Dün, birçok açýdan, yalnýz Türkiye için deðil, Asya kýtasý için de önemli bir gündü. Tabii ki Marmaray’ýn açýlýþý dolayýsýyla Japonya Baþbakaný Þinzo Abe’nin Türkiye’de olmasýna deðinmek gerekiyor. Çünkü Japonya, 2. Dünya Savaþý’ndan sonra hem biriktirdiði sermayeyi hem de bu sermayenin kaynaðý olan teknolojiyi ihraç etme konusunda örtülü ambargoyla kuþatýlmýþ bir ülkedir. Belki de Japonya, ikinci savaþtan beri ilk defa ekonomi-politikalarýnda, ABD ve Britanya’dan baðýmsýz bir yeni stratejiyi Baþbakan Abe’nin iradesiyle hayata geçiriyor. Abe’nin Türkiye’ye eli dolu geldiðini biliyorum; Japonya, Türkiye’de özellikle yeni ve ileri teknoloji yoðun sektörleri destekleyen bir kredi hattý açacak ve buna baðlý olarak Japon sermayesi Türkiye’ye, bu tarihten sonra, daha fazla gelmeye baþlayacak. Þuna dikkatinizi çekerim; Çin, G.Kore ve Japonya iki önemli alanda sermaye ihraç etmeye ve buna baðlý teknoloji yoðun tesis yatýrýmý, know-how vermeye baþladýlar. Birincisi teknoloji yoðun savunma sanayi ikincisi ise nano teknoloji ve buna baðlý bilgi toplumu sektörleri... Bunun, yeni bir kalkýnma paradigmasý olduðunu ve bunun, ilk önce Kara Avrupasý’nýn ‘refah’ devleti, savaþ devleti arasýnda gidip gelen kalkýnma paradigmasýný, sonra da ABD ve Britanya’nýn yeni sömürgeci ve yayýlmacý kalkýnmasýný aþan yeni bir yol olduðunu söyleyelim.
Marmaray metro deðil...
Tabii tam buradan Marmaray’a gelmek gerekiyor. Þu sosyal medyanýn bize anlattýklarýný ve öðrettiklerini saymakla bitiremeyiz; çünkü sosyal medya dediðimiz alan sürekli kendini aþan bir dinamik. Dün Marmaray’ýn açýlýþý dolayýsýyla, þöyle bir tivit yazdým; Marmaray, bir metro projesi deðildir, Bakü-Tiflis-Kars demiryolunu da hesaba katarsak, Çin’den Avrupa’ya kadar uzanan transit ticari geçiþi yani orta ve güney (Ýpek Yolu) koridorlarýný birleþtiren büyük bir adýmdýr. Bir arkadaþýmýz buna cevap yazdý; ‘neden; kuzeyden Karadeniz’in üzerinden geçilemiyor mu?’ Evet haklýydý; kuzeyden geçiliyor. Buna Kuzey Koridoru diyoruz. Bu koridorun omurgasý Trans-Sibirya demiryoludur. Bu koridor, güney Çin hatta G.Kore’ye kadar uzanarak adeta dünyanýn çatý yolu çizgisi izler. Yani Pers, Arap uygarlýklarý ile beþ bin yýl kadar öncesinde Mezopotamya’dan baþlayarak Türkler, Kürtler ve bütün bu topraklarýn en kadim halklarýnýn oluþturduklarý ticari ve ekonomik uygarlýða hiç uðramaz. Yani Ýpek Yolu’nun unutulmasý içindir bu kuzey hattý. Bu koridor halen faaldir; soðuk savaþ döneminde de sonrasýnda da faaldi.
Deli Petro’nun torunu musunuz?
Çar Deli Petro, 1703’te Baltýk Denizi’nin kýyýsýnda ve Neva Nehri üzerinde kazýklar çakarak hiç olmayacak bir yere bunun için St. Petersburg’u kurmuþ ve tam 42 adayý köprülerle birbirine baðlamýþtýr. Yani Rusya’nýn demiryolu bile yokken kuzeyden (tepeden) hiç Osmanlý’ya bulaþmadan Avrupa’ya ulaþmak ve bütünleþmek hayali vardý. Ayný tarihlerde Avrupa’da devam eden merkantilist sömürgeleþtirme ve sanayi devriminin eþiði süreci, Osmanlý’yý telaþlandýrmýþ ve Avrupa’nýn da etkisiyle çaresiz ýslahat süreci baþlamýþtý. Bu süreç, Tanzimat’a kadar gidecekti. Þimdi siz, resmi tarihi öðrenmiþseniz, güney koridorunun ve Ýpek Yolu’nun ne olduðunu anlamazsýnýz. Çar Deli Petro’nun torununun torunu edasýyla ‘neden kuzeyden Karadeniz’in üzerinden yol yok muydu’ diye sorarsýnýz.
