Avukatları Öcalan’la görüşür açlık grevi mutlu sonla biter
ABONE OL

KÜRT sorununa çözüm zemini yaratmak için iki ayı aşkın süredir AK Parti, BDP ve CHP arasında mekik dokuyan 19 kişilik Diyalog ve Temas Heyeti’nin Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu, cezaevlerindeki açlık grevlerinin süreci tıkadığını söyledi. Açlık grevleri konusunda Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile temas halinde olan ve “İmralı’ya gidelim” teklifini getiren Bedirhanoğlu, “Diyalog kurarken açlık grevi süreci tıkadı. Pazartesi gününden (bugün) itibaren, Öcalan ile görüşme olabilir ve açlık grevleri mutlu bir sonla bitebilir” dedi. Başbakan Erdoğan ile AK Parti’nin Kürt sorunun çözümü için umutlu ve iyi niyetli hareket ettiğini belirten Bedirhanoğlu, “AK Parti ‘Ben Kürt sorununda bir sürü adım atıyorum ama bunun karşılığını Kürt siyasi hareketinde göremiyorum’ diyor. Her şeyi hükümetin boynuna yüklememek lazım. Herkes çözüm üretmeli” diye konuştu.

Önce AK Parti, CHP ve BDP’ye gittik

-Çözüm yoluna nasıl çıktınız?

Özellikle geçtiğimiz yaz aylarında çatışma ve şiddetteki artıştan kaygı duyduk. Bir şey yapabilir miyiz diye düşünmeye başladık. Mazlumder, İHD, bölge baroları bir araya geldik. Biz harekete geçmeyi düşündük ama taraflar ne düşünüyordu. Önce nabız yokladık. AK Parti, BDP ve CHP’ye gittik. Bu görüşmelerin önemli kısmını ben BDP ile yaptım. BDP’den Demirtaş ile görüştük, AK Parti’den Beşir Atalay, CHP’den Sezgin Tanrıkulu ile konuştuk, ‘Böyle bir inisiyatif geliştirmek istiyoruz, ihtiyacınız var mı’ diye sorduk. 

...Hükümet ve BDP arasındaki görüşme takviminin başlaması lazım. Bunun da ucu görünüyor gibi. Hükümetin olumlu yaklaşımları var ve tereddütleri de var. CHP’nin de olumlu ve olumsuz buldukları var. CHP’nin de engelleyici bir tutum göstermemesi gerekiyor.

-En çok zorladığınız konun ne oldu diyalog tesis ederken?

Siyaset çok sert tabii. Bir ara yumuşamıştı ama yine son dönemde sertleşti. Tansiyonu ve gerilimi yükselten üslubun yumuşatılması lazım. Kamuoyu önündeki üslup önemli. Kamuoyunun çözüme hazırlanması ve partilerin diyaloga hazır olduğunun gösterilmesi önemli. Çözümün bir yolu da tansiyonun düşürülmesi.

Açlık grevi çözüm sürecini tıkadı

-Sizleri en zorlayan konu ne?

Partiler arasında bir güvensizlik var. Hükümet BDP’ye, BDP hükümete, CHP hükümete güvenmiyor. En azından bu meselede ne kadar ortaklaşmak istiyor taraflar? Hükümetin ‘Kürt sorununun çözümüyle ilgili epey adım attım, çaba gösterdim ama bunun sanki Kürt siyasi hareketinden karşılığını alamadım’  düşüncesi var. Bir de bu süreçte açlık grevinin başlaması durumu değiştirdi, süreci tıkadı. Bize de BDP bir çağrı yaptı. Adalet Bakanlığı ile görüşmemizi istedi. Biz de Adalet Bakanı’ndan randevu istedik. O da bize bayramdan bir gün önce randevu verdi. Sorunun çözümü için neler yapılabileceğini konuştuk. Üç saate yakın bir görüşme yapıldı. Bakan’ın Sincan Cezaevi’ni ziyaret edip Kürtçe savunma yapılabileceğine dair açıklama yapması bizim görüşmemiz neticesinde oldu denilemez fakat görüşmeden sonra açıklamanın yapılması önemli idi.

Erdoğan’ın sorunu çözecek gücü var

-Abdullah Öcalan ile nasıl bir görüşme olacak, heyetinizden isimler mi başkaları mı görüşecek?

