Yuca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, diyabetin çocukluk çağının en sık görülen kronik hastalıklarının başında geldiğini belirtti.
Ergenlik çağında ve her yaştaki çocukta görülen bu hastalığın erken tanısının çok önemli olduğunu ifade eden Yuca, geç konulan tanının koma ile sonuçlanabildiğini, bunun tedavi sürecini de olumsuz etkilediğini aktardı.
Çocuklarda diyabet hastalığındaki artışa dikkati çeken Yuca, 'Çocuklarda görülen tip 2 diyabet dünyada büyük bir hızla artış göstermektedir. Son yıllarda bu artışın hızı yetişkinlerde görülen artış hızına benzer seviyededir. Ancak 'diyabet sadece büyüklerde görülür' yanılgısı, çocuklarda tanı konulmasını geciktirmektedir. Bu tanının gecikmesi ölümlere bile neden olmaktadır. Erken konulan tanı hayat kurtaracağı gibi, çocukların hayatlarını sağlıklı geçirmelerine de katkı sağlar' diye konuştu.
-Aşırı kilo ve diyabet ilişkisi-
Tip 2 diyabetin 40 yaşın üstündekilere ciddi zararlar veren bir hastalık olduğunu anlatan Yuca, son yıllarda aşırı kilolu ve hareketsiz çocukların çoğalmasıyla birlikte tip 2 diyabetli çocuk sayısının da arttığını söyledi.
Yuca, bu artıştaki en önemli etkenlerden birinin de beslenme tarzı olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
'Piyasada yüksek yağ içeren yiyeceklerin artışı, lifli gıdaların alınmaması, ailelerin dışarıda hazır yiyeceklere yönelmesi beslenme tarzını büyük oranda etkilemektedir. Tip 2 diyabetlilerin büyük çoğunluğunun tanı konduğu anda şişman olduğu görülmektedir. Hayat boyu süren diyabet tedavisinin başarılı olması için ailelerin beslenme tarzını değiştirmesi ve fiziksel aktivitelere önem vermesi gerekmektedir.'
Diyabet tedavisi süren çocukların ailelerine de bu süreçte önemli görevler düştüğünü vurgulayan Yuca, diyabetle yaşamak zorunda kalan çocuğun, çektiği sıkıntılardan iyi bir psikolojik destek, duyarlı bir aile ve okuldaki öğretmenlerinin yardımıyla kurtulabileceğini sözlerine ekledi.