Yeni yýla nasýl girerseniz girin, elinizin altýnda ertesi günden baþlayarak okuyacaðýnýz bir dolu kitap olsun. 2014 yýlýnýz kavgalý deðil, kitaplý geçsin...
Kitaplarla tanýþ olmasam, ‘cerrahlarýn hocasý’Prof. Ýsmail Hakký Aydýn’ýn farklý bir soluk teþkil eden ‘Hicran’ adlý (Öteki Adam Yayýnlarý) rubailerini biraraya getiren eseriyle düþüp kalkmasam, bugünlerde çektiðimiz çilelere tahammülü de beraberinde getiren þu dörtlüðü zikr-i zebaným yapabilir miydim?
Rubai þu: ‘’Þikâyet etmem dertten, sonra bana ne derler! / Piþer kemâle erer, aþk yolundaki erler. // ‘Çileni, dertlerini Allah arttýrsýn’ diye, / Aþk ehli birbirine, hayýr duâ ederler.’’
Ne kadar anlamlý, deðil mi?
Eksiklerimizi de kitaplarla kapatýyoruz, unutmayýn...
Herhangi bir sergiye, güzel sanatlarla ilgili bir etkinliðe gittiðinizde kendisini ‘dýþarýlýklý’ hissedenlerden iseniz, sizin gibi milyonlarca kiþi olduðunu biliniz. Ben de varým o kalabalýðýn içinde... Bunda yetiþme çaðlarýnda farklý ilgilere saplanýp kalýþýmýzýn etkisi büyüktür.
Bir þey daha da etkili: Ülkemizde bu alandaki bilgi eksikliðini giderecek temel eserlerin bulunmayýþý...
Yeni yýla girerken masama konan iki eser beni bu sebepten çok sevindirdi. Kitaplarýn ikisi de ayný yazara ait: Prof. Hasan Bülent Kahraman’a... Birbirini tamamlama özelliðine sahip iki kitap bu. Modern kültürün ülkemize giriþi ve yerleþmesi ekseninde sanata bakan ‘Türkiye’de Görsel Bilincin Oluþumu’ (Kapý Yayýnlarý) ile neredeyse bütün güzellikleri daha iyi anlamada rehberlik edecek devasa ‘Türkiye’de Çaðdaþ Sanat’ (Akbank Yayýnlarý) kitaplarý, yeni nesilleri bizlerde eksik kalmýþ bir alaný keþfe çaðýrýyor...
Aslýnda her iki eser de adlarýnýn vaat ettiðinden daha fazlasýný veriyor okura; ‘çaðdaþ’ ve ‘Türkiye’ sözcüklerine takýlmayýn, hem klasik dönemlerden itibaren örneklerle konuyu ele alýyor kitaplar, hem de sýnýr tanýmaz bir geniþ perspektiften bakýyorlar...
Hasan Bülent Kahraman’ý siyaset bilimine katkýlarýndan, Sabah gazetesindeki güncel yazýlarýndan veya televizyonda görüþ açýklamalarýndan tanýyanlar onun çok-yönlü kiþiliðinin farkýndalar elbette; ancak ilgi konularýnýn baþýnda ‘çaðdaþ sanat’ýn bulunduðunu, güzel sanatlar alanýnda öne çýkmýþ kitaplý bir eleþtirmen ve sergi küratörü olduðunu bilen azdýr.
Okunup býrakýlacak deðil, her an baþvurulacak iki kitapla girdi yeni yýla Hasan Bülent Hoca...
Galiba kabahat benim; kitabýn adýna bakarak içeriði hakkýnda kanaat belirlememek gerektiði ilkemi, Doç. Nuran Yýldýz’ýn günümüz iletiþim ortamýný hem kuramsal hem de uygulayýcý yönleriyle ele aldýðý eseri elime geçtiðinde unutmamalýydým. Kitabýn baþlýðý ‘Aþk Yüzyýlý Bitti’ ve alt-baþlýðý ‘Aþk’ta, iþte, siyasette yeni zamanlar’ (Doðan Kitaplarý) olunca, bu bana ‘malumun ilâmý’ gibi gelmiþti. Oysa çok daha baþka bir þey yapýyor Nuran Yýldýz; günümüzü ve kendimizi daha iyi anlamamýza ufuk açýyor...
Sadece ruhumuzu, aþkýn halimizi ele almýyor bu kitap, basbayaðý güncel iç ve dýþ siyaseti de aktörleriyle önümüze seriyor...
En fazla eksikliði hissedilen araþtýrma türlerinin baþýnda ‘biyografi’ gelir bizde; son yýllarda birkaç iyi çalýþma okuyunca ‘’Galiba bu alanda da boþluk kalkacak’’ umuduna kapýldýðým oldu. Dr. Erkan Çav’ýn fikri hayatý zigzaglarla dolu bir ‘aydýn’ olan Prof. Cahit Tanyol’u bütün vecheleriyle tanýmamýza yarayan ‘Dramýn Aydýný: Cahit Tanyol’ adlý (Kesit Yayýnlarý) 700 küsur sayfalýk eseri umudumu zirveye çýkardý.
Necip Fazýl’ýn Büyük Doðu dergisinde baþlayan fikir yolculuðu ‘irtica’ avcýlýðýna kadar varmamalýydý diye düþündüðüm, 28 Þubat’a giden yola taþlar döþemesini hiç anlayamadýðým verimlerin sahibidir Cahit Tanyol; ‘Dramýn Aydýný’ kitabý bu savrulmalarýn sâikleri için ipuçlarý saðlýyor...
O 28 Þubat’a taþ döþerken buradan kendisine hayli taþlar atmýþlýðým var...
Hepinize kitaplý yýllar diliyorum...
