19 Haziran darbe teşebbüsüdür!

Başlıktaki ifade dünkü Ortadoğu gazetesinin manşetiydi. Devlet Bahçeli muhaliflerin toplayacağı 19 Haziran kurultayının korsan kurultay ve bu kurultayın bir darbe teşebbüsü olduğunu söylüyor! 

Buna mukabil adaylardan Sinan Ogan, ‘Biz korsan değil 548 delegenin iradesiyle ortaya çıkan bir kurultayı yapacağız’ diyor. Bir diğer aday Ümit Özdağ da, bu kurultayı mutlaka yapacaklarını söyleyerek delegeye ‘Oyuna gelmeyin salona gelin’ çağrısında bulunuyor.

Koray Aydın da kurultayı kalıcı iktidar için yeniden yapılanma olarak değerlendiriyor.

***

Bahçeli muhalifi basın ise MHP genel merkezini Balgat komitacıları olarak suçluyor. Mesela yazarlardan biri aynen şu ifadeleri kullanıyor: Delege pazar günkü kongreye gitse kimin için gidecek ve gitmezse kimin için gitmeyecek? Sorunun cevabı çok basit: Delege 19 Haziran kongresine katılırsa Türkiye kazanacak; katılmazsa Balgat Komitacıları’nın saltanatı sürecek, Milliyetçi Hareket kaybedecek ve hâliyle Türkiye kaybedecektir. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), “Balgat Komitacıları Partisi” (BKP)’ne dönüşecek, ilk genel seçimde de silinip gidecektir.’

MHP’de kılıçlar çekilmiş vaziyette.

***

Görünen o ki 19 Haziran Pazar günü muhalifler olağanüstü kurultayı toplayacaklar ve tüzük değişikliği yapacaklar.

Nihayetinde bu kurultay bir genel başkan belirlemeyecek, sadece parti tüzüğündeki olağanüstü kurultaylarda seçim yapılamaz maddesini yapılabilir şeklinde değiştirecekler. 

Genel başkan seçimi daha sonra yapılacak olağanüstü kurultayda gerçekleşecek.

Öyle görünüyor ki dananın kuyruğu da orada kopacak.

***

Ancak MHP genel merkezinin tavrı çok önemli.

Bu kurultayı tanımayacağını zaten açıklıyor.

Hadi hukuken tanımak zorunda kaldığını düşünelim. O zaman da muhalif adayların seçimli kurultaya katılmasına engel olacak kararlar alacağı ihtimalinden söz ediliyor. 

***

Şu anda adaylığını ilan etmiş 8 isim var. Ancak tüzüğe göre aday olabilmek için 40 delegenin imzası gerekiyor. Bu 8 adaydan her birinin bu imzaları bulmasının mümkün olmadığı söyleniyor.

MHP çevrelerinden aldığım bilgiye göre Akşener, Aydın, Ogan ve Özdağ MHP tabanında ağırlığı olan isimler diğerlerine pek şans verilmiyor.

Yine muhalif çevrelerden edindiğim intiba adaylar arasında Meral Akşener’in hepsine büyük fark atacağı istikametinde.

***

Bir diğer husus ise muhaliflerin seçimli kurultay hakkında bugüne kadar herhangi bir açıklama yapmamış olmaları.

‘Pazar günü yapılacak tüzük değişikliğinden sonra muhalifler genel merkezin ilan ettiği 10 Temmuz tarihindeki kurultaya katılabilirler mi?’ soruma verilen cevap, ‘Neden olmasın?’ şeklindeydi.

***

MHP potansiyeli olan önemli bir parti.  Genel Başkan Devlet Bahçeli Bey de çok kritik dönemlerde milli iradeye saygılı ve milli meselelerde birlik beraberlik içeren tavırlarıyla ciddi bir devlet adamı olduğunu ispat etmiş önemli bir şahsiyet.

En büyük hatası 1999 seçimlerinden sonra 28 Şubat post modern darbesine karşı duramaması ve ANAP ve DSP ile koalisyona razı olmasıdır.

MHP 1999 seçimlerinde büyük bir başarıya imza atmıştı. Ben o zaman Milli Gazete’de ‘Devletin başına Devlet geçmeli’ diye bir yazı yazmış ve MHP, DYP ve FP koalisyon hükümetini önermiştim.

Maalesef ANAP ve DSP ile kurduğu hükümet 2002’de partiyi barajın altına itecek bir netice doğurmuştu.

***

İkinci büyük hatası ise 548 delegenin talebine hayır cevabı vererek tüzüğü uygulamaması oldu.

Şimdi de o kararın sıkıntısını yaşıyor.

Fakat öyle görünüyor ki bu sıkıntı had safhaya ulaşmış ve taraflar arsında bütün köprüler atılmış.

Artık biz de Pazar gününü ve sonrasını merakla bekliyoruz.