Bu maç ders olmalı

İsmine yakışan bir mücadele ile Süper Final, Şükrü Saracoğlu’nda başladı. Fenerbahçe ve Trabzonsporlu oyuncular futbolun her türlü pozisyonunu ortaya koyup kazanmak adına müthiş mücadele ettiler. Fener’in golünü attığı 36. dakikaya kadar daha çok şut çeken, daha etkili pozisyona giren taraf Trabzon oldu.

Dakikalar ilerledikçe bordo-mavili ileri uç elemanlarının topu saklayamayan, taşıyamayan hatta ligin gol kralı olan Burak’ın topa ayağını bile süremediği görüldü. Tabi Trabzon cephesinde bunlar olurken, Fenerbahçe daha akıllı ve basit ataklar yapmaya başladı. Doğal olarak da etkili oynamaya başladı. 36’da Cristian’ın uzaktan şutunda Tolga topu görmemesinin ve hatalı yer tutmasının cezasını çekti ve Trabzon’un mağlup duruma düşmesini engelleyemedi.

Fenerbahçe galip duruma geçmenin morali, Trabzon da pozisyonsuz bir gol yemenin şaşkınlığı ile ilk yarıda mücadele etmeye devam etti. Bence Trabzonlu futbolcular ilk yarıda emeklerinin karşılığını skor olarak alamadan soyunma odasına gitti.

İkinci yarı mücadelenin kaldığı yerden başladığı bir mac oldu. Ama eksik olan, Trabzonspor ileri uç elamanlarının, orta saha ve savunma arkadaşlarına hiçbir katkıda bulunmadığı idi. Bazen ileride pozisyon bulamazsan da rakip savunmayı rahat çıkartmayarak takımına katkıda bulunursun. Maalesef Trabzonspor’un hücum elemanları uzun süre takımına hiçbir katkıda bulunmadılar. Cristian, attığı golün dısında asist yaparak Fenerbahçe’yi 2-0 öne geçiren pası verdi. Aslında yenilen goller ve iyi oynamaya rağmen alınan skor Trabzonspor’a ders olmalı.

Trabzon sezon basında savunma kurgusunda hata yapmıştır ve bu sezon bunun cezasını ağır sekilde çekmiş ve çekmeye devam ediyor. Savunması göbekte ağır. Araya atılan her top gol pozisyonu oluyor. Kenar oyuncular ise maalesef kademe hatası yapmaktan taraftarı yordu. Netice olarak Trabzon hücum futbolcularının kaybolduğu maçta canlıymış gibi gözüküp çok pozisyon hatası yaptı. Fenerbahçe ise daha organize idi.