Dönemin TÜBÝTAK yöneticilerinin’ Cumhurbaþkaný, Baþbakan, bakanlar, Genelkurmay Baþkaný, kuvvet komutanlarý, MÝT Müsteþarý ve devletin kritik konumlarýndaki yetkililere verdiði kriptolu telefonlarýn dinlenmesine iliþkin epey bilgi ortaya çýktý.
Ayrýntýdaki bazý yeni bilgilerle birlikte ‘kayda geçsin’ yazýsý yazmak gerekti.
Önce, yazýya ýþýk tutmasý açýsýndan bir bilgiyi not edelim:
Aktaracaðým dinleme operasyonu, bahsi geçen kurumlarda paralel yapý hakimiyeti olduðu dönemlerde gerçekleþti. Kurumlarýn bugünkü yapýlarý ise tamamen deðiþti.
***
Gelelim, kriptolu telefonlarýn TÜBÝTAK-Emniyet Ýstihbarat-TÝB üçgeninde nasýl dinlendiðine...
1- Arayan telefondaki kripto yazýlýmý, sesi ‘data’ya çeviren, aranan telefonda da bu datayý sese çeviren bir þifre üretiyor. Telefon her konuþma için ayrý þifre üretiyor ve konuþma bitince siliyor. Bu nedenle kriptolu telefonlarý ‘anlýk dinleme’ mümkün olmuyor.
2- Ancak, bu telefonla yapýlan konuþmalarýn ‘data olarak’ kaydedilmesi mümkün. Bu kayýtlarýn yeniden sese dönüþtürülebilmesi için de arayan telefonun her konuþma için ürettiði ‘þifre’nin bilinmesi gerekiyor.
Paralel yapý da bu yolu kullandý.
3- Telefonlarýn yazýlýmýna ‘korsan satýr’ ekleyerek her konuþma için otomatik üretilen þifreler telefon hafýzasýna ‘kaydedildi.’
4- Ayný zamanda telefonlarýn IMEI numaralarý da Emniyet Ýstihbarat’taki ekibe verildi.
5- Emniyet Ýstihbarat, bu IMEI numaralarýný TÝB’deki uzantýlarýna ulaþtýrdý ve bütün konuþmalar data olarak kaydedilmeye baþlandý.
6- Kaydedilen datalar yeniden Emniyet Ýstihbarat’taki paralel ekibe verildi.
7- TÜBÝTAK da, telefonlarý ‘güncelleme, bakým veya tamir’ gibi gerekçelerle zaman zaman geri çaðýrarak, telefon hafýzasýna kaydedilen þifreleri aldý ve Emniyet’teki ekibe ulaþtýrdý.
8- Emniyet’teki ekip de bu þifreleri kullanarak ‘data’ olarak kaydedilmiþ konuþmayý yeniden sese çevirdi.
HHH
Bu ‘organize iþler’in çözülmesi ve sorumlularýn yargýya taþýnmasý süreçleri eþ zamanlý yürütüldü. Emniyet Ýstihbarat, TÝB ve TÜBÝTAK’ta baþlatýlan paralel soruþturmalarýnda ana hatlarýyla þu sonuçlara ulaþýldý:
- Kurumlarýn kritik birimleri ‘kadrolaþma’ için hedef seçilmiþ. Emniyet’in ‘istihbarat’, TÜBÝTAK’ýn kripto ve askeri projeler birimleri gibi...
- TÝB’in ise neredeyse tamamý. Çünkü TÝB, yasadýþý dinlemelerden çok çekmiþ olan Türkiye’nin dinlemeleri tek merkezden kontrol altýna alma projesiydi. Ancak paralel yapýnýn güçlendiði bir dönemde kurulduðu için, TÝB’in kadrolarý aðýrlýkla bu yapýya mensup kiþilerden oluþtu.
- Kadrolaþmada öncelik kurumlarýn bilgi iþlem, uzmanlýk ve özel kalem birimlerine verildi. Böylece hem kurumlarýn iþleyiþi ve yöneticilerin çalýþma trafiði, hem de çalýþanlarýnýn durumlarý belirlendi.
- Bu aþamada devreye Emniyet Ýstihbarat’taki uzantýlar girdi. Hedef alýnan kiþilerle ilgili karalayýcý raporlar hazýrlanarak görevden alýnmalarý saðlandý. Tepe yöneticiler ‘devletin resmi raporlarý’ ile ikna edildi. Ayný þey yeni atanacak isimler için de yapýldý ve hedef kadrolara elemanlar yerleþtirildi.
- Ýlgili kurumlar tamamen ele geçirildiðinde ise korsan yazýlým, yasadýþý dinleme ve operasyon süreci baþlatýldý.
- Paralel yapý, elde ettiði verileri ‘hukuk’ kýlýfýna sokmak için hukuken geçersiz veya sahte belgeler ile tamamen hukuksuz telefon listeleri için yargýdan ‘teknik takip’ kararlarý aldý.
- Ancak hukuk boyutunda mýzraðýn çuvala sýðmadýðý da anlaþýldý. Paralel dinlemelere dayanak gösterilen ‘belge’lerin imzasýz ihbar mektuplarý olduðu; dinlemelerin sahte isimler, o isimlere ait olmayan telefon numaralarý ve belirtilen kiþilere ait olmayan IMEI numaralarý üzerinden yürütüldüðü ortaya çýktý.
- Bu kararlarýn altýnda imzasý bulunan savcý ve hakimler de incelemeye alýndý. Halen bu savcý ve hakimler ile bazý adliye çalýþanlarý hakkýnda incelemeler sürüyor; çalýþtýklarý eski davalar da tek tek çýkarýlýyor.
Bu süreçler, örgütün kollarýnýn Emniyet ve TÝB’den yargýya, bakanlýklardan TSK’ya kadar nerelere uzandýðýný da ortaya koyacak.