TBMM Baþkaný Kurtulmuþ uyardý: Türkiye için de alarm veriyor

TBMM Baþkaný Numan Kurtulmuþ, Büyük Aile Platformu Sivil Toplum Kuruluþlarý baþkanlarýný kabul etti. Kurtulmuþ, aile meselesinin toplumlarýn en hayati konularýndan biri olduðunu belirterek, "Günümüzde aile ile ilgili konular gündeme geldiði zaman, maalesef hemen 2 tane temel eleþtiri ortaya çýkýyor. Birisi aile ile ilgili konuþmanýn, aile kavramýný düzeltmenin, demode bir anlayýþ olduðu ve artýk günümüzün toplumlarýnda, günümüzün postmodern dünyasýnda aile diye bir kapsayýcý, kuþatýcý ve korunucu bir çatýya ihtiyaç olmadýðý ifade ediliyor. Ayrýca bunun geleneksel toplumlarda geride kalmýþ tarihi sürecin bir parçasý olduðu þeklinde kara propaganda yapýlýyor. Tam tersine, aile tam da bugünün dünyasýnýn þartlarý dolayýsýyla düne göre daha fazla ihtiyacýmýz olan, daha fazla korunmasý, kollanmasý, güçlendirilmesi zaruri olan ve tüm toplumlarýn, dini, diyaneti, görüþü, milliyeti, fikriyatý, siyaseti ne olursa olsun ortak deðeri olan bir kurumdur" ifadelerini kullandý.

'AÝLE MÝLLETÝN OMURGASIDIR'

Kurtulmuþ, aile kurumunun toplumun kök hücresi olduðunu kaydederek, toplumun yeniden inþasýný saðlayabilmesi için kök hücreye ihtiyaç duyduðunu vurguladý. Kurtulmuþ, "Aileyi daðýttýðýnýz zaman neyin etrafýnda toplumu yeniden inþa edeceksiniz? Dolayýsýyla bu saldýrýnýn fevkalade maksatlý, iyi tespit edilmiþ, aslýnda sadece bireyleri ve aileleri yok etmek için deðil, toplumlarý yok etmek için ortaya çýkarýlmýþ bir ifsat olduðu aþikardýr. Ayrýca aile milletin omurgasýdýr. Omurgasýný kýrdýðýnýz bir beden nasýl ayakta duracaktýr? Dolayýsýyla burada aileye açýktan saldýrý yapýlmasýnýn temel hedeflerinden birisi de milletin omurgasýný zedelemektir. Aile ayný zamanda da devletin temel direðidir. Bunu sadece bizim devletimiz için söylemiyorum, bütün devletler için söylüyorum. Yani devletin temel direðine gittiðiniz zaman o devleti; nasýl, hangi deðerler, hangi kurumlar etrafýnda toparlayacak ve nasýl bunlarý yeniden inþa edeceksiniz?" dedi.

'SAPKIN AKIMLARA KARÞI TEDBÝRLERÝN ALINMASI ÞARTTIR'

Türkiye'nin batý ülkelerine göre aile deðerlerini koruduðunu ancak Türk aile yapýsýnýn da etkilendiðini vurgulayan Kurtulmuþ, "Bizim toplumumuz da bundan kýsmen nasibini alýyor. Evlilik yaþýnýn ilerlemesi, çok hýzlý ve kýsa süre içerisinde boþanmalarýn ortaya çýkmasý, nüfus yenilenme hýzýnýn düþmeye baþlamasý, bütün bunlarý ortaya koyduðumuzda, bizim için de alarm verdiðini tespit etmek lazým. Bunun için de her türlü þer odaklarýnýn ortaya koyacaðý, kamufle edilmiþ sözler, özgürlük, insanlýk, barýþ, hakkaniyet gibi deðerler üzerinden ortaya konulan bu fikirlere karþý da toplumsal duyarlýlýðý fevkalade ciddi bir þekilde etkilememiz ve bu duyarlýlýðý örgütlememiz gerekir. Bunun için özellikle bu araþtýrmalarýnýz için teþekkür ediyorum. Türk toplumunun yaklaþýk dörtte üçünün, yüzde 75'inin hem LGBT benzeri sapkýn akýmlarýn hem de aile deðerlerine karþý yapýlan saldýrýlarýn kabul edilemez olduðunu ve Türk toplumunun buna karþý uyanýk olduðunu gösteriyor. Ama bunun sürekli olarak gündemde tutulmasý ve buna karþý tedbirlerin alýnmasý þarttýr" diye konuþtu.

