Mustafa KARAALÝOÐLU
Mustafa KARAALÝOÐLU
Tüm Yazýlarý

28 Þubat sistemin adýydý

28 Þubat’ý içerdiði darbe potansiyeli ve toplum mühendisliði faaliyetlerinden daha da önemli kýlan þey sürekliliðidir. Dönemin aktörleri emekli olmasýna veya bir þekilde güçten düþmesine raðmen ayný zihniyet varlýðýný hiçbir þey olmamýþ gibi sürdürmeye devam etmiþtir. 28 Þubat’ýn zemin kaybederek noktalandýðý tarih 12 Eylül 2010’dur. Referandumla kabul edilen anayasa deðiþikliði darbe ve heveskarlarýnýn sistemden kaynaklanan imtiyaz ve avantajlarýný bitirmiþtir. Her türlü siyasi planlama için kolaylýkla 28 Þubat nizamý alabilen devlet yapýsý omurgasýný kaybetmiþtir.

Hatýrlayalým, 12 Eylül’e gelinceye kadar adý öyle olmayan birden çok 28 Þubat giriþimi yine toplumun gözü önünde cereyan etmiþti. Her birinin maksadý, esasen 28 Þubat’ta olandan farklý deðildi.

Bu artçý giriþimlerde sergilenen ittifaklar da 28 Þubat’tan tanýdýðýmýz bildiðimiz ittifaklar gibiydi: Ordu+yargý+bürokrasi+medya+iþ dünyasý ve STK’lar...

Son cümleyi baþtan söyleyelim.

Türkiye bugün 28 Þubat’ý yargýlamakla hem bu düzenin temellerini hem de devamýnda gerçekleþen diðer 28 Þubatlarýn felsefesini de yargýlamýþ olacaktýr.

Peki neydi o 28 Þubatlar?

AK Parti’nin iktidara geldiði 2002 sonundan 22 Temmuz 2007 ile 12 Haziran 2011 seçimlerine kadar yaþanan süreç temelde bir 28 Þubat atmosferiydi. Ýlk evrede yazýlan çizilen darbe planlarý bugün yargýdadýr. Birden fazla giriþim olduðu bilinmektedir ve hepsinin temel mantýðý postmodern darbeyi kalýcýlaþtýrmaktýr. Neyse ki perde arkasýnda, toplumun gözünden uzak mahfillerde yaþanan bu fýrtýnalar demokrasiyi yýkmaya muvaffak olamadý...

Ama 28 Þubat belirtileri daha bariz olan baþka parantezler açýldý. En acýmasýzýDanýþtay-Dink cinayetleriyle açýlan ve 367 skandalýyla kapatýlan süreçtir. Temel korku nesnesi yine irticadýr ve atmosferi oluþturmak için yine medya aracý kýlýnmýþtýr.

Asker iktidarý istemiyordu, ana muhalefet partisi açýktan bu doðrultuda çaba gösteriyordu ve yargý da bulduðu her fýrsatta sürece katký veriyordu. 367 rezaleti, bu artçý 28 Þubat ittifakýnýn zirvesidir.

Ayný dönemde baþka bir kararla 27 Nisan askeri bildirisi devreye sokuldu. Bildiri, hem Cumhurbaþkanlýðý seçimini hem de sonrasýný tanzim etmeyi hedefliyordu. 27 Nisan, askerin, 28 Þubat’tan sonra ilk kez bu kadar açýktan siyasal sürece müdahale kararýydý. Sadece, Abdullah Gül’ün cumhurbaþkaný olmasýný engellemek deðil beraberinde AK Parti’nin güçlenmesi muhtemel iktidarýný da geriletmek amacý taþýyordu.

Eþ zamanlý olarak Cumhuriyet mitingleriyle sokaklara taþan ve temposu yüksek medya kampanyalarýyla köpürtülen benzersiz bir gerilim üretilmiþti.

Seçimlerden yine AK Parti çýkýnca da bu kez geriye son çare kaldý. Parti kapatmak...

Hafýzalarýmýzý tazelemekte fayda var, AK Parti hakkýnda kapatma davasý çok yakýn bir zamanda 2008 yýlýnýn Mart ayýnda açýlmýþtý. Bu da baþka bir 28 Þubat giriþimidir.

28 Þubat’ýn iki kez baþvurduðu bu yöntem AK Parti için de denendi ama bu da sonuç vermedi.

Bütün bunlar yaþanýrken siyasetin bir kesimi, iþ dünyasý ve yüksek yargý 28 Þubat’ta ne yaptýysa aynýsýný yapmýþtýr. Ayný ittifak düzeni, ayný emir komuta zinciri ve ayný irtica atmosferi...

28 Þubat’ta Refah ve Fazilet partilerinin kapatma dosyalarý nasýl uydurma gazete haberlerinden ibaretse, AK Parti’nin dosyasý da benzerleriyle doluydu. Dahasý, siyasi yasaklýlar listesinin mimarisi ve mühendisliði bile týpatýp aynýydý. Hesap tutsa, lider ve kadrosu yasaklanacak, parti de ikiye bölünecekti.

28 Þubat’ta plan yapan, korku yayan, topluma þekil vermeye teþebbüs eden, tehlike çanlarý çaldýran sivil þahýslar ve kurumlar kimlerse; 2010 yýlýna kadar yaþanan irili ufaklý bütün 28 Þubatlar’da rol alanlar da üç aþaðý beþ yukarý aynýdýr.

Bulduðu her siyaset dýþý giriþime koþarak sarýlan bir kesim var bu ülkede...

O kesimin parmak izlerini darbe, Ergenekon, andýç vs. bütün demokrasi düþmaný dosyalarda kolaylýkla bulursunuz.

Son söz? Tekrara hacet yok, baþta söyledik.