilerimizi eþitlik temelinde, karþýlýklý menfaat ve çýkar temelinde gerçekleþtirmeyi ve geliþtirmeyi kendimiz için önemli bir mihenk taþý olarak kabul ediyoruz. Bu yaklaþýmýmýzýn olumlu sonuçlarý görülmeye baþlanmýþtýr."
Türkiye'nin, Afrika'nýn farklý bölgelerindeki ülkelerle iyi iliþkiler geliþtirdiðini dile getiren Kurtulmuþ, Malavi'de þu anda bir Türkiye büyükelçiliðinin bulunmadýðýný, bu ziyaretin Malavi'de büyükelçilik kurulmasý çalýþmalarýna katký saðlayacaðýný ifade etti.
Numan Kurtulmuþ, Türkiye ve Malavi arasýnda ticaretten eðitime kadar birçok alanda karþýlýklý iþbirliðine gidilebileceðini de vurguladý.
Uzun yýllar süren kolonyal dönemlerin, emperyalist dönemlerin ardýndan ekonomik ve siyasi baskýlarýndan kurtulup baðýmsýzlýðýný kazanan Afrika halklarýnýn hýzlý bir þekilde Afrikalýlýk bilincini kazanmaya baþladýklarýný; bunun, dünya barýþý ve geleceði için önemli bir kazaným olduðunu anlatan Kurtulmuþ, bu ziyareti gerçekleþtiren Malavi Meclis Baþkaný ve heyetinde ayný duyguyu görmekten büyük memnuniyet duyduklarýný aktardý.
- "TÜRKÝYE BÝZE BAKTIÐINDA DOST ÜLKE GÖRÜYOR"
Malavi Meclis Baþkaný Catherine Hara ise konuþmasýnda, TBMM'de olmaktan memnuniyet duyduðunu dile getirerek, kendisine ve heyetine gösterilen sýcak karþýlama ve ev sahipliði dolayýsýyla teþekkür etti.
Bugün Türkiye ve Malavi arasýnda yeni bir sayfa açtýklarýný belirten Hara, "Binlerce kilometre uzakta olabiliriz ama birbirimizden o kadar da uzak ve ýrak deðiliz. Bu iliþkiyi geliþtirmek gerekli çünkü bu, hem Türk halkýna hem de Malavi halkýna katký saðlayacaktýr. Bizler parlamenterler olarak halklarýmýzý temsil ediyoruz ve halklarýn temsilcileri olarak halklarýmýzýn isteklerini dile getirmenin, onlara yardým etmenin yolu, aslýnda bu gibi dostluklar kurmaktýr." dedi.
"Kolonicilik çaðýnýn, onlarýn yakýnlarý ve dostlarý çaðýnýn bittiðini" söyleyen Hara, "Belki küçük bir ülkeyiz, belki ekonomimiz küçük ama Türkiye bize baktýðýnda dost ülke görüyor. Bu çok önemli bir yaklaþým. Malavi gibi bir ülke aslýnda ekonomi, saðlýk, eðitim anlamýnda belki istatistiklerin çok da iyi þeyler söylemediði bir ülke olabilir ama bu, bizim kaderimiz deðil. Bu kaderi deðiþtirebiliriz. Bunun yolu da bu önemli dostluklarý kurmaktýr." görüþünü paylaþtý.
Hara, Türkiye'den Malavi'ye ziyaretler yapýlmasýný ve bu ziyaretler vasýtasýyla ikili iliþkilerin her alanda geliþtirilmesini arzu ettiklerini bildirdi.
- ÝSRAÝL'ÝN BM ÜYELÝÐÝNÝN ASKIYA ALINMASI TEKLÝFÝ
TBMM Baþkaný Kurtulmuþ ve Malavi Meclis Baþkaný Hara, konuþmalarýnýn ardýndan gazetecilerin sorularýný yanýtladý.
Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý-Arap Birliði Ýkinci Olaðanüstü Ortak Zirvesi'nde, Ýsrail'in BM Genel Kurulu üyeliðinin askýya alýnmasý için bir çalýþma yapýlmasý konusunda karar alýndýðý anýmsatýlarak, bu konunun hayata geçirilmesi için atýlabilecek adýmlara yönelik deðerlendirmesi sorulan Kurtulmuþ, Gazze'de 16-17 aydýr devam eden insanlýk tarihinin gördüðü en büyük katliamla ve soykýrýmla karþý karþýya olduklarýný söyledi.
