Bir yanda Ruslar ölüyor, diðer yanda kardeþleri olan Ukraynalýlar...
Kardeþi kardeþe düþürdüler.
Aralarýnda hiç bitmeyecek bir kan davasý çýkardýlar...
Peki ne için?
ABD'li Senatör Lindsey Graham aðzýndaki baklayý çýkardý.
Aynen þöyle söyledi:
"Ukrayna, 10-12 trilyon dolarlýk kritik mineral üzerinde oturuyor, burasý Putin'e ve Çin'e verilemez"
Yani neymiþ!
Mesele sadece Ukrayna'nýn deðerli madenleri, Rusya'nýn yýpratýlmasý, "NATO'nun beyin ölümü gerçekleþti" gibi açýklamalar yapan Avrupa'nýn da hizaya sokulmasýymýþ...
Aslýnda ABD'nin bu taktiði yeni deðil.
Deðerli madenler için ABD eskiden kendi askerlerini yollardý.
Ancak Irak ve Afganistan iþgalleri sonrasý "Bu iþ çok pahalý oluyor. Bir de ölen ABD askerleri için seçmende fýrça yiyoruz" diye düþünüp, "Bizim çýkarlarýmýz için baþkalarýnýn çocuklarý ölsün" taktiðine geçtiler.
Hatýrlayýn eski ABD Baþkaný Trump, "Ortadoðu'da 7 trilyon harcadýk binlerce ABD askeri öldü. Çok zarar ettik" manasýnda ifadeler kullanmýþtý. Ha bir de PKK/YPG için "Katolik nikahý kýymadýk. Parasýný verdik bizim için savaþtýlar" demiþti. Hatta Suriye'de ölen Kürtler için "Ucuza geliyorlar" ifadesini yadýrgayanlar olmuþtu.
Neyse sözü çok uzatmadan þunu söyleyeyim.
Devlet adamlýðýnýn, liderliðin ne kadar kritik önemde olduðunu Rusya-Ukrayna savaþý sýrasýnda gördük. Muhalefet "Ukrayna'nýn yanýnda duralým, Rusya'ya ambargo, Putin'e yaptýrým uygulayalým" derken, Erdoðan taraflarý Ýstanbul'da barýþ masasýna oturtuyordu.
Yani sözün özü, 28 Mayýs seçiminin ne kadar kritik olduðu bir kez daha görüldü.
Zira oyuncu Zelenskiy'i seçenler, Soros'un fonladýðý sözde devrimlerin peþinden koþup "AB, NATO üyesi olacaðýz" diye Ukrayna'yý uçuruma sürükleyenler G7 zirvesinde para dilenir hale geldi.
Yani demem o ki ABD'nin Rusya ve Çin'i zayýflatma politikalarý için kardeþ halklar olan Ruslar ve Ukraynalýlar fakirleþiyor, ölüyor.
Bu yüzden bugün ABD'nin kucaðýnda siyaset ve terör üretenler yarýn bir gün güç dengeleri ya da siyaset anlayýþý deðiþtiðinde yapayalnýz kalabilir...
////////////////////////
"ANORMAL BÝR DURUM YOK"
CHP Genel Baþkaný Özgür Özel, bilmiyorum yanýnda Ýmamoðlu olduðu için mi öyle bir açýklama yaptý ki, züccaciye dükkanýna girmiþ fil gibi kýrýp döktü... Özel'in Cumhur Ýttifaký'ný "Suç örgütü" gibi göstermesi her ne kadar sonra "Ben ekonomik durum için söyledim" dese de CHP'yi bilenler için malumun ilaný, heveslenenler içinse derin bir hayal kýrýklýðýna sebep oldu...
MHP Genel Baþkaný Bahçeli, bayram mesajýnda önce ekonomik toparlanmaya dikkat çekti. "Ülkemizde anormal hiçbir þey yoktur" mesajý verdi. Yüzüðünden dahi fýrtýna çýkarmaya çalýþanlara zehir zemberek sözler söyledi. Bahçeli, "Yumuþama mesajlarýna özenle saklanan ve sarýlan yalan, dedikodu ve iftira kampanyasýnýn hangi sinsi emellere, hangi sakat hedeflere odaklandýðý az veya çok bellidir. Puslu havada Müslüman mintaný giyen iblisin þirret tuzaklarý boþa çýkarýlacaktýr" dedi.
Cumhurbaþkaný Erdoðan da Ýtalya dönüþü uçakta Cumhur Ýttifaký'nýn sarsýlmaz bir kale olduðu mesajýný verdi. Ýspanya'da El Pais muhabirine söylediði "Kafaný sallama, Demirtaþ ve Kavala için hukuk ne diyorsa o olur" sözleri aslýnda biraz da "Kýzým sana söylüyorum gelinim sen anla" mesajýydý.
Yani FETÖ'cülerin, PKK'cýlarýn, Soros'çularýn hevesi bir kez daha kursaðýnda kaldý.
////////////////////////
NEDEN TEHLÝKELÝ?
Siyaset millete hizmet etmek, bir dava için mücadele etmektir.
