31 Mart 1909’dan 31 Mart 2019’a

31 Mart ayaklanmasý, tarihin en karanlýk günleridir. 2. Meþrutiyet ilan edildikten kýsa bir süre sonra Ýstanbul Hükümetine karþý giriþilen bir darbedir… Bunu takiben baktýðýmýzda siyasi ve hukuki hayatýmýz, adeta bir darbeler resmi geçididir. Bu baðlamda siyaset, halk iradesi, özgürlükler ve hukuk güvenliði için en büyük umuttur. 

Siyasetin umut olduðunu 15 Temmuz’da yaþadýðýmýz son darbe giriþiminde de tecrübe ettik. Siyasetin imhasýna veya kesintisine bu yüzden hep karþý çýktýk. 

AK Parti rakiplerinin siyaset karþýtý bir tavra girmeleri bu yüzden yadýrgatýcý… Metin Akpýnar Müjdat Gezen gibi kimselerin veryansýnlarý “Efendim bunlarý sandýkta alt etmenin imkaný yok” nümayiþine evriliyor. Bu kaba kuvvet çaðrýsý elbette kabul edilemez. Bunu seçim günü sandýklara koþarak göstermemiz gerekiyor. Bir toplumda serbest seçimler yasalarýn huzurunda vuku buluyorsa, o toplumda demokrasi teamülleri yerleþmiþ demektir. Biz darbelere karþýyýz diyerek gayet demokrat bir tezle geldik bugünlere toplum olarak. Keza 15 Temmuz iþgal giriþiminde de siyaset dýþý karanlýk güçlere gereken ders milletimizce verildi.  Her seçimin iki tarafý olur. Seçimlerde kaybetmek veya kazanmak, algý operasyoncularýnýn yapmaya çalýþtýðý gibi, bir rejim buhraný deðildir. Tabi bu seçimin de kazananý ve kaybedeni olacaktýr. Ama her þart altýnda kazanan, halkýmýz olsun diyoruz. Topluma kim iyi hizmet getirecekse o seçilsin diyoruz. 

Yerel seçimler, genel siyasetin aktüel manada sýnav verdiði seçimlerdir. Bu konuda yerellik mevzunu toplumsal bir imkan olarak görmek gerek. Yani içimizden, tanýdýðýmýz, bildiðimiz kiþilere oy vereceðiz, ilçelerde, illerimizde. Bu sýcak profiller, siyaseten bizi gerçekçi olmaya zorluyor. Bu bakýmdan ideolojik davranmak gerekmiyor. Yani hizmet esaslý bir belediyecilik anlayýþýdýr önemli olan. 

Cumhurbaþkanýmýz ‘hizmet esaslý belediyecilik’ anlayýþýný bu seçimlerde bir basamak daha yukarý çekerek, ‘gönül belediyeciliði’ kavramýnýn getirdi Türk siyasetine. Yani hizmet sadece alt yapýdan ibaret deðildir. Yol, su, elektrik, ulaþým, temizlik gibi temel belediye hizmetlerinin yanýnda, insani deðerleri önemseyen, engelleri aþmakta kolaylaþtýrýcý, dezavantajlarý ve modern hayatýn getirdiði yalnýzlýklarý aþmakta çözüm üretici bir belediyecilik anlayýþýdýr bu. 

Bu seçimlerde seçmenin þehir mimarisi konusunda da ciddi beklentileri var… Þehir mimarisinde, akýþkan þehir modeline uygun yaþam alanlarý kurulsun istiyoruz. Þehirlerin tarihi dokusunu zedelemeyen, yerel kültürel mahalle tarzýný imha etmeyen, insanlarý yol açtýðý adaletsizlik duygularýyla incitmeyecek bir mimari beklentimiz var… 

Ve tecrübe, bu çok deðerli mahalli seçimlerde… AK Parti’nin 25 yýllýk tecrübesi bu bakýmdan dikkat çekici… Adaylarý, geçmiþte de önemli iþler yapmýþ tecrübeli kiþiler. Mesela Ýstanbul Büyükþehir Baþkaný Mevlüt Uysal’ý Büyükçekmece’de yarýþýrken göreceðiz. Keza, Ýsmail Erdem çok baþarýlý bir belediyecilik anlayýþýyla Sancaktepe’yi ideal bir yaþam alaný haline getirdi, onu Ataþehir’de yarýþýrken göreceðiz. Bunun gibi tercihler, AK Parti’nin seçmenine verdiði deðeri gösteriyor. 

31 Mart 2019 seçimleri darbeler döneminin bitip hizmette yarýþ döneminin baþladýðý bir dönüm noktasý olacak…