Hakan Fidan’ýn tutuklanmak istenmesinden baþlayýn, Gezi’ye, 17 Aralýk’a kadar gelin. Hikayenin özü deðiþmiyor.
Ordudan, Kürt savaþýndan ümitler kesilmiþ, ordu kaynaklý en az dört darbe giriþimine karþý iktidar halkýn desteklediði siyasi bir iradeyle karþý durmuþ, Öcalan hükümetle çözüm süreci baþlatmýþ..
O halde darbeye gidecek baþka yollarý denemek gerekiyordu ve bu yollar birer birer denendi.
Sivil darbe için Türkiye’de operasyonlarda kullanýlan çeþitli yöntemler, doðrusu akla 90’lý yýllardan sonra adýný duyuran ve Gürcistan, Azerbaycan, Ukrayna ve Yugoslavya’ya kadar birçok ülkenin rejimini deðiþtiren, darbeler yapan Soros’un vakfýný getiriyor.
Sivil darbe mevzuunda, teori ve pratiðin muazzam uyumu, Sorosçu öðretide mevcuttur. Ve þu meþhur aydýnlar bildirisine imza atanlarýn epey bir kýsmý, tesadüfe bakýn ki, vaktiyle Soros’un Türkiye’deki has adamlarý, pardon, mesai arkadaþlarýydý.
Hakkari’yi bile görmeden Kürt meselesi, Dersim’i bile görmeden Alevi sorunu filan diyerek her yýl bilmem kaç milyon dolar karþýlýðýnda, hiçbir iþe yaramayan ne acayip projeler gerçekleþtirdiler!
Þimdi de Gezi’dir, 17 Aralýk’týr deyip bu hükümeti devirebileceklerine inanýyorlar. Bilmiyorlar ki, Soros’un üstünde ameliyat yaptýðý ülkeler, elbette Türkiye’yle kýyaslanmayacak kadar ve her bakýmdan zayýf ülkelerdi. Ekonomik yoksulluklarý, özgüven duygularýnýn zayýflýðý, yaþadýklarý kimlik bunalýmlarý, demokratik hiçbir tecrübe ve geleneðe sahip olmamalarý itibariyle, bir devlet oluþumundan ziyade, sabah erken uyanýp sokaklara hatýrý sayýlýr miktarda kalabalýklarý dökebilenlerin iktidar olanaðýný elde ettiði Latin Amerika ve Asya’daki bazý talihsiz ülkelere benziyorlardý.
Ýþte Türkiye de, bizim sivil darbecilerin gözünde, bir Gürcistan, bir Yugoslavya gibi zayýf ve üstünde hemencecik ameliyat yapýlabilecek bir ülke olarak görülüyor, hele bir de Kürtler saflara çekilebilirlerse, hükümeti devirmek çok kolaylaþýr diye düþünülüyordu.
Ýlginçtir tabi, birdenbire PKK’yi keþfedip Rojava’ya el sallarken, Öcalan’a da zaman zaman diþ göstermeyi ihmal etmediler. Uluslararasý baðlantýlarý onlara, Türkiye’nin Asya ve Afrika’daki kimi ülkelere dönüþtüðünü, zayýfladýðýný, Batý’da Erdoðan’ýn üstünün kýrmýzý kalemle çizildiðini söylüyordu. Ýttihatçý torunu biri hezeyan ve nefret içinde bize hala Erdoðan’ýn üstünün çizildiðini hatýrlatýr durur..
Bilmez ki ‘Erdoðan’ýn üstünü çizmek’, Türkiye’nin ve 70 milyon insanýn üstünü çizmektir ve buna yeryüzünde kimsenin gücü yetmez! Paralel yapýnýn öncülük ettiði ama kýsa sürede bir ‘cephe hareketine’ dönüþen darbeler sürecinde, siyasi fetvalar duymaya baþladýk. Anlý þanlý sosyalistler, liberaller, hükümet sandýkta devrilmiyorsa, beklemeye lüzum yok, her türlü yolu denemek mubahtýr diye utanç verici fetvalar yazdýlar!
Ýþin bir de maliyeti vardý tabi.
Soros bazý ülkelerdeki rejim deðiþikliðinin kendisine 20 milyon dolar gibi hakikaten sudan ucuz bir maliyeti olduðunu itiraf etmiþti ya, bizimkiler, kontrol ettikleri milyarlarca dolara da fazla güvenmiþ olmalýlar ki, kaybedecekleri çok bariz bir iktidar kavgasýný meþru olmayan yöntem ve araçlarla hala sürdürmeye devam ediyorlar. Ama en az yurt dýþýndaki ahbaplarý kadar kendi ülkelerine ecnebi olmalarý, bu halký hiçbir zaman sevmemiþ olmalarý sebebiyle olsa gerek, fena çuvalladýlar. Türkiye 17 Aralýk darbe sürecine bu koþullarda geldi..
Darbecilerin, 17 Aralýk yolsuzluk iddialarýyla ilgili dosyayý, her nasýlsa meclise kadar taþýyabilmeleri ise 6 Þubat darbe giriþiminden bu yana uðradýklarý baþarýsýzlýklara bakýlýrsa, kendi alanýnda bir baþarý bile sayýlabilir.
Ama her þey oraya kadardý iþte. Meclis komisyonunun milletvekili üyelerinin önünde iki yol vardý:
- 27 Mayýs darbesinden sonra, Menderes ve arkadaþlarýný yargýlayan darbe komisyonlarý gibi çalýþmak, ki bunun sonu, bakanlarýn meþruiyetini çoktan yitirmiþ aklý baþýnda kimsenin güvenmediði Yüce Divan’a gitmesi olurdu.
- 17 Aralýk ve önlenmeseydi, arkasýndan gelecek olan 25 Aralýk operasyonunu darbe giriþimi olarak mahkum etmek, görev yapýlan meclisin meþruiyetini siyasi bir tutum ve irade ortaya koyarak savunmak ve tarihe geçmek.
Komisyon oy çokluðuyla ikincisine karar verdi. Darbeyi mahkum etti.
Çünkü kararýn komisyondan bu þeklide geçmesini saðlayan AK Partili üyeler, çok iyi biliyorlardý ki, 17-25 Aralýk darbe giriþimi baþarýya ulaþsaydý, bugün bizzat kendileri, Ýmralý’da þurada burada kurulacak olan mahkemelerde yargýlanýyor olacaklardý.. ‘Dönemin Baþbakanýyla!’ birlikte..