ABD istiyor diye politika deðiþmez

ABD Baþkan Yardýmcýsý Joe Biden, YPG’yi Suriye’deki durumu istismar ederek alan kazanmaktan vazgeçirmek için ‘çaba sarf ettiklerini’ söylerken, buna karþýlýk Türkiye’nin ‘top atýþlarýný durdurmasý’ çaðrýsý yaptý ve Türkiye ile PYD/YPG’yi ‘ayný kefeye’ koydu.

Ayrýca, “Halep’e yardým yollarýnýn açýk kalmasý için birlikte çalýþalým” diye ekledi.

Oysa PYD, ‘yürü’ demekle yürümüþtü, ‘dur’ demekle durdurulabilirdi.

‘Çaba sarf etmek’ örgüte büyük güç atfetmek ve ‘ipe un sermek’ demek.

Buna karþýlýk Türkiye’ye ‘ateþi kes’ demek “YPG’yi rahat býrak” anlamýna gelir.

Ayrýca bölgenin YPG’ye geçmesi isteniyorsa, “Halep’e yardým yolunun açýk kalmasý için Türkiye ile birlikte çalýþmak” ifadesi saçmalýk olur!

Zira Türkiye zaten Halep yolunu kapatmak isteyen Rusya-Esad-PYD/YPG oyununu bozmaya çalýþýyor.

Bu üçlünün derdi DAEÞ’in yolunu kesmekse, pekala Halep’in doðusu ve güneyinden baþkentleri Rakka’ya yürüyerek bunu yapabilirler. (Esad rejimi Rakka’ya sadece ‘ticaret için’ yürüyor.)

***

Türkiye bu açýklamalara ‘protesto’ ile karþýlýk verdi.

Ne yapýlacaðýný da Baþbakan Davutoðlu açýkladý: “YPG unsurlarýnýn Azez’den uzak duracak. Yaklaþýrlarsa kullanmayý umduklarý Menag Havaalaný (aslýnda sadece bir pist) kullanýlmaz hale getirilecek.”

Yani ABD istiyor diye politika deðiþmeyecek.

***

PYD Eþbaþkaný Salih Müslim“Türkiye’nin Suriye’nin iç iþlerine karýþma hakký yok” diyerek aslýnda açýkça Esad rejimi adýna konuþtu.

PYD-Esad rejimi iþbirliði zaten uzun süredir deþifre olmuþtu.

Yeni olan, ABD’nin Rusya, Esad rejimi ve Ýran’la da yataða girmiþ olan PYD ile iliþkisini sorgulamamasý!..

***

Suriye’de geçen 4 yýlýn özeti þu:

1- ABD ve öncülüðünü yaptýðý koalisyon ‘yaptýrým’ dedi, “Esad’sýz Suriye”den söz etti.

Rusya da yaptýrýmlarý BMGK’da bloke etti, ‘diplomatik yollarý’ önerdi.

2- Ancak ABD öncülüðündeki koalisyon ‘diplomatik’ bir politika ortaya koyamadý; Rusya Suriye’deki ‘askeri’ gücünü arttýrdý, PYD/YPG ile batýdaki ‘Afrin kantonu’nda ‘ortak operasyon odasý’ kurdu.

3- Ýran da, önce Hizbullah’ý yönlendirerek, ardýndan doðrudan Ýran ve Irak’tan ‘Þii milis ordusu’ göndererek Esad’ý güçlendirdi.

4- PYD/YPG doðuda, ABD’nin hava desteðiyle DAEÞ’ten boþalan alanda hakim oldu, ‘doðal sýnýrlarýna’ ulaþtý.

5- Türkiye, “Fýrat’ýn batýsýna geçemez” çizgisini çekince, bu kez Afrin’den ve Rusya’nýn hava desteðiyle ‘doðuya’ doðru ilerleme projesi baþlattý.

6- Doðuda ise DAEÞ yok, ‘ýlýmlý muhalefet’ denilen, ABD ve koalisyonun eðitip donatmaya çalýþtýðý ÖSO gruplarý var. Yani PYD/YPG, bir yýl önce Kobani’de kendilerine yardýma gelen ÖSO’ya saldýrdý!

7- Mülteciler önce Esad rejiminden, sonra DAEÞ’ten, ardýndan PYD’den kaçmýþtý; þimdi de Rusya’nýn bombardýmanýndan kaçýyor.

8- Böylece Esad rejimi ve PYD/YPG’ye, muhalifler ve kendilerinden olmayan halktan temizlenmiþ bir alan kalýyor!

9- Rusya da, Kýrým’ý ilhaký nedeniyle kendisine ambargo uygulayan Batý’yý ve uçaðýný düþürerek karizmasýný çizen Türkiye’yi ‘mülteci göçü’ ile cezalandýrýyor!

10- Türkiye, müttefiklerinin inisiyatif  alamamasý sonucu Rusya-Esad-Ýran-PYD dörtlüsüyle karþý karþýya kalýyor.

Yoksa ABD’nin YPG’lilerle poz vermesine bakýnca, ‘müttefiklerinin de desteðiyle’ mi demeliyiz?!

***

Sonuç;

- ABD ve koalisyonu etkili bir Suriye politikasý üretemedi. Sahada güç dengesi saðlanamayýnca diplomasi yenildi, Rusya-Esad-Ýran ittifakýnýn ‘askeri’ gücü kazandý.

- Avrupa mülteci kriziyle karþýlaþýnca ‘güvenli bölge’ demeye baþladý. En son Ýngiliz Independent ve ABD’li Washington Post yazdý.

- Bütün bunlarý 4 yýldýr baðýra çaðýra söyleyen Türkiye, ‘manidar bir zamanlama’ ile PKK’nýn þehir iþgalleri ile ‘Suriyeleþtirilmeye’ çalýþýlýyor. PYD/YPG Türkiye’deki teröristlere silah, mühimmat, adam ve eðitim desteði veriyor.

- ABD ve bir kýsým ‘müttefik’ medyasý “Türkiye Kürtlere saldýrýyor” diye yayýn yapýyor.

Cumhurbaþkanlýðý Sözcüsü Ýbrahim Kalýn’ýn sözleriyle tamamlayalým;

“Kürtlerle PKK’yý özdeþleþtirmek, DAÝÞ ile Müslümanlarý özdeþleþtirmekten farksýz. Türkiye’yi köþeye sýkýþtýrmak için PKK’ya destek vermekle, ABD’yi köþeye sýkýþtýrmak için DAEÞ veya El Kaide’yi desteklemenin farký yok.”