CHP Genel Baþkaný Özgür Özel katýldýðý bir televizyon programýnda, "Ekrem Ýmamoðlu seçimi bir daha kazanýrsa Cumhurbaþkaný adayý olmasý için üzerime düþen her þeyi fazlasýyla yaparým." demiþ. Sanki buna karar verme yetkisi varmýþ gibi konuþmuþ, öyle deðil mi? CHP'de etkisiz eleman olduðu ortaya çýktýkça bu tür demeçler veriyor, Ýmamoðlu üzerinde takdir yetkisi varmýþ gibi davranýp partideki genel baþkanlýk krizini örtmeye çalýþýyor. AK Parti Ýstanbul adayý Murat Kurum hakkýnda ileri geri konuþmalar yapmasý da aslýnda Ýmamoðlu'na mesaj. Gerçekten çok ilginç bir süreçten geçiyoruz. Seçim içinde seçim var. 1 Nisan'da kimin kime þaka yapacaðý, kimin kime kazýk atacaðý merak konusu. Ýmamoðlu ve Özel arasýndaki güç mücadelesi þimdilik yarý örtük yarý açýk devam ediyor. Ama seçimden sonrasý CHP'de tufan!
Seçimi kaybeden bir Ýmamoðlu, haddini bilip kenara çekilir zannedenler yanýlýyor. CHP'nin baþýna geçmek için daha da aceleci davranacaktýr. Kimin elinde daha çok blöf kartý varsa onun masada kalacaðý bir CHP iç savaþý kapýda bizi bekliyor. Ve bence bu süreç sadece CHP'nin iç meselesi olarak yaþanmayacak; ayný zamanda muhalefet cenahýnda yeni bir dizayna kapý aralayacak. Yaþayýp göreceðiz.
Siyasetin yeni modasý
Siyasetin yeni modasý, görevden düþenlerin ofis açýp misafir aðýrlamasý. AK Parti içinde de böyleleri var. Malum en meþhurlarý eski Cumhurbaþkaný Abdullah Gül.
Bu kervana eski CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu da katýldý. Meþhur mutfak ve kütüphane videolarý kadar reytingi olmasa da verdiði mesajlarýn hâlâ alýcýsý var. Hatta 1 Nisan için hazýrlýk yaptýðýný söylüyorlar. Hatta ve hatta Özgür Özel'in Ýmamoðlu'nun þerrinden Kýlýçdaroðlu'na sýðýndýðý ve seçimden sonra kartlarýn bir daha karýlacaðý söyleniyor. Neyse ne ama Kýlýçdaroðlu'nun kendini gündemde tutma çabasý takdire þayan. Geçen gün bir makale yazmýþ. Diyor ki makalede mealen "Bir devlet, halkýn devleti olmaktan çýkýp bir parti devletine dönüþmüþse orada ahlaktan ve adaletten söz edemezsiniz." Bu ülkeyi 30 yýl boyunca seçimsiz yöneten, tüm siyasi partileri kapatan, çok partili sisteme geçildikten sonra da siyasetin boynuna yular takan, yularý çýkarmaya kalkaný darbe ile indiren bir zihniyetin ve kadronun temsilcisi olarak bunlarý yazýyor. Kimi kastediyor? 22 yýldýr girdiði her seçimi kazanan, öyle yüzde 90'larda deðil yani gerçek seçimlerle ve kýran kýrana seçim yarýþlarýyla kazanan bir parti ve lideri kastederek söylüyor.
CHP'deki bu zihniyet evvelden sýrtýný orduya yaslayarak konuþurdu, bugün ise devlet düþmanlarýna yaslayarak konuþuyor. Ve bu hal, CHP'nin giderek devlet düþmanlarýnýn ümidi bir parti olmasýna yol açýyor.
Esenyurt adayý parti deðiþtirir mi?
14 Mayýs seçimlerine muhalefet 7'li masa ile girmiþti. 6 partinin genel baþkanlarý masa etrafýnda oturuyordu, HDP ise CHP'nin birlikte gözükmek istemediði asýl ortaðý olarak ittifakýn içindeydi. Küçük Partiler, AK Parti'nin oyunu düþürme vaadi ve HDP'ye raðmen masada olmanýn karþýlýðýný oy oranlarýnýn çok üstünde vekil çýkartarak aldýlar.
Alan memnun kaldý ama veren taraf 28 Mayýs'ta kendi koltuðundan oldu.
Kýlýçdaroðlu'na en çok itiraz Saadet, Deva, Gelecek ve DP'ye verdiði vekillikler ve son anda Zafer Partisi Genel Baþkaný Ümit Özdað ile yaptýðý gizli pazarlýk dolayýsýyla geldi.
Ayný þey þimdi Ýstanbul'da yaþanýyor. CHP'nin ilçe meclisi listeleri, aday çýkarmamalarý karþýlýðýnda HDP'ye açýlmýþ durumda. Esenyurt'u saymýyoruz bile. Çünkü burasý HDP'ye âdeta baðýþlanmýþ. Seçimin lehlerine sonuçlanmasý halinde mevcut adayýn CHP'den DEM'e geçmesi çok muhtemel.
Vekil koltuklarýný AK Parti'den ayrýlanlara verdin diye Kýlýçdaroðlu'na kýzanlar, acaba bu sefer de Ýstanbul'daki ilçe meclis üyeliklerini PKK'nýn siyasi uzantýsý bir partiye peþkeþ çektin diyecek mi?