2023 seçimlerinin bir gerilim atmosferinde geçeceðine dair iþaretler çoðalýyor.
Son örneði biliyorsunuz. Bir grup Fenerbahçe taraftarý içkili bir mekânda topluca Cumhurbaþkaný Erdoðan'a hakaretler yaðdýrdý. Elebaþýnýn CHP ile irtibatý ayrýca dikkat çekici.
Bu, düpedüz provokasyondur. Cumhurbaþkaný Erdoðan, 26 milyon oy ile seçilmiþ bir insan. Onun da ötesinde devletimizi ve milletimizi temsil ediyor. Bu tahrik, açýk bir düþman saldýrýsýdýr.
6'lý masa bu olayý kýnamadý. Fenerbahçe yönetimi kýnamadý. Bu sessizlik hayra alamet deðildir.
Görülüyor ki, bilhassa sosyal medya üzerinden yalanlar ve bilgi kirliliði ile tam bir algý operasyonu yürütülecek.
Malum görsel ve yazýlý medya, zaten þu anda elinden geleni ardýna koymuyor.
FOX TV, KRT TV, Tele1 TV, Halk TV, Sözcü ve Cumhuriyet gazetelerinde alenen tetikçilik yapýlýyor.
Meslekî hiçbir endiþe, sorumluluk emaresi görülmeyen yayýnlarda adeta bir düþmana saldýrýr gibi Cumhurbaþkaný ve yönetim aleyhinde yayýnlar yapýlýyor.
Görsel ve yazýlý medyadan daha tehlikeli olan ise sosyal medya.
Takipçisi milyonlarca olan sanatçýlarýn, komedyenlerin sanki bir düðmeye basýlmýþçasýna devreye girmesi tesadüf olabilir mi?
Bilhassa Suriyeliler üzerinden yürütülen yalan terörü ile 6'lý masa kaos iþaretini çoktan verdi.
Sosyal medya üzerinden toplumu, siyaset zemininde gerecekler, kaos zemini hazýrlayacaklar. Döviz kuru ile oynamak, dýþarýdan Yunanistan tahriki gibi tezgâhlar ile hep birlikte topyekûn bir saldýrý yürütecekler. Halen yürütüyorlar zaten.
Þu anda sosyal medyada öne çýkan þebeke ise FETÖ ihanet örgütü.
Bu ihanet þebekesinin 15 Temmuz ihanetinden önce Fuat Avni hesabý üzerinden nasýl CIA aparatý olduklarýný unutmadýk.
Þunu da unutmadýk.
Fuat Avni hesabýný, sanki gerçekleri ifþa ediyormuþ gibi CHP Grup toplantýlarýna getiren Kemal kýlýçdaroðlu'ydu. Malum medyaydý.
Demek ki, Haziran seçimi öncesinde CHP ve 6'lý masadaki hempalarý, yine FETÖ'nün sosyal medya yalanlarýný, CIA kumpaslarýný kullanacaklar.
Bu hayatî meselede Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkaný Fahrettin Altun'un deðerlendirme ve ikazlarý dikkat çekicidir.
Dün Uluslararasý Medya Enformasyon Derneði (UMED) tarafýndan düzenlenen, "Yeni Medya ve Dijital Terörizm Çalýþtayý"nýn açýlýþ konuþmasýndan þu satýrlarýn altýný çizdim:
"Ülkemiz siber anlamda da en fazla tehdide ve saldýrýya maruz kalan ülkeler arasýnda yer alýyor. Cumhurbaþkanýmýzýn verdiði hakikat mücadelesi, Türkiye'yi uluslararasý baðýmlýlýk düzenine mahkûm etmek isteyenlerin huzurunu, düzenini bozuyor. Onlar da yeni yöntemleri devreye sokarak sonuç almaya çalýþýyor.
"Bu yöntemler; siber saldýrý, sanal alemde yürütülen dezenformasyon, kara propaganda ve beþinci kol faaliyeti ve terör örgütlerinin dijital dünyadaki faaliyetleri olarak karþýmýza çýkýyor.
"Türkiye, PKK/YPG ve FETÖ terör örgütlerinin sadece fiziki saldýrýlarýyla deðil dezenformatif saldýrýlarýyla da hedef alýndý/alýnýyor.
"Elbette devletimiz tüm kurumlarýyla bu tehdidin farkýnda olarak önlemlerini alýyor ve gerektiði þekilde mücadele ediyor."
Sayýn Altun, 'Dezenformasyonla Mücadele Merkezi' adlý bir birim kurduklarýný, birimin baþýna akademisyen Ýdris Kardaþ'ýn atandýðýný daha önce açýklamýþtý.
Yalan terörü, dijital terörizm bir milli güvenlik meselesidir.
Maalesef, 6'lý masadakiler, "Erdoðan gitsin, isterse Türkiye batsýn" histerisine tutulduklarý için PKK terör örgütünün siyasî kolu HDP'den medet ummaktan çekinmiyorlar.
FETÖ ihanet örgütünün, ABD ve Avrupa ile birlikte hamiliðine soyunuyorlar.
