Küçük Menderes Ovası

EVVELKİ gün Küçük Menderes Havzası’nda dolaştım ve gördüm ki o bölgenin çiftçisi zorda... Köylü: Patates, kavun, karpuz, pamuk, mısır ekmiş.

Patates köylüden dökme olarak 15 kuruşa alınıyor. Patatesin dönüm başına verimi 3 ton ortalamayla gelir, 450 lira oluyor. Patatesin tohumluğu, tarlanın hazırlanması, ilacının atılması, sulanması, hasat edilip tarlanın başına getirilmesi dönüm başına 400 lira maliyeti var, kendi emeği dahil dönüm başına 50 lira para kalmakta  Ortalama arazi büyüklükleri 20 dönüm üzerinden toplam gelir 1000 lirayı bulmaktadır. Yılda 2 kez bu verimlilikte ekim yapsa yıllık gelir 2000 lira olmaktadır. Bununla da ne yapar siz düşünün.

Gelelim karpuza... Karpuzun dönüm başı verimi 5 ton olmakta. Mahmutlar Pazarı’nda traktörle satış yerine getirilen karpuzun kilosu 15 kuruş, dönüm başı gelir 750 lira eder. Karpuzun patatesten daha fazla işçiliği olduğu düşünülürse bu üründe dönüm başına 50 lira kalır.

Karpuzdan sonra patates ektiğini var sayarsak yukarıdaki hesapla dönüm başına net geliri 100 lira olur ortalama tarla büyüklüğüne göre yine 2000 lira yıllık gelire ulaşırız. Kavunda da durum hemen, hemen aynı...

Gelelim pamuğa, geçen yılın global hava koşullarına bağlı olarak pamuk üretimi düşmüş fiyatlar yükselmiş durumdadır. Bu gün standart pamuk 3.5 lira civarındadır bu fiyat bu şekilde kalabilirse pamuk ekenler diğer ürünlere göre daha fazla bir gelire sahip olurlar.

Küçük Menderes Havzası’nda ortalama dönüm başı pamuk 500 kilo, mahlıç ise dönüm başı 250 kilo kabul edilirse dönüm başına gelir 875 lirayı bulur. Toplama maliyetleri hariç, ekim, çapa, sulama ve diğer işlemler 400 lira civarıdır. Toplama makine ile gerçekleştirilirse dönüm başına köylüye 300 lira net kalır 20 dönüm ortalama arazi büyüklüğünde yıllık gelir 7 bin lira olur. Bu da ancak asgari ücret karşılığıdır.

Mısırın buralarda 2. ürün olarak ekilmesi teşvik edilmektedir, birinci ürünle beraber getirisi pamukla beraber olduğu düşünülmektedir.

Bölgede hayvancılık gelişmiş görünmektedir ana sebebi de slaj meselesinin halledilmiş olmasıdır. Hayvan sağlığı maliyeti düşürüldüğü taktirde köylünün 3-5 hayvanının bulunması ona ilave gelir getirmektedir. Dolayısıyla küçük ve orta büyüklükte arazileri olan her aile ilave iş olarak hayvancılıkta yapmaktadır.

Bu resim,  şartlar böyle kalırsa gittikçe bozulacağa benziyor. Artan işçilik, mazot, ilaç gibi girdi maliyetleri mevcut kar marjlarını da sıfırlayacaktır.

Bu kısır döngüden kurtulmanın şartları arazi büyüklüklerini 3’e 4’e katlama, tarımsal mekanizasyon ve Avrupa birliğindeki gibi ithal edilen tarım ürünlerinden fon alınıp yerli üreticiye destek sağlama yanında,  süratle tarımla uğraşan insanların yüzde 50 kadar kısmını sanayiye kaydırmaktır.