ABD Başkanlık seçimleri

ABD dünyanın kuşkusuz en büyük ekonomik ve siyasi gücü; aksini düşünmek bile gülünç.

Bu nedenden de ABD Başkan seçimleri çok önemli, herkes için önemli, bizim için daha da önemli, unutmayalım biz en genel tanımıyla batı ittifakının bir parçasıyız, NATO üyesiyiz, Avrupa Konseyi kurucu üyesiyiz, AB ile tam üyelik müzakereleri sürdürüyoruz, vs.

ABD çok büyük bir güç zira küresel üretimin her sene, dünya nüfusunun yaklaşık 22’de biriyle yaklaşık beşte birini gerçekleştiriyor; ordusu dünyanın uzak ara en güçlü ordusu, dünyada gerçekleştirilen askeri amaçlı uzay araştırmalarının/harcamalarının yaklaşık yüzde seksenini tek başına yapıyor.

ABD’nin en büyük gücü de üniversitelerinden geliyor, dünyada bu düzeye yaklaşabilen başka bir ülke yok; her sene binlerce çinli öğrenci ABD üniversitelerinde eğitim görüyor diye Çin süper güç olmaz, ne zaman ki binlerce seçilmiş ABD’li öğrenci Çin üniversitelerine doktora eğitimine gitmeye başlar, işte o zaman Çin süper güç olmaya adaydır derim.

Bugün ABD’de başkanlık seçimleri yapılıyor, Obama favori gözüküyor ama bendeniz Romney’in seçilmesinin de bir sürpriz olmayacağını düşünüyorum.

ABD ekonomisi ve toplumu 1929 sonrasının en büyük ekonomik krizini yaşıyor, işsizlik oranı geleneksel olarak yüzde beş olan bu ülkede söz konusu oran yüzde dokuzu aştı, şimdi yüzde sekizin çok az altında (%7.9), toplum da, ekonomi de bu kadar yüksek işsizlikle birlikteliğe pek alışık değiller, üstelik ABD’de Avrupa tipi sosyal güvenlik kurumları da devrede değiller.

Bu krizin ABD’de siyasi etkilerini, Obama’ya getirebileceği oy maliyetini hafife almayalım.

Kriz karşısında Obama devreye bir dizi önlem paketi soktu; bu önlemler, iyi görelim, çok tipik Avrupa önlemleri, kamusal kaynaklarla bankalar, şirketler kurtarıldı, işsizliğin yüzde onu aşması önlendi, vs..

Bu durumu demokratlar “şimdi Usame yok ama General Motors dimdik ayakta” diye özetliyorlar.

Ancak, işin iyi düşünülmesi gereken yönü ABD’li ortanca seçmenin, isterseniz temsili seçmen de diyebilirsiniz, bu önlem paketlerine nasıl baktığı.

ABD’de çok konuşulan konu ortanca (temsili) seçmenin bu önlemlere, biraz da genetik anti devletçi ABD kodlarının etkisiyle, çok sıcak bakmadığı; ortalama bir amerikalının topluma, ekonomiye bakışını bizim buralardan çok net algılamamız kolay değil.

Obama ABD’de yaygınlaştırılmış, zorunlu, büyük ölçüde de vergilerle finanse edilecek bir sağlık sigortası yasası çıkardı; böyle bir yasaya Avrupa’da, Türkiye’de muhalefetin bir sınırı vardır, hatta muhalefetin siyasi bir maliyeti de olur.

Oysa ABD’de işler öyle olmadı; elli eyaletten yirmi beşi bu yasanın iptali için Federal Mahkeme’ye (Anayasa Mahkemesi?) başvurdular, ABD’de bu yasaya büyük bir tepki oluştu, genelleştirilmiş bir sağlık sigortası gibi bizim buralardan bir devletin olmaz ise olmazı gibi gördüğümüz bir düzenleme ABD’de insanların tepkisi çekti.

ABD Federal Mahkemesi’nden yasanın ABD Anayasasına uygunluğunu ancak bir oy farkla çıkabildi, Romney o gün ekranlara çıkıp Başkan olursa ilk işinin bu sağlık sigortasını iptal ettirmek olacağını söyledi, böyle bir çıkışın kendisine oy getireceğini düşündü ve bilinmez, getirebilir de, zira ABD farklı bir yer.

ABD vatandaşı-seçmeni olsam oyumu muhtemelen değil mutlaka Obama’ya verirdim ama Obama’nın seçilmesinin de çantada keklik olmadığını iyi görelim zira ABD’de, kriz ile birlikte, eski kodlar yine harekete geçmiş olabilir, devletin ekonomiye müdahalesi önemli bir seçmen kitlesi tarafından krize bir önlem değil, krizin nedeni olarak algılanıyor.

Doğru ya da yanlış, algılama bu.

twitter.com/KarakasEser