Daha önce de yazdým; bu çaðýn en büyük sorunlarýndan biri gerçeðe yani hakikate ulaþmak. Özellikle biz habercilerin iþi her geçen gün daha da zorlaþýyor. Her an yalan ya da manipülatif bir haberle karþý karþýya kalma durumumuz var. Kirli akan bir nehirden TEMÝZ su almaya çalýþýyoruz. Bu çok da kolay bir iþ deðil. Bu sorun artýk sadece habercilerin sorunu olmaktan da çýktý. Devletler de bu konuda önlem almak için adým atmaya hazýrlanýyor.
***
Avrupa Birliði (AB), sahte, asparagas ve algý oluþturma amaçlý servis edilen haberlere karþý bir dizi önlem almak için adým atmaya hazýrlanýyor. AB’nin güvenlikten sorumlu üyesi Julian King, nasýl bir eylem planý hazýrladýklarýna iliþkin gazetecilere detaylý bilgi verdi.
King, “kullanýcýlar kendilerine sunulan haberlerin gerçek olup olmadýðýný ve kimler tarafýndan finanse edildiðini bilecekler” diye özetledi durumu. AB’li yetkili amaçlarýnýn ifade özgürlüðünü kýsýtlamak olmadýðýný da vurguladý. King, “internet ve sosyal medya mecralarýna bir dizi OTO-KONTROL önlemi tavsiyesinde bulunduk” dedi. Hedef ise 2019’da planý uygulamaya sokmak.
Bu konu ile ilgili AB’nin yaptýrdýðý bir kamuoyu araþtýrmasýnda ilginç sayýlacak sonuçlar elde edilmiþ. Araþtýrmaya göre; Avrupalýlarýn yüzde 83’ü yalan haberleri demokrasiye bir tehdit olarak görüyor. Yine ayný araþtýrmaya göre internet kullanýcýlarýnýn yüzde 70’i hala basýlan gazeteye, televizyona ve radyo kanallarýna güveniyor. Yani geleneksel medya tüm teknolojik geliþmelere raðmen hala en çok güven veren mecra.
Türkiye, algý oluþturmak için yalan ya da çarpýtýlmýþ haberlerin yapýldýðý ülkelerin baþýnda geliyor maalesef. Ýþte tam da bu yüzden bizde de zaman kaybedilmeden yalan habere karþý yasal zemin oluþturmak için harekete geçilmeli.
Bu arada 2 yýlýn üzerinde haber merkezinde mesai yaptýðým 24 yenilendi. 24’ün yeni ekranýný beðendim. Sade, modern ve yenilikçi bir ekran olmuþ. Nice 10 yýllara inþallah 24…