15 Temmuz’dan farký yok 24 Haziran’ýn!

Seçim yarýn… Çok fazla bilinmeyeni olan, býçak sýrtý eþiklerde dolanan, kritik bir seçim olacak. Cüzi irademizle, kendi ellerimizle belirleyeceðiz bir anlamda “külli” milli iradeyi

Hem teröre karþý yürüttüðü mücadele, hem de yeni atýlýmlarý nedeniyle duramayacaðý, gevþeyemeyeceði, býrakýn geri adým atmayý, tereddüde dahi düþemeyeceði kritik bir evrede Türkiye. Ve “devam” etmek zorunda... 

O yüzden Erdoðan ve AK Parti’nin sandýktan güçlü çýkmasýna ihtiyacý var Türkiye’nin

Keþke böyle olmasaydý. Keþke muhalefet partilerimiz de bölgenin ve dünyanýn gerçeklerini, Türkiye’nin ihtiyaçlarýný yerli ve milli bir þuurla idrak ediyor, böyle rekabet ediyor olsaydý. 

Yazýk ki Türkiye’nin varlýðýný, birliðini ve bütünlüðünü tehdit eden terör örgütlerinin ve arkasýndaki odaklarýn yörüngesinden sinyal veriyorlar hayli zamandýr

*** 

PKK, FETÖ, ABD… Ne istiyor Türkiye’den?

Eski Türkiye olmasýný, öyle deðil mi?

Peki, muhalefet ne vaat ediyor seçimlerde?

Aynen bunu! Eski Türkiye’yi…

Yani þunu: Dünyanýn imrendiði büyükyatýrýmlar duracak, tamamlanmýþ olanlar atýl býrakýlacak. TÝKA, TRT, MÝT gibi baþarýlý kurumlar kapatýlacak. Anayasal olarak geride býrakýlmýþ parlamenter sisteme geri dönülecek. FETÖ üyeleri “maðdur” gerekçesiyle salýverilecek. PKK’yla mücadele duracak, sýnýrlarýmýz yine PKK-FETÖ kontrolüne býrakýlacak, özerklik yasallaþacak. Suriyeliler katil Esed’e teslim edilecek, Kudüs’le ilgilenilmeyecek… Ve benzeri.   

Güçsüz, iradesiz, teröre boyun eðen, vesayet altýnda, koalisyon polemikleriyle meþgul bir ülke… Muhalefetin çizdiði ufukta bunlar var. Bakýn terörle mücadeleyi seçim beyannamesine koyamadý bile CHP. 

***

Asla sýradan bir seçim deðil 24 Haziran. 

Darbe olduðunu anladýðý anda bayraðýný kapýp sokaklara fýrlayan ve tanklarý çýplak elleriyle durduran vatan evlatlarýndan yana mý olacak oyunuz, yoksa bankamatiklerde para, market raflarýnda makarna býrakmayan þuursuz asalaklardan yana mý? 

Asker kýlýklý FETÖ’cülerden izin alýp VÝP salonundan Bakýrköy’deki “güvenli ev”e geçen ve gece boyu saklanýrken TV izleyip kahvesini yudumlayan Kemal Kýlýçdaroðlu’ndan yana mý tavýr alacaksýnýz, yoksa ailesiyle birlikte suikastten son anda kurtulan ve halkýný meydanlara çaðýrýp direniþi örgütleyerek ülkeyi iþgalden kurtaran Tayyip Erdoðan’dan yana mý? 

Düþünmeden edemiyor insan. Ömer Halisdemir yaþýyor olsaydý ve biz bir vatan borçlu olduðumuz bu büyük kahramaný hiç tanýmýyor olsaydýk, þu olup bitenlere bakýp ne yönde kullanýrdý acaba oyunu?

Açýlan sandýklardan oyu çýkmayacak olan diðer 249 þehidimizin kararý ne olurdu acaba bu seçimlerde? 

***

Hatýrlayýn. 15 Temmuz FETÖ iþgal giriþiminden bir yýl önce, 15 Temmuz 2015’te “devrimci halk savaþý” baþlatmýþtý PKK. Hani Demirtaþ’ýn halký devlete karþý kendini korumaya, barikatlarý savunmaya çaðýrdýðý günler… PKK’nýn “öz savunma” güçlerinin asker-polis, çocuk-kadýn demeden insanlarý katlettiði, HDP’li belediyelerin de peþ peþe “özerklik” ilan ettikleri günler... 

Hah, sadecehendek terörüyle mücadelede ederken þehit düþen 750 evladýmýzýn reyi de olmayacak bu sandýklarda!

Unutmayýn, CHP’nin oy istediði HDP resmi bir açýklamayla PKK’yasivilleri öldürme lütfendemiþti. Bir anlamda “Ýstediðin kadar asker polis öldürebilirsin” yani… 

CHP, ÝP, SP, DP tutumunda zerre deðiþiklik olmayan HDP’yi ittifaka almadýlar ama barajý aþmasý için oy topluyorlar aralarýnda. Þehitlerin kanýný, ahýný, vebalini hiçe sayarak. Sebep? Belli, menfaat. Yeter ki yüzde 50+1 barajýný aþýrtsýn HDP onlara. 

Ezcümle; Türkiye’nin bekasý, hepimizin geleceði, güvenliði ve onuru bakýmýndan 15 Temmuz’dan farký yok 24 Haziran’ýn. Þehitlerimizin vebaliyle varacaðýz zira sandýk baþýna. Layýk oluruz inþallah…