15 Temmuz 2016 akþamý Türkiye’de neler yaþanmýþtý? Hatýrlayanýnýz var mý? Evet AK Partili yetkililer, hatýrlýyor musunuz? Ýpucu vereyim mi; hani tanklar sokaklarda gezmiþti, savaþ uçaklarý havada! Gezmiþti derken hava almaya çýkmamýþlardý tabiî ki, vatanýmýzý elimizden almaya çýkmýþlardý. Elhamdulillah, Müslüman Anadolu halký canýný verdi ama vatanýný, namusunu vermedi, iþgalciyi püskürttü!
Hatýrladýnýz mý ey Ak Partili yetkililer!.. Çabuk unutmuþa benziyorsunuz. Unutmamýþ olsaydýnýz, iþgalcilerin yargýlandýðý mahkemeler önünde kamp kurar, 15 Temmuz þehid ailelerine destek olur, FETÖcüler’in mahkemelerde þov yapmalarýný engellerdiniz. En acý ki,sizlerin ilgisizliði yüzünden neredeyse mahkemeler haber bile olmayacak!
Pazartesi günü Silivri’de baþlayan 15 Temmuz davasýnda bir tane Ak Partili milletvekili yoktu. Ak Parti Ýstanbul Ýl Baþkanlýðý ne iþ yapar! Teþkilâtýný mahkeme önüne yýðmasý gerekmiyor muydu? Mahkemeden bir gün önce þehid ailelerini tek tek arayýp, “Yarýn sizi mahkemeye tahsis ettiðimiz arabalarla götüreceðiz” demeleri gerekmiyor muydu? Mahkemeyi takibe gelecek vatandaþlarý taþýyacak otobüsleri, yaðmur ve güneþten koruyacak araç gereçleri hazýr etmeleri gerekmiyor muydu?
Sahi, bu davalarýn ne davasý olduðunun farkýnda mýsýnýz!
Peki þunun farkýnda mýsýnýz, halkýn güvenini kaybediyorsunuz!..
Gelelim Silivri’deki mahkemeye. Diðer FETÖ davalarýnda olduðu gibi Ýstanbul’daki davada da FETÖcüler oldukça rahatmýþ. Mahkeme baþkaný da þehid ailelerine baðýrýp durmuþ. Þu mahkeme baþkanýný gazeteci arkadaþlar bir araþtýrsýnlar bakalým. Neyin nesi, kimin fesiymiþ!..
Mezkûr mahkemede neler yaþandýðýný, iki þehid yakýnýnýn Facebook hesaplarýndan yazdýklarýný aktararak sizleri haberdar edeyim. Medyada bulamayacaðýnýz bilgiler!
Gönüldaþým þehid Halil Kantarcý’nýn hanýmý Ayþe Kantarcý:
“Davamýz çarþamba, perþembe, cuma günü de devam edecek, haberdar edeyim. Bu arada, bunca zaman "Avukat vermiyorlar, bize hukuksuz davranýyorlar" diye aðlayan FETÖcüler, bugün gözlerimizle þahid olduk ki çok iyi bakýlmýþsýnýz içeride. Takým elbiseleriniz içinde oldukça bakýmlý, hemen yamacýnýzda dizilmiþ avukatlarýnýzla oldukça rahattýnýz. Müþteki avukatlarýnýn ve þehit yakýnlarýnýn en ufak bir sözüne tahammül göstermeyen hâkim, bir sanýðýn 3 buçuk saat süren savunmasýný saygý ve huþu içinde nasýl da hoþgörü ve nezaketle dinledi. Ayný cümleleri döndürüp döndürüp dillendiren sanýk Erdal Öztürk sonunda "Tamam ya haklýsýn, yeter artýk bir sus" dedirtti hepimize. Bugün gördüðümüz muamele sonunda "bize iftiradan dava açarlar da, bunlara hiç bir þey olmaz" diye düþünerek ayrýldýk mahkemeden.”
Þehid gazeteci Mustafa Cambaz’ýn oðlu Alpaslan Cambaz:
“Duruþmaya ara verildi. Aylardýr 15 Temmuz edebiyatý yapanlar en gerekli günde davalarýný yine sahipsiz býraktý. Yazýklar olsun hepimize. Bir avuç gazeteci, 3-4 tane izleyici vardý salonda. Eþ dost kimse yok. Avukatýmýz bile yok. Her türlü suçluya bile bir avukat ayarlayan devlet þehit ailesine avukat ayarlayamamýþ. Daha duruþmanýn baþýnda üvey evlat gibi hissetmeye baþladýk. Devasa salon bomboþtu, önde takým elbiseli hainler, hemen yanlarýnda avukatlarý duruyor. Þehit ailelerini ise salonun en arkasýna bir yere aldýlar. Seyircilerin bulunduðu bölümün hemen önüne. Avukatlarýmýzla aramýzda uçurum var. Bizim oturmamýz gereken yerde birkaç basýn mensubu oturuyor. Koltuklarýn çoðu bomboþ. Haklý olarak daha yakýn olma talebimizi dile getirdik. Mahkeme baþkanýnýn sert uyarýsýyla karþýlaþtýk. Yüce mahkeme böyle buyurmuþ, düzenle ilgili talep bildiremezmiþiz!”
Yerim bittiði için bu kadarla yetiniyorum, mahkemede yaþanan can sýkýcý hâdiseleri Cambaz’ýn hesabýndan okuyabilirsiniz. Þunu yazarak bitiriyorum: FETÖ davalarý birçok þeye gebe; kim doðacak kim düþük olacak Allah bilir!..
