Uzm. Dr. Aykut Demirkıran, son dönemde 35 yaş altında kalp krizi artışı yaşandığını söyledi. Demirkıran, "Özellikle 35 yaş altında kalp krizi sıklığının hastanelerimizde, acil servislerimizde gerçekten arttığını biliyoruz, bunu saptadık. Kitabi bilgilere göre aslında genetik hastalıklar ön planda 35 yaş altında fakat biz genetik hastalıklardan ziyade bağımlılık yapıcı maddelerin kullanımına bağlı kalp krizlerini daha sık görmekteyiz. Bağımlılık yapıcı maddelerde en fazla saptadığımız özellikle sentetik kannabinoid. Sentetik kannabinoidlerin kardiyak etkilerinde şöyle bir şey var; nasıl heyecanlandığımızda, stres yaptığımızda sempatik sinir sistemimiz aktive oluyor, sinir sistemimizin çalışması hızlanıyor, sentetik kannabinoid kullanımına bağlı da bu sinir sistemi aktivasyonu fazla oluyor, aşırı oluyor ve çarpıntı, tansiyon yükselmesi ve damar yırtılmasına sebep oluyor. Bunun sonucunda da koroner arter damar yırtılması endotel yırtılmaya bağlı kalp krizi meydana geliyor. Yine bölgemizde AMATEM birimlerimizde yaptığımız çalışmaya göre özellikle sentetik kannabinoidlerde bir kere bile kullanılsa kalp kası hastalığına, kalp kası ölümüne sebebiyet verdiğini de saptadık. Dolayısıyla sentetik kannabinoidler, bağımlılık yapıcı maddeler 2 faktörle kalp krizine, kardiyak hastalığa sebep olmakta. Özellikle artık acil servilerimize genç kalp krizi geldiğinde ilk olarak bağımlılık yapıcı madde kullanımı aklımıza geliyor. Acil servisteki arkadaşlarımıza da bu konuda uyarımızı yapmış olalım. 35 yaş altı, 20'li yaşlarda acil servislerimize kalp krizi geldiğinde bu kişinin madde almış olabileceğini, sentetik kannabinoid almış olabileceğini akıllarına getirmelidirler" diye konuştu.
Sentetik kannabinoidlerin tanısının bazen zor olduğunu, bunun için ailelerin verdiği bilgiler ile tanı koyabildiklerini kaydeden Uzm. Dr. Demirkıran, "Bununla ilgili yapılmış bir çalışma yok ama son yıllarda bizim kendi verilerimize göre 35 yaş altı kalp krizinde 3 kat kadar bir artış var. Sentetik kannabinoidlerin maalesef tanısı konulamıyor. İdrarda, kan testlerinde sentetik kannabinoid kullanıp kullanmadığını saptayamıyoruz. Yüzde 1-2'lik kısmında kişilerin saptayabiliyoruz. Dolayısıyla Türkiye'de verilen oranlar hepsinin yanılma payı yüksek, kesin tanı konulamadığı için. Biz hastaya ve hasta yakınına sorarak sentetik kannabinoid kullanmış olduğunu oradan anlıyoruz, idrar testlerinden değil. Biz de bu hastalarımıza bakan özel AMATEM birimlerimiz olduğu için tabi ki özellikle Çorlu bölgesinde daha fazla saptanması doğal çünkü tanı ve tedavi merkezi orada. Dolayısıyla Çorlu bölgesinde, Çerkezköy bölgesinde bir miktar daha artış olduğunu söyleyebiliriz ama bu tamamen oradaki tıbbi ekipman ve AMATEM biriminin olmasından kaynaklanıyor. AMATEM'de kapalı ve açık servislerimiz var ve poliklinik hizmetleri verilmekte. Günlük poliklinik hizmetinde yaklaşık 60 poliklinik hastası ayaktan bakılıyor, 14 yataklı serviste genelde 14'ü de dolu oluyor" dedi.