“Türk öğün çalış güven”

Cuma akşamüstü saatlerinde CNN Türk’te Ercan Saatçi’yi seyrettim. “Bu tarz bir olay karşısında dünyanın sayılı kulüpleri bile karışır, dağılırdı. Siz nasıl dağılmadınız” sorusuna Ercan Saatçi “Biliyorsunuz Fenerbahçe Anadolu’ya silah kaçırmak için kurulmuş bir kulüptür...” diye başlayan uzun bir cevap verdi. Fenerbahçe’nin kurulduğu 1907 yılına bakalım. Ne İstanbul ne de Anadolu’da işgal yok, dolayısıyla silah kaçırmak da söz konusu değil. Türkiye’de hayatın hemen her alanında görmeye alıştığımız bir durumun spordaki tezahürüdür bu sözler. Kimi darbelere, kimi müdahalelere, kimi iş bilmezliğine kimi de yolsuzluklarına kılıf yapmaya kalktı Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal vurgusunu. Hiç değilse Ercan Saatçi’nin abartısının kimseye zararı yok. Doğru, Fenerbahçe tarihinde işgal altındaki İstanbul’dan Anadolu’ya silah kaçırılması vardır ama kulüp bunun için kurulmamıştır.
***
Tarihle övünmek iyidir, hoştur ama aynı zamanda bugün birşey yapmıyor ya da yanlış işler yapıyor olmanın da itirafıdır. Galatasaray geç

mişte gösterdiği ilkeli tavırlarla istediği kadar övünebilir ama takım arkadaşını hastanelik eden Melo şampiyonluk riske girmesin diye hala forma giyebiliyorsa tarih tarihte kalmış demektir. Fenerbahçe de tarihiyle istediği kadar övünebilir ama o tarih bugün kulübe yöneltilen suçlama ve iddiaları görmezden gelmeyi gerektirmez. Ya da Beşiktaş, övünülecek tarihi UEFA’nın transfer yasağı tehlikesini ortadan kaldırmıyor işte. Bu sadece sporda değil siyasette de böyle.

Mesela CHP’nin durumu.

Cumhuriyet’i kuran parti olmak ne 28 Şubat sürecine verilen desteğin ayıbını ortadan kaldırır ne de bugün sandığa giden vatandaştan oy almayı sağlar. Oyu almak için belde belediyesinden genel merkeze çok çalışmak gerekir.
***
Mustafa Kemal’in “Türk öğün çalış güven” sözü ilkokul zamanlarımızda en sık duyduğumuz sözlerden biriydi. Bu öğüdün nedense en çok övünme kısmını sevdik biz. Şu medya ödülleri meselesi mesela... Ödül dağıtanlar mutlu, bu sayede bedavadan reklam yapıyorlar, alanlar mutlu, bu sayede daha çok övünebiliyorlar. İş o kadar şirazesinden çıktı ki geçen sene İstanbul’da bir yuva medya ödülleri dağıtmaya kalktı... Yeni Türkiye’de övünmek için çalışmak gerekiyor, herkes bunu anlar İnşallah...