15 Temmuz darbe giriþiminin üzerinden bir yýl geçti. Tüm Türkiye’de ve dýþ temsilciliðimizin olduðu her yerde 15 Temmuz anma etkinlikleri tertip ediliyor. O gece devleti hain örgütün elinden kurtaran þehitlerimizin kabirlerinde okunan Kuran-ý Kerim ve hatim dualarýyla baþladý, 16 Temmuz sabahýna kadar da devam edecek bu etkinlik ve anma törenleri.
Bu vesileyle FETÖ’nün nasýl bir örgüt olduðunun ve 15 Temmuz’un siyasal, toplumsal ve devlet kapasitesi açýsýndan ne anlama geldiðinin konuþulduðu sempozyum, panel ve konferanslar da düzenleniyor.
Baþbakan Binali Yýldýrým’ýn katýlýmýyla SETA Ýstanbul’da gerçekleþtirilen Uluslararasý 15 Temmuz Sempozyumu’nda hem darbenin faili olan FETÖ’nün dýþ baðlantýlarýna, kullandýðý yöntem ve ideolojisine, hem de 15 Temmuz’un Türk demokrasi tarihi açýsýndan önemine dair çok önemli sunumlar gerçekleþtirildi.
***
Yazýyý salondan katýlýmcýlarý dinlemeye çalýþýrken yazdýðým için aldýðým notlarý en kestirme yoldan aktarmayý tercih ediyorum.
Baþbakan Binali Yýldýrým belki de ilk kez duyduðumuz bir þey söyledi: “O akþam Dolmabahçe’de bir toplantý yaptýk. Toplantýdan beþ dakika daha geç çýksaydýk köprüde bizi de durduracaklardý”.
Baþbakan, Batý’nýn OHAL ve devleti FETÖ uzantýlarýndan temizleme kararýna yönelik eleþtirilere iki Almanya’nýn birleþmesinden sonra Doðu Almanya’da 500 bin kiþinin devletteki görevine son verilmesini örnek göstererek cevap verdi. OHAL kararlarýný inceleme komisyonunun ne zaman çalýþmaya baþlayacaðý merak konusuydu; Yýldýrým; “200 uzman ve 7 hakimden oluþan bir komisyon 17 Temmuz’da dosyalara bakmaya baþlayacak. Ýtirazý haklý bulunanlar 15 gün içinde göreve iade edilecek. Haksýz bulunanlar için de Ýdari Mahkemeler, Danýþtay ve AÝHM yolu açýk. FETÖ ile mücadeleyi biz hukuk devleti sýnýrlarý içinde kalarak yapýyoruz, öyle de yapmak zorundayýz” dedi.
***
Cumhurbaþkaný Sözcüsü Ýbrahim Kalýn konuþmasýnda; diktatörleþme ve DEAÞ’a yardým yalanlarýnýn darbeyi meþrulaþtýrmak için devreye sokulduðunu, toplumun darbeyi ehveni þer olarak görmesinin amaçlandýðýný belirtti. Ayrýca darbenin failsizleþtirilmesi çabasýna da dikkat çekti. “Darbeyi anonimleþtiriyorlar ve dolayýsýyla önemsizleþtirmeye çalýþýyorlar” dedi.
Kalýn ayrýca Cumhurbaþkaný’nýn çaðrýsýyla milyonlarýn darbeyi durdurmak için akýn etmesinin bir gecede olmadýðýný, milletin fedai can edebilmesinin 15 yýlda oluþan güven iliþkisinin bir neticesi olduðunu söyledi: “Bu bazýlarýnýn ifade ettiði gibi halký tehlikeye atmak ya da popülizm deðil millet olmanýn olmazsa olmaz koþullarýndandýr”.
***
“15 Temmuz darbesinin faili FETÖ’dür evet ama o bir taþerondur, ‘hükümet üst’ akýl diyor, ben açýk söyleyeyim arkadaki fail ABD’dir” diyen Prof. Atilla Yayla ise darbenin sebebini “Türkiye’nin artýk kendi politikalarýný uygulamaya koyan, oyun kuran-oyun bozan, giderek askeri anlamda kendi güvenlik ihtiyaçlarýný karþýlayabilen ve ekonomik güç haline gelen bir ülke olarak frenlenmesi ve diðer Ýslam ülkelerine kötü örnek olmamasý düþüncesidir” sözleriyle ifade etti.
Prof. Hüsamettin Arslan FETÖ’nün ideolojisine ve dininin takiyye olduðuna dikkat çekti ve tabanda oluþan maðduriyetlerin ana sebebinin de yine bu takiyye ideoloji olduðuna vurgu yaptý.
Prof. Dr. Burhanettin Duran ise 9 Temmuz’u 15 Temmuz’un karþýsýna koyanlarýn, 20 Temmuz darbesi diyenlerin ilk kez bir darbeyi yargýladýðýmýzý ýskaladýðýný söyledi ve ekledi: “Bir kurucu dönemin içinden geçiyoruz, Türkiye’nin yeniden vatan olduðu bir dönemi idrak ediyoruz”.