Öcalan ile görüşmenin çerçevesini Bülent Arınç çizdi. Görüşmelerin yapılabileceğini söyledi. Ona dönük bir takım şeylerin olabileceğini düşünüyorum. Bir takım bazı görüşmeler de yapılıyor... İnşallah olumlu sonuçlarını alacağız...

Erdoğan’ın Kürt sorununu çözme gücü var. Ama iktidar partisi olmasından kaynaklı önümüzdeki dönemde kendisine bu sorunun getireceği eksi artıyı düşünüyor. Daha temkinli adımlar atarak soruna yaklaşıyor. AK Parti, CHP ve BDP çalışabilir. Altını çizmek istiyorum; Meclis’te grubu bulunan bir partidir BDP, mutlaka onunla görüşülerek bir mesafe alınabilir. Hükümetin ileriki dönemde BDP ile adım atabileceğini düşünüyorum.

-Hiç MHP’den bahsetmediniz...

Siyasi partilerin durdukları nokta aslında sorunun kendisi. Seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimleri, yerel seçimler, parti tabanlarına mesajlara bakınca partilerin durduğu yer siyasi hesaplara göre değişiliyor. Bu meseleyi siyasi hesaplardan kurtarmak lazım. Ve bu meseleyi de sadece hükümetin boynuna yüklememek gerek. TBMM’deki tüm siyasi partilerin çözüm üretmesi lazım. MHP’ye de gitmeyi düşünüyoruz önümüzdeki günlerde. Ama kendileri ile şu ana kadar görüşmemiz olmadı. MHP’nin heyetimizle ilgili olumsuz değerlendirmeleri vardı. Eğer bir mesafe alabilirsek MHP’ye de gideceğiz.

 Kürtlerin Temelde 4 talebi bulunuyor

-Görüşmelerinizde en çok hangi talepler öne çıkıyor?

Kürtlerin talebi ne diye bakınca, dört başlık var. Ana dilde eğitim, ayrımcı yasaların kaldırılması, daha fazla yerinden yönetim ve adil temsiliyet sağlayabilecek yasal değişiklik. Bu talepleri hükümet de biliyor. Diyalogsuzluktan ötürü yaşanan tıkanıklık açılacak.  Türkiye, bu sorunu on yıl daha kaldıramaz. Birlikte yaşama duygusunun  zayıflamaya başladığı dönemi yaşıyoruz. Bunun daha fazla derinleşmesi, ülkemiz için kötü olur. Türkiye bölünmez. Böyle bir şeyin olabileceğini düşünmüyorum. Ama Türkiye bölünür diye çözümü üretmemek de kendi kendimize blöf yapmak olur.

Eylemde Ölüm olursa süreç tıkanır

-Açlık grevindeki rolünüz sürecek mi?

Açlık grevi ile ilgili tansiyonu düşürücü rollerimiz oldu. Önümüzdeki günlerde yine açlık grevleriyle ilgili ve Kürt sorunun tartışılması ve çözümü noktasında nasıl bir yol alınacağına ilişkin hükümet ile görüşmelerimiz olacak. Başbakan ile bir görüşme planlıyoruz...

Açlık grevi sonradan çıkan bir mesele. BDP’nin talebi üzerine biz girişimde bulunduk.. Bir taraftan açlık greviyle ilgili kritik mesele Öcalan’ın görüşme konusu oldu. Öcalan ile görüşmenin önünün açılması, açlık grevini bitirebilir. Aslında kamuoyunun da bir parça beklentisi özellikle Öcalan görüşmesinin bu hafta içinde olacağına dairdi. Bu da açlık grevlerini bitirebilecek en önemli etki olarak görüldü. Ben Pazartesi (bugün) gününden itibaren, bir bilgiye dayalı olarak demiyorum ama Öcalan ile görüşme olabilir ve açlık grevleri mutlu bir sonla bitebilir. Kimse ölmeden, bunun kazasız belasız atlatılması lazım. Ölümler yaşanması halinde hem hükümetin önümüzdeki dönemde başlatmayı düşündüğü Kürt sorunu ile ilgili sürecin hem de bizim çözüm çabalarımızın sıkıntı yaşayacağı belli. Açlık grevinde ölümler olur ise bu süreçler tıkanır.