2000 ruhu yetmedi

UEFA Kupası'nın kazanıldığı Parken Stadı'na 13 yıl sonra tekrar çıkan Galatasaraylı futbolcular, Kopenhag maçını bambaşka duygular altında oynadı. Kazanılacak üç puan gruptan çıkma yolunda büyük avantaj sağlayacaktı. Ancak Mancini, zorunlu değişiklikler yapmak zorunda kalmıştı. Ayak parmağı kırılan Muslera'nın yerine 22 yaşındaki genç kaleci Eray görev yaptı. Sakat Sneijder'in yerine de son haftaların parlayan yıldızı Aydın. Bir türlü çare bulunamayan sol bekte ise Riera vardı.

Hakemin başlama düdüğü ile birlikte grupta sonuncu sırada bulunan evsahibi Kopenhag saldırdı. İlk gol rakibe defansın hediyesi oldu. Soldan orta yapılıyor önce Riera, sonra da Semih Kaya, Chedjeu ve Ebou seyrediyor, olacak şey değil.. Rakip o kadar baskılı ki, top direkten dönmeyip skor 2-0'a gelse işler içinden çıkılmayacak bir hal alacaktı.

Golden sonra puanın rakibin midesinde olduğunu hatırlayan Cim-Bom uyandı. Direnç gösterip, rakibin baskısını kırdı. Ancak Sneijder'ın yokluğunda yaratıcı paslar atacak futbolcu eksikliği göze çarptı. Bu işi yapması gereken Selçuk didindi, durdu. Drogba da tek başına takımı karşı sahaya taşımaya çalıştı. Bruma da ona eşlik etti. Borsa gibi iniş-çıkışlar gösteren Burak Yılmaz, iki gollük ortada topları kaleciye nişanladı. Aydın Yılmaz'ın ortasında herkes "gol" diye ayağa kalktı ama o vuruş Drogba'ya hiç yakışmadı.

İkinci yarıda Cim-Bom maçı tek kaleye döndürdü. Rakibini resmen boğdu ama öldürücü darbe gelmedi. Mancini'nin Aydın-Ceyhun değişikliğine anlam veremedim. Gole ihtiyaç varken defansa oyuncu almak hataydı. Herhalde Mancini, "2'nciyi yemeyeyim, nasıl olsa beraberliği yakalarım" diye düşündü ama hesabı tutmadı. Melo da hayal kırıklıkları arasındaydı.

Son söz: 1- Cim-Bom, Muslera'sız ve Sneijder'sız olmuyor. 2- Kopenhag sol kanatta maden buldu, bütün ataklarını Riera'nın olduğu bölgeden geliştirdi. 3- Burak Yılmaz, Play-Station'da gol provaları yapmalı. 4- Kaleci Eray, tecrübesizliğin verdiği ürkeklikle tedirginlik yarattı. Yan toplara çıkamadı, hep olduğu yerde çakılı kaldı. Sanki ayaklarına demir bağlanmış gibi. Ama kurtardığı pozisyonda ona "aferin" dedik. 5- Durup dururken Kopenhag da potaya girdi. 6- G.Saray için Juventus maçını kazanmak şart oldu, yoksa Devler Ligi rüyalarda kalacak.