'YENÝ ANAYASANIN ÝÇERÝSÝNE GÝRECEKTÝR'

Aile deðerlerinin sonraki nesillere aktarýlmasý için projelerin ortaya konmasý gerektiðini vurgulayan Kurtulmuþ, "Ailenin korunmasýyla ilgili yasal düzenlemeler, baþta anayasa düzenlemeleri olmak üzere buradaki taleplerin de, sizler tarafýndan çok sesli bir þekilde Türk kamuoyu gündemine getirilmesi, önümüzde zaten açýkça farklý bir þekilde yürüttüðümüz anayasa yapým sürecinde aileyle ilgili konularýn da anayasaya girmesine katký saðlayacaktýr. Ben bu çerçevede bu ortaya koyduðumuz çabanýn hem dönemsel olarak hem de Türk toplumunun geleceði bakýmýndan fevkalade hayati olduðu kanaatindeyim. Paydaþlarýnýzý artýrarak, çok farklý toplum kesimlerinden sivil toplum kuruluþlarý, üniversitelerin araþtýrma merkezlerinin bu konu içerisinde dahil olmasýný temin ederek bütün gücünüzle bu çalýþmalarý sürdürdüðümüz takdirde ümit ediyorum ki sonuç almak mümkündür. Sizlerin de farkýnda olduðunuz gibi karþýnýzdaki tehlike sandýðýmýzýn çok üstünde, çok büyüktür. Buna karþý bizim de gerekli tepkileri almamýz ve bu konuda hareket etmemiz þarttýr. Son söz olarak, aileyi korumak milli bir ödevdir, milli bir sorumluluktur. Türk toplumunun en güçlü yapýsýný inþallah bundan sonraki nesillere de aktarmak boynumuzun borcudur" ifadelerini kullandý.

'LGBT PROPAGANDASININ YASAKLANMASINI ÝSTÝYORUZ'

Büyük Aile Platformu Genel Sekreteri Serdar Eryýlmaz ise TBMM'den beklentileri olduðunun altýný çizerek, "Yeni anayasa deðiþikliði gündemde bu süreçte milletimizin temeli olan, medeniyetimizin temeli olan Türk aile yapýmýzýn korunmasý ve aile kurumuna yönelik tehditlerin bertaraf edilmesine dair deðiþikliklerin yer almasýný istiyoruz. Platformumuz marifetiyle 150 bin vatandaþýmýzdan ýslak imzalý dilekçeler topladýk ve geçen yýl Meclisimize sunduk. Bu dilekçelerde talep ettiðimiz LGBT propagandasýnýn yasaklanmasý ve örgütlerinin kapatýlmasýna iliþkin teklifimizin en kýsa sürede gündeme alýnmasýný istirham ediyoruz. Ve artýk batý fonlarýyla ülkemizde sosyo-kültürel terör faaliyetinde bulunan bu oluþumlarýn kapatýlmasýný ve faaliyetlerinin yasal düzenleme ile yasaklanmasýný istiyoruz. Üçüncüsü ise þu an içerisinde bulunduðumuz sözde onur ayý, onur haftasý ve benzeri isimlerle yapýlan, ülkemizde gerçekleþtirilen LGBT propaganda faaliyetlerine izin verilmemesini istiyoruz" diye konuþtu.