Abartıya dur demediğimiz sürece...

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım Rize’de takımın uğradığı saldırıyla son bir haftada yaşananlar arasında bağlantı kurmuş Divan Toplantısı’nda... 

Haklı olmak kimseye abartma hakkı vermez.

Fenerbahçe Başkanı, elbette ucuz atlatılmış bir saldırının faillerinin yakalanmasını talep edecektir.

Ancak bu vakadan yola çıkıp başka analizlere gittiniz zaman iş değişiyor.

Spor medyasından bugün kimse bu abartıyı sorgulayamaz.

Birincisi Fenerbahçe çok iyi transfer yaptı ikincisi zaten abartı spor medyamızın ana özelliklerinden biri.

Hoş Aziz Yıldırım da 4. yıldızı Galatasaray’a kaptırdığı dönemde bu tür cümleler kurmayacak kadar tecrübe kazandı zaten.

***

Açıklamanın abartısı olur da sevginin abartısı olmaz mı?

İşte bir avuç Galatasaray taraftarının takıma destek adına yol açtığı rezalet ve takıma verdiği zarar.

Spor medyası Hoca ve Yönetim isyan ettiği için o taraftarlara demediğini bırakmayacak.

Ama seçilmiş Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Tanman’ın Galatasaray Başkanı’nın seçilmemiş ve sadece danışman sıfatı olan kardeşi tarafından yenmesine ses seda çıkaramayacak.

Çünkü Cüneyt Tanman görevinden istifa etti ve tahminen yönetimden de gidecek.

İlkeleri değil yetkiyi elinde bulunduran, haber paylaşma şansı bulunanları savunur bizim medyamız.

Sadece spor da değil hayatın her alanında...

***

Kanallar yeni sezon için bir sürü dizi sipariş ettiler.

Her taraf set, tüm ekipler harıl harıl çalışıyorlar.

Tutmayan bir dizinin bir kanala 2-3 bölümlük maliyeti bile milyon dolar seviyesinde.

Televizyonların yayın akışlarına bakın yeni bölüm, tekrar bölüm, bitmiş diziden geçilmiyor.

Abartan seyirci mi yoksa kanallar mı sorusuna herkes istediği gibi cevap verebilir ama sonuç değişmiyor.

Kendi parasını harcarken kılı kırk yaran adamlar patron parasını abartarak harcıyorlar.

Tıpkı konuk olduğu programda bağıra çağıra konuşup tekrar davet almayı uman amatör yorumcular gibi.

Abartıyı öne çıkarmak medyanın tercihiydi ama bu tercihi fark eden haber kaynakları o silahı öyle bir kullanıyorlar ki, abartı şimdi medyayı vuran bir silah haline döndü...