Suriye'deki savaş mağdurları İdlib'deki briket evlerde hayata tutunuyor
ABONE OL

Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşın ardından mağdur olan sivillerin, yaşam koşullarının iyileştirilmesi amacıyla geçen yıl Türkiye’de ‘Bir aradayız, İdlib’in yanındayız’ sloganıyla kalıcı konut yapılmasına yönelik kampanya başlatıldı. Türk Kızılayı ve AFAD’ın yanı sıra yardım kuruluşlarının da yer aldığı kampanyaya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan da destek verdi. Kampanyanın ardından İdlib’de çalışma başlatan teknik ekipler, kalıcı konutların inşa edileceği alanları belirledi. Atme, Killi, Meshed Ruhin, Deyr Hassan, Tel Kerema, Şeyh Bahr, Babiska ve Bab el Hava bölgelerinde yapılan zemin etütlerinin ardından, konutların inşasına başlandı. Suriyelilerin isteği doğrultusunda 2 oda, mutfak, banyo, tuvalet ve avlu olarak 39 metrekareye projelendirilen briket evlerin, binlercesi tamamlandı. Briket evlerde yaşayan savaş mağdurlarının her birinin ayrı hikayesi bulunurken yaşadıkları acıları yeniden toparlanarak sarmaya çalışıyorlar. Öte yandan hala çadırda kalan mağdurlar ise zorlu yaşam şartlarına karşı mücadeleye devam ediyor.

‘EŞİMİ VE DAMADIMI KAYBETTİM’

İç savaşta eşinin ve damadının savaş uçaklarının evlerini bombalaması sonucu öldüğünü söyleyen Fatme Rezuk (42), o günden beri 3 çocuğu ve akrabalarıyla birlikte İdlib kırsalına geldiklerini söyledi. İlk etapta çadırda yaşadıklarını belirten Rezuk, Türk yetkililerinin desteğiyle Meşhed Ruhin bölgesindeki briket evlerden birine yerleştiklerini belirtti. Savaşın acılarla dolu olduğunu belirten Rezuk, “Hayat, bizim için çok zor oldu. Çocuklarımız da bu zorluğu gördü. Bizi yağmurdan, çamurdan koruyacak bir evimiz yoktu. Çadırlarda yaşadık. Bu evleri bizim için inşa edenlere çok teşekkür ediyorum” dedi.

SAVAŞTA İKİ BACAĞINI KAYBETTİ

Savaş öncesi İdlib’in Maret en-Numan ilçe merkezinde ailesiyle birlikte mutlu bir hayatı olduğunu kaydeden İbrahim Abseçorok (20) ise savaş uçaklarının evlerini bombalamasından sonra iki bacağını kaybedince hayatlarının karardığını kaydetti. Bacaklarını kaybedince İdlib kırsalına gelmek zorunda kaldığını dile getiren Abseçorok, “Burada hayat güzel ama çok soğuk. İnsan eski güzel günlerini özlüyor. Beni tekrar Maret en-Numan’daki evime gönderseler çok mutlu olur onlara binlerce kez teşekkür ederdim” diye konuştu.

Briket evlerin bulunduğu bölgede falafel satarak hayata tutunduğunu kaydeden Muhammed Sait ise buradaki yaşamlarının gün geçtikçe iyileşmesinden mutlu olduğunu dile getirdi.