Þimdi yeni gelelim þu koridorlara; Orta Koridor, batý Çin denizinden baþlar ve Kazakistan üzerinden yine kuzaye baðlanýr, bir diðer yol da yine Kazakistan ve Azerbaycan üzerinden Türkiye’ye baðlanýp Avrupa’ya ulaþýr; daha doðrusu demiryolu olarak ulaþamýyordu. Bunun için aslýnda orta koridor da bizim için iþlevsizdi. Ýþte Marmaray’ýn açýlmasý ile Asya-Avrupa arasýndaki bu transit geçiþ, kesintisizleþip orta koridoru, güney koridoruna baðlarken güney koridorunu tek baþýna en önemli geçiþ yaparak tarihi Ýpek Yolu’nu moderleþtiriyor. Ýþte tam burada bizim, yeni Doðu’nun modernizmi baþlýyor. Binlerce yýldan beri Batý’nýn uyuttuðu ve yoksullaþtýrdýðý kadim uygarlýklar, onlarýn dinleri, dilleri yeniden ortaya çýkýyor.
Bakü-Tiflis-Kars
‘Merkez Avrasya’da Bölgesel Bir Koridor: Azerbaycan’ adlý kitabýn yazarý Taleh Ziyadov, tamamlanmak üzere olan Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattý ile Marmaray projelerinin Avrupa-Çin arasýnda kesintisiz demiryolu ulaþýmýnýn iki önemli adýmý olduðunu söylüyor. Taleh Ziyadov’a göre, Marmaray projesi ile de Bakü, Ýstanbul üzerinden Avrupa’ya baðlanacak, hatta Avrupa ve Çin arasýnda kesintisiz bir demiryolu hattý kurulacak. Bir diðer proje ise Azerbaycan’dan Ýran’a ve Hindistan’a ulaþan bir demiryolu hattý. Aslýnda Ziyadov’un tarif ettiði, Modern Ýpek Yolu’nun tam kendisi. Ancak bu, iki temel geliþmeye baðlý; birincisi ilgili ülkelerde bu ticari yolu canlý tutacak ihraç edilebilir mallara dayanan yeni bir ekonominin hýzla yukarý çýkmasý ve teknoloji yoðun öncü sektörlerin geliþmesi, ikincisi ise yine bu transit koridorun geçitði bütün ülkelerde barýþýn ve siyasi istikrarýn demokrasi ile saðlanmasý. Çünkü ancak barýþ ve güvenli geçiþin sürdürülebirliði böyle saðlanabilir. Öte yandan Avrupa’nýn içinde bulunduðu krizden çýkabilmesi için Çin’den yola çýkan orta ve güney transit koridorlarýn yeni Ýpek Yolu’nda buluþmasý gerekmektedir.
Burada Afganistan, Türkmenistan, Azerbaycan ve Türkiye kilit ülkeler olacaktýr.
Böylece enerji transferinin de ve transit geçiþlerinin de birleþtiði yeni bir ekonomik çevrim ortaya çýkmaktadýr. Burada sorunlu ve çatýþmalý alanlar, ilk aþamada, devre dýþý kalmakta ve yolun geçtiði ülkelerde ekonomik birliðe giden süreçte baþlamaktadýr.
Ticari yollar ve enerji yollarý
Yeni Ýpek Yolu, ayný zamanda, enerjide Hazar kaynaklarýný Avrupa’ya baðlayan Güney Gaz Koridoru’yla birlikte düþünülmelidir. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu ve Marmaray projeleri bu anlamda çok önemli baþlangýçtýr. Bu projeler, güneydeki transit ve enerji geçiþlerinin ilk entegrasyonu olacaktýr ve Çin, Afganistan ve Pakistan ekonomilerini birbirine baðlamaktan baþka, bunlarý Avrupa’ya baðlayacak yeni ticari aðýn da ortaya çýkmasýný kolaylaþtýracaktýr. Böylece bu sorunlu bölgelerde siyasi istikrara katký yapacaktýr. 21. yüzyýl, tam þimdi, baþladý...