Yüksel, Birleþmiþ Milletler (BM) Geçici Görev Gücü (UNIFIL) kapsamýnda Lübnan'da bulunan Türk askerinin görev süresinin 1 yýl daha uzatýlmasýna iliþkin Cumhurbaþkanlýðý tezkeresinin TBMM Genel Kurulunda kabul edilmesini AA muhabirine deðerlendirdi.
Tezkerenin, Ýsrail'in 7 Ekim 2023'ten itibaren Gazze'de sürdürdüðü soykýrým politikasý ve bu saldýrgan politikanýn Lübnan topraklarýna geniþletilmek istenmesi göz önüne alýndýðýnda her zamankinden daha önemli hale geldiðini belirten Yüksel, Ýsrail'in sivil ayrýmý gözetmeksizin silahlý saldýrýlarýna devam etmesinin, BM Güvenlik Konseyi'nin bunu önleyecek kararlar alamamasýnýn, mevcut sistemin içerisinde bulunduðu çýkmazý gösterdiðini vurguladý.
Cüneyt Yüksel, Lübnan'da görev alan barýþ gücünün, hem sivillerin korunmasý hem de bölgenin, tüm dünyanýn barýþ ve güvenliðinin korunmasý açýsýndan önemli bir görev yürüttüðünün altýný çizdi.
UNIFIL'in, BM Güvenlik Konseyi'nin 1978 tarihli 425 ve 426 sayýlý kararlarýna dayandýðýna iþaret eden Yüksel, þöyle devam etti:
"O tarihlerde de Ýsrail, Lübnan'ý iþgal etmeye baþlamýþtý ve daha sonra bölgeden çekilirken BM Güvenlik Konseyi olaya müdahil olmuþ ve Lübnan'a barýþ gücü konuþlandýrmýþtý. Bu barýþ gücü ile hem bölgedeki barýþ ve güvenliðin yeniden tesis edilmesi hem de Lübnan hükümetinin bu bölgede otoritesini yeniden saðlamasýna yardým edilmesi amaçlanmýþtý. Fakat ne yazýk ki Lübnan bir türlü istikrar bulamadý. Bölgenin en karýþýk siyasi yönetim modellerinden birine sahip olan bu topraklar hep bir krizle karþý karþýya kaldý. Nitekim, 2006 tarihinde Ýsrail ile Hizbullah'ýn Lübnan topraklarýnda savaþmasý, bunu ileri boyuta taþýdý."
Yüksel, BM Güvenlik Konseyi'nin 2006 tarihli 1701 sayýlý kararý ile taraflara ateþkes çaðrýsý ile UNIFIL'in görevlerine yeni eklemeler yaptýðýný aktardý.
UNIFIL'in gözlem misyonunun güçlendirildiðini ifade eden Yüksel, Ýsrail'in Lübnan topraklarýndan çekilirken, UNIFIL askerlerinin de Mavi Hat olarak adlandýrýlan ve iki devlet arasýndaki iþgal sonrasý hattý belirleyen bölgeye konuþlandýrýldýðýný anlattý.
TBMM Adalet Komisyonu Baþkaný Yüksel, UNIFIL'e sivillere yönelik hem insani yardýmlarýn ulaþtýrýlmasý hem de yerinden edilmiþ kiþilerin geri dönüþünü saðlamaya yönelik görevler verildiðini bildirdi.
Ayrýca UNIFIL'e, Lübnan'ýn talebi üzerine, Lübnan'a hukuka aykýrý þekilde silah veya ilgili malzemenin giriþinin engellenmesine iliþkin de görev yüklendiðini dile getiren Yüksel, Türkiye'nin 5 Eylül 2006 tarihli TBMM kararý ile bu güç içerisinde yer aldýðýný hatýrlattý.
Türkiye'nin, bölgede deniz gözlem gücü olarak görev icra ettiðini aktaran Yüksel, Lübnan'da 50'den fazla devletten 10 binden fazla personelin görev yaptýðýný belirtti. Yüksel, Geçici Görev Gücü'nün, Lübnan'ýn iþgalini önlemek için de bölgede zor þartlarda faaliyetlerini sürdürdüðünü ifade etti.
