200’lük banknotlar ve bir milyon çocuk iþçi (Sayýn Babacan’a çaðrý)

Bu hafta basýnýmýzda iki, birbirlerinden baðýmsýz gibi duran, haber yayýnlandý.

Birincisi, beþ liralýk banknotlarýn, elli liralarla karýþtýðý gerekçesi ile, renginin deðiþeceði idi.

Ýkincisi ise, bu çok önemli bilgiyi TUÝK (Türkiye Ýstatistik Kurumu) üretmiþ, ülkemizde, 6-17 yaþ grubunda, yani okul sýralarýnda olma çaðýnda, yaklaþýk bir milyon çocuðumuzun (893 bin) iþyerlerinde (!) çalýþtýðý.

Bu iki haber arasýnda, banknotlarýn rengi deðil ama büyüklükleri ile çocuk iþçiler arasýnda kanýmca çok güçlü bir bað var; banknot büyüklüðü meselesi de zaten banknot haberi üzerine aklýma yeniden takýldý.

Yazýmýn baþlýðýnda Baþbakan Yardýmcýsý Sayýn Ali Babacan’a bir çaðrý var.

 

Bu çaðrýmýn Sayýn Baþbakan’a, Merkez Bankasý Sayýn Baþkaný’na ya da baþka bir yetkiliye deðil de doðrudan Sayýn Ali Babacan’a yönelik olmasýnýn altýnda aþaðýda iþlemeye gayret edeceðim konuyu Sayýn Babacan’ýn, bendenizin aldýðý gibi, çok ciddiye almasý yatýyor.

Türkiye’de yani asgari ücretin yedi yüz liranýn ancak biraz üzerinde olduðu, kiþi baþýna gelirin on bin dolarý yeni aþtýðý bir ülkede iki yüz liralýk banknotlar tedavülde.

Ýki yüz liralýk banknotun cari dolar kuru üzerinden deðeri yüz dolarlýk ABD banknotunun bile üzerinde; ABD’de bir kafede kahve içip yüz dolarlýk banknotu veremezsiniz, bizde ise bir çay içip iki yüz TL’lik banknotu uzatýyorsunuz, kimse yadýrgamýyor, bozuyor, üzerini uzatýyor.

Sayýn Babacan bu konuyu benden çok daha iyi deðerlendirir, eli taþýn altýnda, Türkiye ekonomisinin en büyük yapýsal sorunu kayýtdýþý ekonomi.

24 milyon çalýþanýn yaklaþýk on milyonu kayýt dýþý çalýþýyor; bu on milyonun altý milyonu tarýmda da olsa, tarým dýþý dört milyon kayýtdýþý çalýþan mevcut.

Kayýtdýþýlýðýn bu kadar yaygýn olduðu, kayýtdýþýlýkla siyasi mücadelenin çok çekingen yapýlabildiði bir ülkede sosyal güvenlik sisteminin dengelerinin, buna baðlý olarak da uzun vadede bütçe dengelerinin kalýcý olarak saðlanmasý mümkün görünmüyor.

Belki de en önemlisi, kayýtdýþýlýðýn yaygýnlýðý, kayýtiçinde üretim yapmak durumunda olan yabancý yatýrým üzerinde, bozulan rekabet koþullarý nedeniyle caydýrýcý etki yapýyor.

Ve böyle bir ülkede, piyasada, cari döviz kurundan deðeri yüz dolarýn üzerinde olan banknotlar tedavülde olabiliyor.

Bunun mantýðýný bana anlatabilecek biri var mýdýr acaba bu ülkede?

Kayýtdýþý sýnýr ticareti bu durumun tek açýklamasý mýdýr?

Tüm parasal iþlemleri bankacýlýk sistemi üzerinden, kayýtiçi gerçekleþtirmek ZORUNDA olan, kredi kartý ve cep telefonu sahipliðinin çok yaygýnlaþtýðý bir ülkede, yirmi, hadi bilemediniz, elli liralýk banknotlarýn yeterli olmasý gerektiðini düþünüyorum.

Ýki yüz liralýk bonknotlarýn tedavülde olmasý kayýtdýþýlýða teslim olma, bu çirkin gerçeði kabullenmek anlamýna gelmiyor mu?

Asgari ücretin yedi yüz lirayý yeni aþtýðý bir ülkede iki yüz liralýk banknotlar tedavülde ise TUÝK’in açýkladýðý bir milyona yaklaþan çocuk iþçi acý gerçeðini yadýrgamayalým lütfen.

Bu çocuk iþçiler kayýtdýþýna kaçmýþ, daha doðrusu muhtemelen hiç kayýtiçine girmemiþ iþyerlerinde çalýþýyorlar, o yaþlarda, olmalarý gereken okullardan uzaktalar ya da okula ikinci bir iþ gibi gidiyorlar.

Bu gerçeðin bir sonucu olarak da ülkemizde 15 yaþ ve yukarý nüfusun ortalama eðitim yaþý 6.5 (UNDP, HDI); bu eðitim miktarý ile yakýn gelecekte de alýnabilecek ekonomik mesafe çok olmayabilir.

En büyük banknotu yirmi, ya da elli lira yaparak kayýtdýþýlýkla mücadele kazanýlmayabilir ama iki yüz liralýk banknotun tedavülde oluþu, devletin kayýtdýþýlýðý kabullenmesinin bir göstergesidir, benim de en çok bu durum zoruma gidiyor.

Sayýn Babacan, lütfen, iki yüz liralýk, yüz liralýk banknotlarý tedavülden kaldýralým, kayýtdýþý ödemeler de daha kalýn, daha göze batan kese kaðýtlarý ile yapýlmak zorunda kalsýn.