"Maalesef ne yapýlýrsa yapýlsýn, uluslararasý alanda hangi kararlar alýnýrsa alýnsýn Ýsrail hükümeti, Netanyahu ve çetesi bu kararlara uymadan yoluna devam ediyor" ifadesini kullanan Kurtulmuþ, Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas'ýn, BM Genel Kurulu'nda Ýsrail'in ýrk ayrýmcýlýðý uygulamalarý dolayýsýyla BM Genel Kurul üyeliðinin askýya alýnmasý teklifinde bulunduðunu ancak bu teklifin uluslararasý camiada yeterince destek bulmadýðýný anýmsattý.
Brezilya'da gerçekleþen G20 Parlamento Baþkanlarý Toplantýsý'nda bu konuyu gündeme taþýdýðýna dikkati çeken Kurtulmuþ, þöyle devam etti:
"Nasýl Güney Afrika Cumhuriyeti'nin, bir zamanlar apartheid rejimi dolayýsýyla BM kararlarýna uymamak ve ýrk ayrýmcýlýðý üzerinden sistematik birtakým baskýlar, zulümler yapmak suçlamasýyla BM üyeliði askýya alýndýysa, benzer bir durumda hatta çok daha aðýr bir insanlýk suçu iþleyen Ýsrail hükümetinin iþlediði suçlarý durdurabilmek, BM'nin kararlarýna uyumunu saðlamak amacýyla bir uluslararasý baskýyý kurabilmek için Ýsrail'in BM kararlarýný uygulayana kadar BM üyeliðinin askýya alýnmasýnýn vakti gelmiþtir. Bu cümleleri 7 Kasým'daki G20 Parlamento Baþkanlarý Toplantýsýnda Genel Kurulda ifade ettik, arkasýndan güzel bir geliþme oldu. 11 Kasým'da gerçekleþen Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý ve Arap Birliði'nin Ortak Zirvesi'nde bu konu gündeme geldi, gündeme alýndý ve nihai deklarasyonda yerini aldý. Bu sürede yapýlacak en önemli iþlerden birisi, Ýsrail hükümeti üzerindeki uluslararasý baskýyý artýrmaktýr."
Kurtulmuþ, Ýsrail'in sözden anlamadýðýný, somut siyasi yaptýrýmlar ve güçlerle Ýsrail hükümetinin durdurulmasýnýn vaktinin geldiðini vurgulayarak, þu anda bile hem Gazze'de hem Lübnan'da onlarca insanýn öldüðüne; istatistiklere göre öldürülen insanlarýn yüzde 70'inden fazlasýnýn kadýn ve çocuk olduðuna iþaret etti.
Dünyanýn artýk Gazze meselesini bir istatistik meselesi olmasýnýn ötesine götürmesi gerektiðini belirten Kurtulmuþ, þunlarý kaydetti:
"Onun yolu da Ýsrail ve hükümetini izole etmek ve uluslararasý alanda üzerine baský kurmaktýr. Ýnþallah bu önemli bir adýmdýr. BM üyeliðinin askýya alýnmasý bundan sonra her uluslararasý platformda konuþulmalýdýr. Nihayetinde öyle görünüyor ki dünyada zulmeden bütün zalim hükümetler, yönetimler sadece güçten anlar. Eðer Güney Afrika hükümetine karþý o tedbir alýnmasaydý, bugün Güney Afrika'da apartheid rejimi belki sona ermez ve Güney Afrika demokratik bir hayata geçiþ saðlayamazdý. Ayný þekilde Gazze'deki, Lübnan'daki, Orta Doðu coðrafyasýndaki Ýsrail'in bu katliamlarýný durdurmak için en saðlýklý, en doðru adýmlardan birisinin de BM üyeliðinin askýya alýnmasý olduðunu düþünüyorum.
Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn önceki gün ifade ettiði Ýsrail'e karþý özellikle silah ve mühimmat sevkiyatýný durduracak uluslararasý yasaklamalarýn, ambargolarýn da artýk bütün ülkeler tarafýndan uygulanmasýnýn vakti gelmiþ ve geçiyor. Allah aþkýna bu tedbirleri almak için kaç on bin kiþinin daha ölmesi lazým? Ýsrail'e bu silah ve mühimmat desteklerini saðlayan ülkeler acaba hiç insanlýk adýna utanmýyorlar mý? Siyaseten konuþuluyor, bunlar müzakere ediliyor ama acaba daha kaç çocuk, kaç kadýn daha ölürse bunlar silah sevkiyatýný durdururlar? Böyle bir noktadayýz. Uluslararasý yaptýrýmlarýn hýzlandýrýlmasý ve güçlendirilmesi kanaatindeyiz. Bu nedenle Ýsrail'in BM üyeliðinin askýya alýnmasý çaðrýsýnýn, çok doðru ve zamaný bakýmýndan da artýk geç bile olsa vakti gelmiþ bir çaðrý olduðunu düþünüyorum. Ümit ediyorum ki uluslararasý camia gereðini yerine getirir."