Bu yüzden CHP'nin izlediði siyaset çizgisi Türkiye için tehlikelidir.
Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkaný Ýmamoðlu'nun paylaþtýðý mesajý görünce böyle düþündüm.
Zira CHP Genel Baþkaný ÖzelCCHÝmamoðlu ve Ýmamoðlu, bir yandan DEM'le "Kent uzlaþýsý" yapýyor, diðer yandan þehit ailelerine sahip çýkýyormuþ gibi.
Daha önce de hatýrlayýn þehit cenazesinden çýkýp, DEM Parti'ye uzlaþý pazarlýðýna gitmiþlerdi.
Ve iþin daha ilginç yaný artýk bu yaman çeliþkiyi sorgulayanlarýn sayýsý iyice de azalmýþ vaziyette.
Yani tuhaf bir normalleþtirme, algýyý yönetme dönemindeyiz.
Aklýma hep kurbaða deneyi geliyor.
Hani suyu aðýr aðýr ýsýttýklarý için durumu fark etmeyen, haþlandýðýný anladýðýndaysa kaslarý gevþediði için tencereden zýplayýp kaçamayan kurbaðadan bahsediyorum. Son yýllarda topluma da bir kurbaða deneyi uygulanýyor gibi geliyor bana.
Baþka türlü kendi zihin ve mantýk dünyamda DEM'lenirken, þehit aileleriyle kucaklaþmayý saðlýklý bir yere oturtamýyorum.
Meseleyi þöyle anlatmaya çalýþýyým. DEM'lilerin "Kürdistan" söylemlerini ilk dillendirdikleri zamanlarda nasýl irkildiðimizi, þimdilerdeyse nasýl duyarsýz kaldýðýmýzý düþünün demek istediðim sanýrým o zaman zihinlere daha iyi oturur.
////////////////////////
DEVLET BABA
Baba var, baba var...
Örneðin seçmen rahmetli Cumhurbaþkaný Süleyman Demirel için "Kurtar bizi baba" diye baðýrýrdý meydanlarda.
Zira biz milletçe devletimizi baba gibi görürüz.
Þimdi size iki baba örneði anlatayým.
Ýlk baba evde çok popüler, çocuklarý eþi kendisini çok ama çok seviyor.
Zira evdekilerin bir dediði iki edilmiyor.
Güzel bir ev kiralanýyor.
Ýçi döþeniyor.
Marka marka alýþveriþler yapýlýyor.
Tatillere gidiliyor.
Baba herkesin favorisi, hatta komþular da kendisini parmakla gösteriyor.
Komþu evlerde "Bak bak 8 numaradakilerin evinde bir kuþ sütü eksik" diye örnek gösteriliyor... Ama tüm kazanç da geldiði gibi gidiyor. Hatta ara ara krediler çekiliyor. Taksitlere giriliyor. Faiz ödeniyor.
Ýkinci baba ise biraz cimri, evdekilerin öyle her istediði her istediðinde olmuyor.
"Kira ödemenin sonu yok" deyip maaþýnýn yüzde 30'unu bir kenara atmaya, biriktirmeye çalýþýyor.
Zira kendi babasý da ona öyle öðütlemiþ.
"Ýþten artmaz, diþten artar"
"Kazandýðýnýn yüzde 30'unu mutlaka kenara koy" diye nasihat etmiþ.
Milletçe durumumuz biraz böyle deðil mi?
Her daim bol keseden vaatlerde bulunanlarý baþ tacý ediyoruz.
"EYT çýkmazsa, atama yapmazsan, þunu yapmazsan bunu yapmazsan sana oy yok" diyoruz.
Ama günü kurtarýyor, geleceði kaybediyoruz.
Ve o karanlýk gün geldiðinde feryat ediyoruz.
Oysa yapmamýz gereken bol keseden daðýtanlarýn deðil, gerçekleri yüzümüze vurup, planlarý, projeleri ve geleceðe dair öngörüleri olanlarýn peþinden gitmek olmalýydý. Oysa "vur patlasýn çal oynasýn" anlayýþýyla hiçbir vaadini tutmayýp yine de kazananlarla saf tuttuk.
Birazcýk zoru görünce küsüp "Ben oynamýyorum" deyip kenara çekildik.
Neyse sözü çok uzatmayacaðým. Erdoðan-Özel görüþmesine dair çok þey yazýldý, çizildi. Bence en dikkat çekici olaný Erdoðan'ýn "Popülist siyasete izin vermeyeceðiz" mesajýydý. Zira CHP Genel Baþkaný Özel'e, Erdoðan, "Ýsterseniz Hazine ve Maliye Bakanýmýz Mehmet Þimþek gelip size bir brifing versin" teklifinde bulunmuþ.
Erdoðan, yerel seçimi deðil, geleceði kazanmak için mücadele ediyor... Gerçekten de "Devlet Baba" gibi davranýyor.
Neyse sözü daha fazla uzatmayayým.
Bayram tadýnda günleriniz çok olsun.
Babalar Günü'nüzü de kutlarým.
Kalýn saðlýcakla...