Hafızanı besle

Beynimiz vücudumuzun küçük bir bölümünü oluştursa da besinlerle alınan enerjinin yüzde yirmisini beyin harcar. Belirli yiyecekler algılama yeteneğimizi artırır, daha verimli yapar, daha hızlı düşünmemizi ve dikkatimizi daha iyi toparlamamızı sağlar.

Güçlü bellek için:

-A vitamini bakımından zengin olan havuç beyin metabolizmasını canlandırır bu nedenle hafızada önemi büyüktür.

-Önemli bir mangan minerali kaynağı olan ananas hafıza güçlendirmedeki önemi gözardı edilemez.

- Yağ asitlerini içeren avokado kısa süreli bellekte bilgi depolamada önemlidir. Günlük olarak tüketilen yarım avokado belleğinizi güçlendirecektir.

Mutluluk için:

- Kırmızı biber yapısında bulun-durduğu aromalarla vücudun  kendi salgıladığı endorfin mutluluk hormonun salgılanmasını hareketlendirir. Araştırmalara göre biber ne kadar çiğ ve ne kadar faz-la acı tüketilirse hormonun salgılanması o kadar hızlıdır.

- Serotonin hormonu kaynağı olan, muz beynin mutlu olmasını sağlayan en önemli kaynaktır.

Öğrenmek için:

- Lahana tiroit bezlerinin aktivitesini yavaşlattır, sinirliliği gide-  rir böylece beynin öğrenme ve algılama kapasi- tesini artırır.

- Beyine doğru besin akışını hızlandıran yaban mersini uzun süreli öğrenmede ideal bir meyvedir.

Dikkat için:

- Beynin besini olan karides omega 3 yağ asitleri  deposudur. Beynin dikkat verme süresini uzatır.

- Ceviz, fındık, fıstık beyindeki sinirleri aktive ederek haber alma oluşumunu hareketlendirir.

Anti- stres için:

- Şunu unutmayın stres, vitamin-lere ve minerallere olan ihtiyacı artırır.Önemli anti-stres maddeleri olan kalsiyum ( süt ve süt ürünlerinde, yeşil sebzelerde) ve magnezyum( kepek, çavdar, baklagiller) mineralleridir.

- B grubu vitaminler ise aynı zamanda sinir vitaminleri olarak  da adlandırılırlar. B vitaminler  ette, balıkta, kepek, çavdar ürünlerinde ve koyu yeşil sebzeler-  de bulunur.

Beynin kapasitesi için:

- Yapılan birçok araştırma düzenli sebze ve meyve tüketen bireylerin diğer bireyle karşılaştırıldığında yaşla birlikte ortaya çıkan beyinsel kapasite düşüklüğünün daha az  olduğu görüldüğünü saptamıştır.