Yörede en çok patates üretimi yapılan beldelerden Kaymaklı'da hazırlanan çörek, bu yıl Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaretle tescillendi.
Beldedeki taş fırınlarda sabah erken saatlerde bir araya gelen kadınlar, su, un, tuz ve maya karıştırarak yoğurdukları hamura önceden hazırlanan patates unu ya da püresi katıyor.
Yaklaşık bir saatlik dinlenme sürecinin ardından hamurlar, taş fırında pişiriliyor.
Fırından çıkan her biri yaklaşık 400 gram olan ekmek, boş bir odada dinlendirildikten sonra sofralardaki yerini alıyor.
Evinin bahçesindeki fırında komşularıyla ekmek yapan Aynur Sezgin, AA muhabirine, emek vererek ürettikleri ekmeğin sağlıklı ve ekonomik olduğunu söyledi.
Beldede yaşayanların sofralarında başlıca tercihin "Kaymaklı çöreği" olduğunu dile getiren Sezgin, "Patatesi hazırlayıp ezeriz, sonra fırına getirip hamurla yoğururuz. Burada pişirip, dinlendiririz. Sonra da birkaç ay tüketilir. Bu fırını 12 yıl önce yaptırdım, ondan önce de komşuların fırınlarında yapardık. Herkes birbirine yardım ederek işi tamamlıyor. Talep edenler de oluyor. Ankara, Nevşehir ve çevre ilçelere satıyoruz." diye konuştu.
Kaymaklı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ersin Doğru ise beldeye özgü çöreğin yöre kadınlarınca kuşaktan kuşağa aktarıldığını belirtti.
Coğrafi işaret tesciline yönelik çalışma yaptıklarını ve başvurularının kısa süre önce olumlu neticelendiğini anlatan Doğru, şöyle konuştu:
"En önemli özelliği patates unu ile yapılmasıdır. Bu da 15-20 gün bayatlamadan taze kalmasını sağlıyor. Belediye olarak istedik ki bu çörek nesiller boyu devam etsin, korunsun ve yaşatılsın. Kapadokya'nın gastronomisi açısından tescillenip coğrafi işaret alması gereken bir lezzetti. Bunu sağlamanın gururunu yaşıyoruz."
Doğru, beldeye gelenlerin bu ekmeğe kolaylıkla ulaşabilmelerini sağlamak amacıyla mahalle fırınlarının sayısını çoğaltmayı planladıklarını belirterek, standartlara uygun şekilde paketlenmesi ve pazarlanması için de proje yürüttüklerini kaydetti.
Ekmeğin tescil sürecini yürüten Kaymaklı Belediyesi Çevre Mühendisi Ayfer Kayaalp ise çöreğin, lezzetinin yanı sıra beldedeki kadınların birlik olması açısından da değerli olduğunu vurguladı.