- YENÝ ANAYASA ÇALIÞMASI
TBMM Baþkaný Kurtulmuþ, "Yeni anayasa çalýþmasý konusunda siyasi partilerle ikinci tur görüþmeniz olacak mý?" sorusu üzerine, Türkiye'nin meselelerinin çözüm yolunun TBMM olduðunu söyledi.
Meclis'te her türlü konunun bir müzakere masasýnda ve diyalog ortamýnýn getirdiði nezaket içerisinde konuþulup tartýþýlacaðýný dile getiren Kurtulmuþ, "Millet adýna karar verecek olan yer TBMM'dir. Þu anki 28. Dönem TBMM de, iftiharla ifade etmek isterim ki Cumhuriyet tarihinin demokratik temsil gücü en yüksek Meclisidir. Halkýn oylarýnýn yüzde 95'i temsil ediliyor, 14 siyasi parti var, bu partilerden 6'sýnýn da grubu var. Dolayýsýyla müzakerenin, konuþmanýn, görüþmenin yapýlacaðý yer TBMM'nin çatýsý altýndadýr. Burada da tabii ki müzakere usulünü ciddi bir þekilde belirleyerek yolumuza devam ederiz." diye konuþtu.
Parlamentoda bulunan bütün siyasi partilerin seçim beyannamesinde ya da parti programlarýnda yeni anayasa veya köklü bir anayasa deðiþikliði tekliflerinin kamuoyuyla paylaþýldýðýný hatýrlatan Kurtulmuþ, "Partilerimizin büyük çoðunluðunun böyle bir talebi olduðuna göre bu talebin gerçekleþmesi için müzakere etmek de kaçýnýlmazdýr." ifadesini kullandý.
TBMM Baþkaný Kurtulmuþ, þu görüþleri paylaþtý:
"Cumhuriyetimizin ikinci asrýna girdiðimiz bu dönemde Türkiye'nin artýk 12 Eylül askeri darbe anayasasýndan kurtulmasýnýn vakti geldi. Bunu sadece ben deðil, büyük çoðunluk söylüyor. Bununla ilgili çabayý Meclis ortaya koymak zorunda. Daha demokratik, daha katýlýmcý, güçler ayrýmý prensibini fevkalade ciddi þekilde tahkim etmiþ; denge-denetim mekanizmalarýný kurmuþ; hukukun üstünlüðünü bütün ana hatlarýyla gerçekleþtirmiþ; hak ve özgürlükler temelinde ve özellikle millet eksenli bir anayasayý yeniden konuþmak ve bu noktada sonuç alacak çalýþmalarý ortaya koymak hepimizin vazifesidir. Meclis Baþkaný olarak da benim yapmam gereken müzakere ortamýnýn olgun bir demokrasi içerisinde gerçekleþmesine ön ayak olmaktýr. Ayrýca sadece TBMM ve parlamenterlerin görüþleri deðil, üniversitelerin, sivil toplum kuruluþlarýnýn, farklý görüþü olan araþtýrma merkezlerinin, toplumun farklý kesimlerinin de bu süreçte anayasaya iliþkin görüþlerinin alýnabileceði bir süreci yürütebilirsek, iyi niyetli þekilde bu tartýþmalarýn müzakerelerini gerçekleþtirebilirsek sonuç alýnabileceðini düþünüyorum."
Malavi Meclis Baþkaný Catherine Hara da bundan sonra iki ülke arasýndaki iliþkilerin ne yönde geliþeceðine yönelik soru üzerine, "Malavi-Türkiye Dostluk Grubunun kurulmasý ilk adým olacaktýr. Dýþiþleri Bakanlýðýmýz Türk hükümetiyle daha yakýn çalýþacak ve temaslarý artýracak. Eðitim, burslar gibi konular aslýnda bu iliþkilerin ilk yapý taþlarý. Türkiye'den de parlamenterler bizi ziyarete gelecek. Parlamenter demokrasi bugünlerde çok trend olan bir konu. Ýki parlamento çok daha fazla konuþarak iki ülke arasýnda çok daha iyi iliþki kuracaklar." deðerlendirmesinde bulundu.
Kurtulmuþ ve Hara, daha sonra FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe giriþimi sýrasýnda bombalanan Meclis'teki alana karanfil býraktý.
TBMM Genel Kurul Salonu'nu ziyaret ederek milletvekillerini selamlayan Kurtulmuþ ve Hara, bir süre Genel Kurul çalýþmalarýný takip etti.