Halep’in düþmesi Amerika’da tuhaf bir sessizlikle karþýlandý. Dahasý, Obama yönetimi, bu durumu, ülkeleri adýna “baþarýsýzlýk” saymadý.
Þehrin kontrolünü, bundan sonra, bölgeye yerleþtirilen Rus birlikleri saðlayacak.
Bu haber de sessizlikle karþýlandý.
Esed’in Batý tarafýndan “en büyük hedef” sayýldýðý yýllarda, diyelim ki 2010’larýn baþýnda, “Rusya Suriye’de iki önemli merkezde askeri üs kuracak, ülkenin kilit þehirlerinde asayiþ birlikleri bulunduracak” deseydiniz, mutlaka “Hayal görüyorsun sen” tepkisiyle karþýlanýrdýnýz.
Moda ifadesiyle, “Hayaldi, gerçek oldu...”
Bu gerçek, Ortadoðu’da “oyun kurucu” numarasý yapan ABD’yi rahatsýz etmiyor.
Irak’ta denetimi kaybetmek üzereler.
Daha doðrusu, Irak’ý Ýran’ýn nüfuz alanýna terk ettiler. Bir diðer ifadeyle Ýran’a bir ülke hediye ettiler.
Irak’ta var olabilmek için, birtakým terör örgütleriyle ittifaklar kurmak zorundalar.
El altýndan destekleri DEAÞ ve artýk açýk destek verdikleri PKK’yla bunu ne kadar baþarabilirler?
Muamma...
Demek ki, baþka güçlerin nüfuz alanýna terk etmiþ göründükleri bölgede “kaos”u sürekli kýlacak politikalarla kontrolü elde tutmayý düþünüyorlar.
Suriye’de de benzer bir süreç iþliyor.
Nihai hedef Suriye’yi parçalamak ve terör örgütleri üzerinden kontrol bölgeleri (“terör koridoru” gibi) oluþturmak...
Bu arada, gizli hasým Türkiye’yi rahatsýz etmek ve Batý’nýn isteklerine “hayýr” diyen Ankara yönetimini terör örgütleri eliyle terbiye etmek... Terör örgütlerini kullanma konusunda oldukça mahirler çünkü...
Bu politika artýk dünyada tebessümle karþýlanýyor.
Ýhtirasý tavan yapmýþ Hillary Clinton ve akýlsýz çetesinin bir fantezisi olarak görülüyor.
Irak’ý kaybettiren bu fantezi, Rus birlikleri Halep civarýnda görüldükten sonra Suriye’de de teslim bayraðýný çekti.
Bakýn, Cumhuriyetçilerin önde gelen ismi ve Arizona Senatörü McCain ne diyor? “Baþkan Obama, adaletsizliðe tanýklýk etme sorumluluðunu taþýmaktan bahsediyor ancak Halep için baþka bir þey de yapmadý. Büyük utanç... Kadýn ve çocuklarý, hastane ve fýrýnlarý hedef alan akýllý bombalarýn kullanýmýna, varil bombalarýnýn geniþ kitlelerin üzerine yaðdýrýlmasýna sadece seyirci kaldý.”
McCain, Suriye’nin bu halde olmasýnda paylarý bulunduðunu ama bir þey yapmadýklarýný, Obama’nýn duyarsýzlýðýnýn faturasý olarak da Suriye’yi kaybettiklerini ekliyor.
Bir de itirafta bulunuyor: “Esed rejimi, Rusya ve Ýran DEAÞ’la mücadele etmiyor. DEAÞ gibi terör örgütlerinin ortaya çýkýþýna zemin hazýrlayan bu güçlerin Suriye'deki eylemleridir."
Belki bir “ekleme” daha yapmasý gerekirdi, “Aslýnda biz de DEAÞ’la mücadele etmiyoruz”diye...
Bunu yapmýyor...
Çünkü DEAÞ’ýn yok edilmesi, baþta Amerika olmak üzere, bölgede bulunan bütün güçlerin silinmesi (kaybetmesi) anlamýna gelecek.
Hasýlý, “Fýrat kalkaný Operasyonu”nda savaþtýðýmýz tek güç DEAÞ deðil.
Eþ zamanlý olarak Amerika, Rusya ve Ýran’la da savaþýyoruz.
El Bab düþerse, bu güçlerin direnci de düþecektir.
Dolayýsýyla, Trump yönetiminin, Türkiye'yle anlaþma yönünde bir hamle yapmasý kaçýnýlmaz hale gelecektir.
HAMÝÞ
Müttefikimiz (!) Amerika’nýn kullandýðý terör örgütlerinden biri de FETÖ... Operasyonlarýný bugüne kadar Türkiye’yle sýnýrlý tutmuþ bu örgüt, Rus Büyükelçi’yi öldürerek esaslý ve diþli bir hasým edinmiþ oldu. 2017’nin baþýnda “beklenmedik” (aslýnda “beklendik”) güzel haberler alabiliriz.