Geçtiðimiz hafta içinde, Washington’da ilginç bir rapor tartýþýldý. “Dünya Tehdit Algýlamasý” adlý rapor, 9 Þubat günü Ulusal Ýstihbarat Kurumu Baþkaný James Clapper tarafýndan ABD Senatosu’na sunuldu. 33 sayfalýk raporun Türkiye ile ilgili bölümünde DAEÞ ile mücadele konusunda ABD’nin ortaðý olduðu vurgusunun bulunduðunun altýný çizelim. Raporun Rusya ile ilgili kýsýmlarýný mercek altýna almakta fayda var.
Rapora geçmeden önce, Clapper’ýn raporu sunumunda kullandýðý bir benzetme aslýnda ABD’nin Putin’e bakýþýnýn özeti gibi. Clapper, Rus komünist lider Josef Stalin’e atýfta bulunuyor ve Putin’in Stalin’den sonra geniþlemeci hayallere sahip bir isim olduðunun altýný çiziyor. ABD’nin, Putin ile Stalin’i ayný çizgide gördüðü sonucunu çýkarabiliriz.
Siber güvenlikten, yeni silah üretimlerine kadar pek çok konu baþlýðýnda Moskova, ABD istihbaratýnýn tehdit algýlamalarý listesinde ön sýralarda yer alýyor.
Rus ekonomisinin uzun vadeli yapýsal sorunlar nedeniyle düþüþe devam edeceði tespitinin yapýldýðý raporda, yoksulluk ve enflasyonun da kötü seyredeceði kaydediliyor. Putin’in Suriye krizini ve DAEÞ ile mücadele çabalarýný Rusya’nýn “super güç” statüsünü güçlendirmek amacýyla kullanmaya devam edeceði de raporda yer alan vurgulardan.
Türkiye ile Rusya arasýndaki gerilimin týrmanmaya devam edeceði de Amerikan istihbaratýnýn öngörüleri arasýnda yer alýyor.
ABD istihbaratýnýn en tepe isminin tespitleri bu þekilde.
Rusya’ya yönelik bir çaðrý da Paris’ten geldi, eklemeden geçmeyelim. Fransa
Cumhurbaþkaný François Hollande, hükümet revizyonu vesilesiyle iki Fransýz kanalýnýn ortak canlý yayýnýnda konuþtu. Ve burada kendisine yöneltilen Suriye ile ilgili soruya yanýt olarak Rusya’nýn saldýrýlarý durdurmasý çaðrýsýnda bulundu. Bombalardan kaçan insanlarýn Türkiye sýnýrýna yöneldiklerini söyledi.
ABD’den Rusya’ya karþý dörde katlanmýþ askeri bütçe
ABD Savunma Bakaný Ashton Carter, bir baþka önemli açýklamada, 2017 bütçesinde Rusya’nýn artan agresyonuna karþýlýk Avrupa için harcanan askeri harcamalarýn dört katýna çýkarýlmasýný istedi. Bu da yine geçen haftanýn önemli geliþmelerinden.
Askeri, siyasi ve istihbari tespitler ve çaðrýlar bu þekilde.
Hayaller ve gerçekler
Peki sahada ne oluyor?
Rusya, Batý dünyasý için tehdit teþkil etmeye devam ederken, pratikte, günlük hayatta o ne diyorsa, o oluyor!
Ekonomik çöküntüsüyle ilgili tespitler, dipnotlara yazýlýyor, çaðrýlar tekdüze þekilde devam ediyor.
Bir yandan silahlanma, gardýný alma görüntüsü sürüyor.
Ama sanki gerçekte, perde arkasýnda tokalaþýyor; sahnede yumruklaþtýðý eli sýkýca sarmalýyor.
PYD’nin çakma bir itibar kazanmasý, Esad’ýn koltukta kalmaya devam etmesi, Halep’in sýkýþtýrýlmasý, Rusya-Ýran ikilisinin alan ve hareket sahasý kazanmasý...
Deðiþen ne?
Bütün o istihbarat raporlarý, artan savunma bütçeleri, hepsi ortaoyunundan mý ibaret? ABD siyasetini yakýndan izleyenler, bütün bu adýmlarýn boþ yere olmadýðýný biliyorlardýr belki.
Cevap bekleyen sorular...