Bugün, muhtemelen de bugüne özgü olarak yazý üslubumda bir deðiþiklik yapacaðým, bir konuya deðil, birden çok konuya küçük küçük deðineceðim, bu konular gerçekten aklýma takýlýyorlar, ne yalan söyleyeyim, biraz da rahatsýz ediyorlar.
***
Genelkurmay Baþkaný bir kamu görevlisi midir?
Sayýn Genelkurmay Baþkaný’nýn “ben yargýya iliþkin bir deðerlendirme yapamam, ben bir kamu görevlisiyim” ifadesi darbecileri kýzdýrdý, demokrasiye daha baðlý kesimleri ise memnun etti.
Ancak, Sayýn Necdet Özel’in söylediði “ben bir kamu görevlisiyim” ifadesi ne kadar gerçeði yansýtýyor?
Demokrasilerde bürokrasinin (kamu görevlileri) TÜM unsurlarý bir siyasi birime BAÐLIDIRLAR.
Oysa, Anayasa’nýn 117. Maddesine göre Genelkurmay Baþkaný Baþbakan’a bile baðlý deðil, sadece Baþbakan’a karþý SORUMLU.
Böyle bir hukuki-siyasi yapý içinde Genelkurmay Baþkaný’na kamu görevlisi demek demokrasilerde bürokrasi kavramýna ne kadar uyuyor?
***
ÝSKENDER PALA türk asýllý deðil mi?
Sayýn Cumhurbaþkanýmýz bilim ve sanat ödülleri verdi, bence son derece isabetli kararlar.
Bilim ve sanat ödüllerine layik görünenler doðal olarak etnik kökenlerinden baðýmsýz olarak Türkiye Cumhuriyeti yurttaþlarý.
Sosyal Bilimler alanýnda da, muhtemelen önümüzdeki on sene içinde iktisat Nobeli alabilecek bir vatandaþýmýza, Prof. Dr. Daron Acemoðlu’na bu ödül verildi.
Sayýn Acemoðlu bir ermeni vatandaþýmýz, Türkiye Cumhuriyeti yurttaþý.
Bu haber ekranlarda verilirken nedense (?) konu Daron Acemoðlu’na geldiðinde, ne demekse, “ermeni asýllý” diye bir ifade kullanýlýyor.
Sayýn Ýskender Pala, kendisi de bu ödülü aldý, tebrik ediyorum, ziyadesiyle hakediyordu, kimse Sayýn Pala için “türk asýllý” ifadesini kullanmýyor.
Sayýn Ýskender Pala örneðini veriyorum, þahsen de tanýrým, bu örnek için beni baðýþlayacaðýný umarým.
Basýnýn bilinçli ya da bilinçsiz bu “ermeni asýllý” vurgu refleksi aslýnda çok sorunlu bir alaný iþaret ediyor.
Bu ülkenin vatandaþlarýnýn üst kimliði Türkiye Cumhuriyeti yurttaþlýðýdýr, bu kimlik altýnda kimimiz türk, kimimiz kürt, kimimiz ermeni, kimimiz arap, vs.
Ancak, anlaþýlan, birileri üst kimlik olarak majoriter etnik grubun, yani türklerin etnik sýfatýný zikretmekten vazgeçmeyecek.
Daron Acemoðlu “ermeni asýllý” ise mesela ben ne asýllýyým, türkler ne asýllý?
Yoksa bizler, yurttaþlýk sýfatý dayattýðýmýz için “asýlsýzlýðý” kabul mu ettik?
Eþit yurttaþlýk
Ortada bir “eþit yurttaþlýk” lafý dönüp duruyor.
Tersi pek söylenemeyeceði, savunulamayacaðý için bu formül, “eþit yurttaþlýk” saðcýsýndan, solcusuna, kürdünden türküne, sünnisinden alevisine herkese çok konforlu geliyor.
Bu söylemi artýk çok kolaycý bulmaya baþladým.
“Eþit yurttaþlýk” sloganýna sarýlanlar lütfen bir zahmet bu hedef için nasýl bir kurumsal deðiþiklik talep ediyorlar, yazýversinler, söylesinler.
Aleviler “eþit yurttaþlýk” istiyorlarsa Diyanet ile hesaplaþmadan bu olmaz.
Kürtler eþit yurttaþlýk istiyorlar ise Anayasa’nýn 66. Maddesini tartýþmadan bu da olmaz.
Liberaller, muhafazakarlar vesayete karþýlarsa, bu baðlamda eþit yurttaþlýk istiyorlarsa Anayasa’nýn 117 ve 118. Maddeleri deðiþmeden bu hiç olmaz.
“Eþit yurttaþlýk” söylemi gerçeklerden kaçmaya yaramasýn lütfen.