Geçici Görev Gücü'nün son zamanlarda hedef alýndýðýnýn altýný çizen Yüksel, þu deðerlendirmelerde bulundu:
"Ýsrail, Lübnan'ý da Gazzeleþtirmeye yönelik adýmlar atýyor. Özellikle son bir aydýr Beyrut yoðun þekilde bombalanýyor. Bu bombalamalarda yüzlerce sivil hayatýný kaybetti. Beyrut'ta insani kriz gün geçtikçe daha da kötüleþmeye baþladý. Ýsrail, bir yandan havadan Beyrut'u bombalarken bir yandan da tanklarla karadan askeri müdahaleye baþladý. Tüm bu iþgal giriþimi Lübnan genelinde sivillerin daha güvenli bölgelere göç etmek istemesine de neden oluyor. Bu yüzden aslýnda Lübnan'ýn iþgali bölgenin istikrarsýzlaþmasýna ve Türkiye'ye yönelik yeni bir göç dalgasýnýn baþlamasýna da sebep olabilir. Bu durum kabul edilemez. Bu yüzden bugün Lübnan'daki Geçici Görev Gücü, sadece Lübnan sýnýrlarýný korumanýn çok ötesinde ayný zamanda uluslararasý barýþ ve güvenliði de korumaya çalýþýyor."
Ýsrail'in son günlerde tüm sýnýrlarý aþtýðýna dikkati çeken Yüksel, barýþ gücü misyonunun yaptýðý düzenli açýklamalarda da tehlikenin boyutlarýnýn gözler önüne serildiðini vurguladý.
Sahadaki bulgularýn Ýsrail'in barýþ gücü askerlerine saldýrdýðýný gösterdiðini belirten Yüksel, "UNIFIL sadece bir gözlem gücü deðil, ayný zamanda Lübnanlý sivillerin güvenli sýðýnaðýdýr. Nitekim, birçok sivil UNIFIL'in güvenli bölgelerine geçmeye çalýþýyor. Onlarýn kendilerini çatýþmalardan koruyacaðýný umuyor. Fakat maalesef bu durum Ýsrail'i ileride durdurabilecek mi bilmiyoruz. BM Güvenlik Konseyi, bölgede bebekleri, çocuklarý, kadýnlarý ve sivilleri koruma noktasýnda olduðu gibi kendi görevlendirdiði misyonu koruma noktasýnda bile acizlik içerisinde." deðerlendirmesinde bulundu.
TBMM Adalet Komisyonu Baþkaný Yüksel, BM Güvenlik Konseyinin, Ýsrail'in bebeklere, çocuklara, kadýnlara ve sivillere yönelik gerçekleþtirdiði saldýrýlarda dahi hareket etmediðini ifade ederek, þunlarý kaydetti:
"Bu soykýrýmcý güruhun herhangi bir hukuk ve ahlak deðer yargýsýnýn kalmadýðý ortada. BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri bu vahþi ýrkçý rejimi engellemeye çalýþmýyor. Hatta, her geçen gün artýrdýklarý silah ticaretleriyle ona destek sunmaktan geri durmuyor. BM Güvenlik Konseyi, 7 Ekim 2023'ten beri devam eden soykýrýmý sadece izliyor, durdurmuyor. Ýþte, tüm bu atmosferde, 'Dünya 5'ten büyüktür' çýkýþý yaparak adil bir dünya isteyen Türkiye'nin, BM Barýþ Gücü çerçevesinde sivilleri koruma maksadýyla, uluslararasý barýþ ve güvenliðin korunmasý misyonu çerçevesinde bölgede yer almasý gerçekten deðerli. UNIFIL'e katkýmýzýn sürdürülmesi, BM çatýsý altýnda uluslararasý barýþ ve huzurun muhafazasý için çaba gösteren, sorumluluk sahibi bir ülke olarak bölgemizde barýþ ve istikrarýn hakim olmasýna yönelik dýþ politikamýzla da uygundur."