Âh ya Vedûd!

Pazartesi günü (dün) esma-i hüsnadan Vedûd ismi þerifini hatýrlatan bir gönül ehlini uðurladýk ebedi istirahatgâhýna.

Bakýþýyla, duruþuyla, mimikleriyle ve konuþmasýyla tam gönül ehli bir saygýn insandý Enver Baytan hoca. 

Ýstikamet sahibiydi. Onun yanýnda kendinizi huzurlu hissederdiniz. Öyle tatlý bir üslubu vardý ki, dövse bile acýtmazdý. En acý hakikati dahi tebessüm ederek anlatabilmek her hatibin kârý deðildir. O bu zoru baþaranlardandý. Onunkisi sun’i deðil samimi idi. Yürekten konuþurdu o samimiyetiyle de çevresindekileri etkiledi.

91 yaþýnda Hakk’a yürüdü.

***

Seksenli yýllarda Milli Görüþ hareketinin üçüncü partisi olan Refah Partisi icrayý siyaset yapmaya çalýþýyor ama kürsülerde konuþacak hatip gençleri eðitecek hoca bulmakta sýkýntý çekiliyordu.

Çoðunun çekindiði ya da dönemin iktidar partisine yakýn durduðu bir dönemde Recep Tayyip Erdoðan RP Ýstanbul Ýl Baþkanlýðý’ný üstlenmiþ koþturuyordu.

Hemen herkesin uzak durmaya çalýþtýðý o dönemde hoca/hatip düzeyinde destek olanlarýn sayýsý fazla deðildi.

***

Enver Baytan hoca camide vaaz verme yeteneði kadar kalabalýklara hitap etme kabiliyeti de yüksek olan ve sevilen bir dava adamýydý.

O tatlý üslubuyla, anlattýðý fýkralarla, konferans salonlarýný kah güldüren, kah düþündüren, kah coþturan ihlaslý bir  mümindi. 

O, zor zamanlarda istikametini bozmamýþ aksine camianýn bilinçlenmesine katkýda bulunmuþ fedakâr bir mümindi.

***

Yeni kuþaklarýn tanýmadýðý ama bizim kuþaðýmýzýn emektarlarýndan olan Enver Baytan hocaya  en büyük vefayý da cumhurbaþkanýmýz gösterdi.

Cenazesini omuzlayanlarýn baþýnda Cumhurbaþkanýmýz Recep Tayyip Erdoðan vardý. 

Hastalandýðýnda da yakýndan ilgilenmiþti merhumla.

Cumhurbaþkanýmýz bu vefasýyla eski dostlarýný unutmadýðýný bir kez daha göstererek politikacýlara  örnek bir tavýr sergilemiþtir.

***

Vedûd ism-i celilini hatýrlamama birinci sebeb merhumun  sevimli  ve sevilen biri olmasýdýr. 

Allah’ýn güzel isimlerinden biri olan Vedûd, sevilen, çok þefkatli, muhabbetli, sâlih kullarýný çok seven ve onlarca çok sevilen, onlarý rahmet ve rýzâsýna erdiren; sevilmeye ve dostluðu kazanýlmaya yegâne lâyýk olandýr. Sevgi ve dostluk hissini yaratandýr. 

Vedûd ism-i celilinin merhumda tecelli etmiþ olmasý birinci sebeptir.

***

Ýkinci sebep ise cenazeye saf tuttuðumuzda hemen önümdeki safta Prof. Hüsrev Subaþý’ný görmemdir. Hüsrev hoca geçen ay yapýlan II. Abdulhamid Sempozyumu’nda padiþahlarýn sanata ilgilerini konu edinen bir teblið  sunmuþtu. O tebliðde yanlýþ hatýrlamýyorsam 36 padiþahtan 19’nun hattat olduðunu zikretmiþ ve padiþah hatlarýndan oluþan bir slayt gösterisi yapmýþtý.

“Sultan Abdulmhamid’den elimize ulaþan tek bir hat levhasý var o da ‘Âh ya Vedûd’ levhasýdýr.” demiþ ve ekrana o levhayý yansýmýþtý.

Cenazede Hüsrev hocayý görünce “Âh ya Vedûd”  levhasý canlandý zihnimde.

Allah bütün müminlere ve Enver Baytan hocamýza rahmetiyle muamele buyursun.

Yakýnlarýnýn ve camiamýzýn baþý sað osun.

Evet, bir yýldýz daha kaydý semamýzdan.

Not:

Cenaze musalla taþýndayken yapýlan tezkiyelerin birer nutka dönüþmesi ve uzatýlmasýnýn cemaati usandýrdýðýný cümle hocalara bir kez daha hatýrlatmak isterim.