Darbe yapmanýn ordunun asli görevlerinden sayýldýðý günlerden geldik bugünlere. TSK'nýn Ýç Hizmet Kanunu darbeyi askerin görevi olarak düzenliyordu. 1960 darbesinden sonra inþa edilen anayasal kurumlar darbeye gerek kalmadan da askeri vesayete iþlerlik kazandýrmak üzere tanzim edilmiþti. Rejimin Kemalist-laikçi kodlarý ise darbe aparatýnýn devreye girmesi gerektiði zamanlar iþe koyuluyordu. Siyasi aktörler baþýna buyruk davranmaya meylettiðinde illa ki toplumsal olaylar baþ gösterir, darbeye zemin hazýrlamak üzere laiklik ve Kemalizm birileri tarafýndan tehdit edilir ve bu da "rejimin kendini koruma refleksini" harekete geçirirdi.
Menderes'in idam sehpasýndaki o ibretlik fotoðrafýnýn da bir vazifesi vardý; halkýn Ankara'ya gönderdiði siyasetçinin askerle ve CHP kafasýyla takýþtýðý yerde o fotoðraf gözünün önüne geliyordu.
Türkiye'nin bir rutini haline gelen ve ülkenin sadece demokratik deðil ekonomik yönden de boy atmasýna mani olan darbeler devri 15 Temmuz'da halkýn ve siyasi liderinin cesaret ve kararlýlýðý sayesinde kapandý.
Bakmayýn siz yeni sistemi "darbeyi özendiriyor" diye karalamaya çalýþanlara; Genelkurmay Baþkanlýðý'nýn Milli savunma Bakanlýðý'na baðlanmasý ve TSK'yý denetleme yetkisinin Devlet Denetleme Kurulu'na verilmesiyle darbeler dönemi arþive kaldýrýldý.
Aðýr çekim devrim
Erdoðan figürü iktidara geldiði günden itibaren aslýnda aðýr çekim bir devrim sürecine soktu Türkiye'yi. 2010 Anayasa referandumundan sonra ise FETÖ'cü yapý gözle görünmeyen þekilde hükümete, siyasete tasallut etmeye baþladý. Biz darbelerle yüzleþtiðimizi zannederken düpedüz yeni bir vesayet, devlete çökmeye çalýþýyordu.
Devletin meþru güç kullanma tekelini eline geçirmiþ olan FETÖ'cüler için bu o kadar da zor gözükmüyordu. Çünkü kullandýklarý araçlar bizatihi meþruiyet taþýyordu. Yargý ve emniyet gücü ile hükümeti dize getireceklerdi. Üstelik kamuoyu oluþturmak da onlar için mesele deðildi. Koskoca Ergenekon davalarý sýrasýnda ABD'de ve Avrupa'da bir kaç yayýn organýnda bir kaç haber çýkmýþtý sadece ama dershanelerin dönüþtürülmesi ve böylece FETÖ'nün insan kaynaðýnýn kesilmesi kararý alýndýðýnda Batý medyasý Erdoðan ve AK Parti aleyhine yayýnlarla doldu taþtý. Hele de 17-25 Aralýk kumpasýyla birlikte bugün artýk her biri muhalefetin ezberine dönüþmüþ olan kavramlarla büyük bir algý operasyonu baþlatýldý.
15 Temmuz'a gelesiye kadar denemedikleri yol kalmadý. Ordudaki unsurlarýný harekete geçirmek baþvuracaklarý son yöntemdi. Onu da yaptýlar ve bu böylece kendi sonlarýný hazýrladýlar.
Direniþin lideri
15 Temmuz'un ikinci senesinde Türkiye, milletinden aldýðý gücü kesintiye uðramadan siyasi iradeye dönüþtürmeyi de baþardý. 16 Nisan'daki Cumhurbaþkanlýðý Hükümet Sistemi'ne geçiþ referandumu, bu yeni sistemle yaptýðýmýz ilk seçimde, milletin dönüþümün mimarý gördüðü Erdoðan'ý baþkan seçmesi ve nihai olarak 9 Temmuz'da yeni sistemin yeni unsurlarýyla iþlemeye baþlamasýyla aðýr çekim devrim tamamlandý.
Erdoðan demokratik yollarla ülkesinde devrim yapan lider olarak tarihe geçti.
Bir kaç gündür 15 Temmuz darbe giriþimine karþý milletin gösterdiði eþsiz direniþi kutsayýp Erdoðan'ýn rolünü gözden kaçýrmaya çalýþan demeçler ve yazýlar ortalýkta dolaþýyor. Erdoðan'ýn o gece, ailesi ile birlikte, canýna kast edilmiþken darbenin püskürtülmesindeki gösterdiði baþarý deðil sadece, 17-25 Aralýk'tan bu güne toplumu FETÖ'ye karþý dirayetli hale getirmesiyle, tüm dünyanýn bizzat þahsýna yönelik þeytanlaþtýrýcý kampanyalarýna raðmen pes etmemesiyle de eþsiz bir liderlik sergiledi. Bu yüzdendir ki; son 10 yýlda yapýlan 10 seçimin de galibi oldu.
Hülasa "15 Temmuz bir destandýr" ve bu destan her zaman þehitlerle ve Erdoðan'la anýlacaktýr.