170 ünlü neyin altýna imza attý?

170 ünlü... Afrin operasyonunu eleþtiren bildirinin altýna imza atmýþlar. 

Ýsimlerini tek tek yazamam. 

Meraklýsý, internetten ilgili listeye ulaþabilir. 

Birkaçýnýn ismini ve marifetlerini sýralayayým, anlayýn kimler olduklarýný. 

Murat Belge var... Türk þiirinin genel deðerlendirmesini yaptýðý kitabýnda, “Diriliþ dergisinin kapaðýndaki bir anons hoþuna gitmediði için” Türk þiirinin en önemli ismi Sezai Karakoç’u yok saydýðýný itiraf eden tuhaf adam... 

Bu adamýn bir özelliði de, askeri darbeleri “güvence” olarak görmesi... Laiklik tehlikeye girerse imiþ, TSK müdahale edermiþ, hiç kaygýlanmamalýymýþýz. 

Bu adamýn yamaðý Ömer Laçiner de listede... 

Hani, “Erdoðan, demokrasi dýþý yollarla da olsa, mutlaka indirilmelidir” diyen entelektüel... Bu sözü, bir FETÖ kanalýnda sarf etmiþti. Gerçekten de öyle oldu... Bu sözün sarf edildiði televizyon kanalýnýn patronlarý (yani FETÖ) 15 Temmuz’da Erdoðan’ý demokrasi dýþý yollarla indirmek için darbeye kalkýþtý. 

FETÖ kanalýnda darbe sipariþi veren Ömer Laçiner, ayný zamanda “Türkiye’nin birikimi” lejandýyla çýkan “Birikim” dergisinin genel yayýn yönetmeni... Hâlâ bu görevini sürdürüyor, hâlâ utanmadan yazýlar yazabiliyor, hâlâ “demokratým” diye ortalarda dolaþabiliyor. 

Baþka kimler listede? 

Zülfü Livaneli var... “Sen niçin Erdoðan’ýn yasaðýnýn kaldýrýlmasýna önayak oldun?” diyerek, dönemin CHP Genel Baþkaný Deniz Baykal’a çýkýþan Zülfü Livaneli... 

Livaneli’nin bir özelliði de þu: 1950’de fiilen yürürlüðe giren çok partili parlamenter sistemi “karþý devrim” olarak niteliyor. Öyle afakî, öyle vicdansýzca deðerlendirmeleri var ki, okuduðunuzda þöyle düþünüyorsunuz: “Ýyi ki Menderes’i asmýþlar, iyi ki karþý devrim sürecini sona erdirmiþler.”

Livaneli, sorunlarýn silahla çözülmesine karþý... 

Bu nedenle bildirinin altýna imza atmýþ. 

Hasan Cemal de var... Kambersiz düðün olur mu? 

PKK terörünün sistematik hale geldiði dönemlerde “barýþ”ý hiç hatýrlamayan, devletin terörle mücadelesini “barýþ istiyoruz” diyerek itibarsýzlaþtýrmaya çalýþan Hasan Cemal. 

Bu Hasan Cemal, “barýþ”ýn konuþulduðu çözüm sürecinde kendini daðlara vurmuþ, “Sakýn silah býrakmayýn. Ne karþýlýðýnda silah býrakacaksýnýz ki. Erdoðan sizi satacak...” diyerek terörist kafalamaya kalkýþmýþtý. 

Baþarmýþtý da... 

PKK hendeklerinin ve yýðýnaklarýnýn bir numaralý müdafii Hasan Cemal, þimdi kalkmýþ, “Afrin’e operasyon yapýlmasýn. Silahlar sussun. Barýþ olsun” diyor. Utanmaz adam... 

Listede HDP’nin gözde ýrkçýsý Hasip Kaplan da var... 

Balýkçý Orhan Alkaya da var... 

Hüda Kaya, Gülriz Sururi, Oya Baydar da var. 

Sýrrý Süreyya Önder niye yok? Orasý anlaþýlabilmiþ deðil. 

Böyle böyle tam 170 isim, Afrin’e yapýlan operasyonu eleþtiriyor. 

Þöyle diyorlar; 

Güvenliðimiz, milyarlara mal olan silahlanmayla, gencecik insanlarýn yaþamý pahasýna ve on binlerce aileyi yersiz yurtsuz býrakacak bir savaþla deðil, karþýlýklý müzakere ve iþbirlikleri üzerinden saðlanabilir... 

Bu arkadaþlar, PKK/YPG’nin “çýlgýn silahlanmasýna” ve gencecik insanlarýn hayatýný tehlikeye atacak terör örgütlenmesine itiraz etmiyorlar. 

Bugüne kadar bölgeye 5 bin TIR, 2 bin kargo uçaðý dolusu aðýr silah yýðýldý. Bu silahlar, bazen, Türkiye’deki terör saldýrýlarýnda kullanýlýyor. Örneðin, Silvan’da ele geçirilen füzeler... 

Bu aðýr silahlara karþý hangi bir müzakere ve iþbirliði yolunu öneriyor ünlülerimiz? 

Kiminle diyalog kuracaðýz? 

PKK yöneticileriyle mi, Suriye merkezi hükümetiyle mi, terör örgütünü silahlandýran Amerika Birleþik Devletleri’yle mi? 

Kiminle? 

Silahlar patlamasýn, barýþ olsun, sorunlar müzakereyle halledilsin, güzel de... 

Siz bu aklý biraz da eli kanlý terör örgütüne verin ve “DEAÞ tehlikesi bertaraf edildiðine göre, bu kadar silahý ne yapacaksýnýz” diye sorun. 

Bu soruyu sormadýðýnýz sürece, isminizin karþýsýna yazýlacak tanýmlama “PKK muhibbi”dir... 

Dolayýsýyla, altýna imza attýðýnýz bildirinin hiçbir kýymeti yoktur.