15 Temmuz niye yapýldý? 15 Temmuz’un arkasýnda hangi güçler vardý?
Bu sorularýn cevaplarýný vermeden Türkiye’de olup biten hiçbir þeyi doðru dürüst anlamlandýramayýz.
Belleði zayýf bir toplumuz. Çok çabuk unutuyoruz. O yüzden þair “nisyan ile malul” demiþ!
***
15 Temmuz, Erdoðan’ýn doðrudan þahsýný yok ederek Erdoðan liderliði dediðimiz olguyu bitirmek için yapýldý.
Erdoðan’ýn þahsýnda somutlaþan liderlik, Türkiye’ye özgüven kazandýran bir liderlikti. Erdoðan var olduðu sürece Türkiye asla boyun eðmeyecekti.
15 Temmuz’un arkasýnda hangi güçlerin olduðu malum. 15 Temmuz darbe giriþimi yenilgiye uðratýldýðýnda kimlerin nasýl rahatsýzlýk duyduðu sýr deðil.
Demokrasinin namusunu kurtaran Erdoðan’a ve milletimize gelip teþekkür edeceklerine tersini yaptýlar. Erdoðan’ýn þahsýnda milletimize ve ülkemize daha da bilendiler.
15 Temmuz darbe giriþiminde bulunanan örgüt liderine kol kanat gerdiler. O örgütün beyin kadrosuna kucak açtýlar. Örgütsel faaliyetlerini özgürce ve pervasýzca yapmalarýna imkan saðladýlar.
Baþkaca terör örgütleri üzerinden Türkiye’ye operasyon çektiler.
OHAL gerekçesiyle Erdoðan liderliðindeki Türkiye’nin demokrasiden uzaklaþtýðý iddiasýný yüksek sesle dillendirdiler.
“Erdoðan diktatörlüðünü inþa etti!” söylemi üzerinden Türkiye’yi uluslararasý platformlarda suçlayarak yalnýzlaþtýrma yoluna gittiler.
Bütün bunlar 15 Temmuz’un devam ettiðinin göstergesiydi.
Suriye’nin Kuzeyinde olup bitenler 15 Temmuz’un intikamýný alma giriþimlerinin bir baþka versiyonuydu.
Ekonomi, her ülkenin can damarýný oluþturur. Küresel sistemde hiçbir ekonomi diðerinden baðýmsýz deðildir.
Ekonomik sistemin tayin edici aktörlerinin kim olduðu biliniyor. Küresel siyaseti tanzim eden güçler bunu ekonomi üzerinden yapýyorlar. “Ekonomik tetikçilik”, artýk herkesin bildiði bir olgu.
Uluslararasý sermayeyi elinde tutan güç odaklarý diledikleri zaman her türlü operasyonlarý yapabiliyorlar.
Son günlerde görülen dövizdeki fýrlamanýn içerdeki sebebini OHAL’in varlýðýna veya Erdoðan’ýn “tek adam rejimi”ne baðlayanlar þayet o birilerinin içimizdeki adamlarý deðillerse fena halde saflar.
Ýþin gerçeði, seçim öncesi ekonomik bir operasyon çekerek sandýktan istedikleri siyasi sonucu çýkartmak istiyor malum güçler.
Bu ortamý besleyen sistem içi yanlýþlýklar var mý yok mu, o ayrý bir mesele...
Hem unutulmasýn ki ekonomik sistemimiz onlarýn icadý ve büyük ölçüde o güçlerin tasallutu altýnda. Faiz döngüsüne dayalý ekonomik sistemin kurallarýný da son kertede onlar belirliyorlar. Zira uluslararasý ekonomik sistemin mucitleri de, sahipleri de onlar.
Bu onlara raðmen bir þey yapýlmayacaðý anlamýna gelmiyor. Bütün bunlar siyaseten onlara raðmen bir þey yapýldýðý için yapýlýyor.
Ekonomik saldýrýyla moral bir çöküntü oluþturmaya çalýþýyorlar. Özgüvenimizi kýrmaya çalýþýyorlar.
Bütün bu menfi geliþmelere Erdoðan’ýn sebebiyet verdiðini, Erdoðan var olduðu sürece ekonominin daha da kötüleþeceði algýsýný yerleþtirmeye çalýþýyorlar.
Ayný þeyi dýþ politika alanýnda yapýyorlar.
Erdoðan karþýtý cephenin “Her þeyin müsebbibi Erdoðan! Erdoðan giderse her þey düzelir!” demesi sadece siyasi muhalefet diliyle açýklanabilecek bir durum deðil.
Erdoðan’a içerden yapýlan muhalefetin özünde demokratik yollarla Erdoðan’a muhalefet edip onun yerine geçme anlayýþý oluþturmuyor. Demokratik muhalefetin meþruiyetini tahrip eden bir baþka düþmanlýk söz konusu maalesef.
***
Demem o ki, 15 Temmuz süreci devam ediyor. 15 Temmuz’da baþaramadýklarýný 24 Haziran’da baþarmak istiyorlar.
24 Haziran’da yenilecekler elbet.
Lakin bu zafer onlarý daha da saldýrgan hale getirecektir.
O yüzden 15 Temmuz ruhu etrafýnda sýmsýký kenetlenmemiz gerekiyor.