Ramazan Bayramı

Bugün Ramazan Bayramı nın ilk günü. Diyetisyenler, fizyoterapistler, psikologlar ve yaşam koçlarınız zaten bayramda hangi besinleri tüketmeniz gerektiğini uzun uzun anlatmışlardır. Ben birkaç hususa dikkatinizi çekmek istiyorum.

BİR BUÇUK DAKİKADA BAYRAMLAŞIYOR!

Öncelikle şu SMS mevzusu... Aynı mesajı 150 kişiye atmanın mantığını anlamış değilim. Nasıl bir etkisi olacağını düşünüyorsun? Mesajı aldığımızda “Ne kadar da ince bir insan, ne güzel de kutlamış bayramımızı” dediğimizi mi zannediyorsun? Başına isim yazmaya bile üşenmişsin. Adama üç gün bayram vermişler, bir buçuk dakikada bütün bayramlaşmayı tamamlıyor. Helal olsun!

Ayrıca tuhaf bir resmiyet var bu toplu mesajlarda. Çocukluktan beri beraber takıldığımız arkadaşım “Bayramınızı kutlar, hayırlara vesile olmasını niyaz ederim” diye mesaj atıyor. Sanırsın herif devlet bakanı falan, halka sesleniyor. Sanayide oto tamircide çalışıyor halbuki. Bu ciddiyet niye?

Bir de bayramdan sonra aklı başına gelen “Geçmiş bayramınız mübarek olsun”cular var. Cümle kendi içinde tutarsız zaten. Geçmiş bayramım ya mübarek olmuştur ya da olmamıştır, bayramdan iki gün sonra bir uzay-zaman bükülmesi olmadığı sürece hiçbir şey değişemez. En azından günümüz imkanlarıyla ihtimal dışı. Önümüzdeki yıllarda zaman makinesi icat edildiğinde pek tabii iki gün öncesine gidip geçmiş bayramlarımızı mübarek hale getirmek mümkün. Ancak böyle bir teknolojiyi geçmiş bayramlarımızı mübarek etme amacıyla kullanmamız bilim dünyasında nasıl karşılanır, onu bilemem.

ŞEKER TOPLAYANLAR SAMİMİYETSİZ

Bayramın olmazsa olmazı... Fakat gitgide şeker toplama olayının özünden uzaklaştığını, adeta en-düstrileştiğini görmek beni üzüyor. Zamane çocukları için şeker maalesef bayramın önüne geçmiş durumda.

Bunlar genelde ekip halinde dolaşıyorlar. Gruptan yaşı nispeten büyük olanı yarım ağızla “Hayırlı bayramlar” diyerek ev sahibiyle iletişim gö-revini üstlenirken diğer veletler yüzünüze bile bakmıyor. Samimiyet yerlerde.

Pürdikkat şekerliğe kitlenmiş vaziyetteler. Çünkü yeterince konsantre olamazlarsa yaklaşık iki-üç saniyelik şeker seçme faslında hata yapıp kalitelilerin arasına serpiştirilmiş ucuz şekerlerden alma riskleri var. Ama çoğunlukla hata yapmadıklarını gözlemledim, gerçekten çok iyiler.

AKRABA ÇOCUKLARININ SİNSİ TAKTİKLERİ

Bayramdan bayrama, olmadı iki-üç ayda bir görüştüğünüz akraba çocuklarına dikkat. Bunlar normal zamanlarda size en ufak saygı göstermezken, evli olmadığınız için hala adamdan saymazken bayramda elinizi öpmeye yelteniyorlar. Bu tuzağa dikkat edelim dostlarım. Bu sinsi oyuna gelmeyelim. Çünkü eğer onlara elinizi öptürürseniz 5-10 lirayı gözden çıkaracaksanız.

Geçen bayramda elimi öpmeye çalışan 13 yaşındaki kazık kadar kuzenimle girdiğim el öptürmeme mücadelesinde bileğim burkuldu. Elbette ben bunu avantaja dönüştürdüm ve elimi öpmeye gelen diğer elemanları “Bileğim burkuldu, berhudar ol” diyerek püskürttüm. Berhudar gibi eski bir kelimeyi kullanmamdan ötürü bir ümit gözlerini kısarak “Büyük lan bu, zorlasak harçlık koparır mıyız?” der gibi baktıktan sonra benden o elektriği alamayınca gittiler.

Bu bayramda bir ikilem yaşadım. Acaba zorlasam ben de bu yaştan sonra para toplayabilir miydim? Aile büyüklerimizden 70 yaşındaki İhsan amcaya yaklaştım. Eğer harçlık istersem belki bir 20 lira kazanacaktım ama öte yandan kazık kadar halimle bunu yaparsam gururum kırılacaktı. Bir süre düşündükten sonra harçlık istemeye karar verdim. Gururumu nasıl olsa bir şekilde tekrar onarabilirdim, ama bu 20 lira kazanma fırsatı her zaman denk gelmezdi.

Fakat sonuç pek müspet olmadı. Yarım saat boyunca konuyu harçlığa getirmeye çalıştımsa da muvaffak olamadım. Yaşlı insanlarla konuşurken konuyu sizin istediğiniz yere çekmek hakikaten çok zor. En son lazerle    prostat tedavisi hakkında yeterince bilgilendikten sonra güç bela oradan uzaklaştım.

İMAMIN YAPTIĞI HİÇ HOŞ DEĞİLDİ

Son sözüm mahalle camimizin imamına. Hep geç kalktığım için yıllar sonra ilk defa geçen bayramda namaza gittim. Saf oluşturduk, imam başladı namazı kıldırmaya. Allahüekber diyor, tam rükuya eğildim, bir bakıyorum imam eğilmemiş, bir daha tekbir getiriyor, bu sefer olacak diyorum, bakıyorum gene ayakta.

Üçüncü kez Allahüekber dediğinde ise bu kez ben eğilmedim. Fakat tepkim yeterince ilgi görmedi. Benden başka tepki gösteren bir-iki kişi dışında herkes eğilince mecbur ben de rükuya gittim. Bu şekilde bizi devamlı şaşırtarak bitirdi namazı. Camiden çıkarken “Yaptığınız hiç komik değildi, zaten fark ettiyseniz kimse gülmedi” deyip gittim. Bunu ona birisinin söylemesi gerekiyordu.

Bayramınız kutlu olsun.   twitter.com/beyinsiz_adam