Ligimizin “Kov bostancý danayý, yemesin lahanayý” ninnisine uygun þekilde, neredeyse esneyerek oynanan uyutucu futboluna göre; dün geceki derbi bayaðý hareketliydi. Ýdeal tempo olmasa da, ideale yakýn bir mücadele vardý.
Beþiktaþ, set oyunu ile rakip kaleye usul usul sokulurken; G.Saray adam kaçýrarak, kýsa yoldan gitmeyi tercih etti. Maçýn baþýnda öne geçince, bir ara 1-0’a yaslanmayý tercih ettiler. Vakit kazanma çabalarý Beþiktaþ seyircisini sinirlendirdi. Sneijder kornerleri aðýr-aksak tempoda kullanýyor, Muslera topu oyuna sokmada biraz aðýr kalýyordu. Bunlar olurken, maçýn bitimine daha 70 dakika vardý. G.Saray böyle yaparak, maçý tamamlamanýn saçmalýðýný çabuk anladý. Skorun üstüne yatma hevesi ve yanlýþýndan çabuk vazgeçti. Bunun ödülü, Bruma’nýn harika golüydü. Devre arasýna gönül huzuru ile girdiler.
***
Beþiktaþ, 60’a 40 gibi önemli bir oranda topa sahip olmuþtu ama; maça ve rakibine sahip olamamýþtý. Kanatlarý verimli deðildi. Orta saha, rakibin çabuk çýkma çabalarýna set koyamadý. G.Saray seri ve kolay geçiþler yaptý. Quaresma’nýn topuk paslarý ile zengileþtirdiði ve görsel efektler kazandýrdýðý diðer giriþimleri, hep sonuçsuz kaldý.
Beþiktaþ, 2-0 geriye düþmenin doðal sonucu olarak; set oyununu ikinci yarýda mecburen baskýlý oyuna çevirdi. Mücadele daha da kazýþtý. Hakem Palabýyýk; az düdük çalma hevesiyle, ikili mücadelelere abartýlý bir hoþgörü gösterdi. Bu yüzden, bazý önemli fauller arada kaynadý.
Galatasaray ikinci yarýda tabelanýn cazibesine yeniden kapýldý ve maçý saðlama alma çabasýyla kendini geri çekti. Beþiktaþ çabuk cezalandýrdý.