Selim ATALAY
Selim ATALAY
http://www.selimatalay.com
Tüm Yazýlarý

ABD siyasetinde iç savaþ daha yeni baþladý

Amerikalý siyasilerin bütçe ve borç tavaný ile oynadýklarý Rus Ruleti dünyanýn yüreðini aðzýna getirdi. Bu tehlikeli ve akýl dýþý oyun toplu tabancada tek kurþunla oynanýr, ABD siyaseti dolu þarjör ile oynamaya kalkýþtý. Neyse ki son dakikada masadan kalktýlar.  O sayede kepenk açýldý, ABD devleti iþlemeye baþladý. Hazine iflastan kurtuldu.

Ancak taraflar kumar masasýna yeniden oturmaya sözleþtiler. Ocak’ta devletin parasý bitecek, Þubat’ta Hazinenin parasý bitecek. Hazine belki Mart’a Nisan’a dayanýr, ama her durumda zaman sýnýrlý.

Burada belirleyici olan, Baþkan Obama’nýn saðlýk sigortasýný durdurmak için devletin bütçesini kesmeye çalýþan muhalif Cumhuriyetçi Parti’nin durumu. Cumhuriyetçiler’in giriþimi baþarýsýz oldu. Tehditle istedikleri hiçbir adýmý Obama atmadý, sonra da Cumhuriyetçiler Hazine temerrüde düþmeden teslim oldu. Ve halen Cumuriyetçi Parti’de ikilik çýktý. Parti tam bölünmese de -Eski kuþak statükocular- ile -Çay Partisi- denen militan, tutucu, evanjelist Hýristiyan motifli radikaller arasýnda paylaþýlmaya baþladý.

Durumu -iç savaþ- diye niteleyen de var... Cumhuriyetçi partinin ideolojik iç savaþa girmesi 2014 ara seçimi ve 2016 Baþkanlýk seçimini etkileyecek önemde. En kýsa vadede daðýnýk partinin yine iflas þantajýna girip girmeyeceði belirsiz. Muhalifler ‘kepenk kapanmasýný’ saðladýklarý için gururlular ve daha radikal tavrý seçmenin öldüllendireceðini düþünüyorlar. Yani: Cumhuriyetçilerin daðýnýk da olsalar yeniden Kepenk Kapamaya kalkýþmasý mümkün. Tabii o zamana kadar duruma ve ortama bakacaklar. Bu durum piyasa, FED ve ABD siyaseti için -Belirsizlik- demek.

Bu siyasi kargaþa, 2008 ekonomik krizinin ABD siyasetine yansýmasý. Obama’nýn seçilmesi krizin ilk sonucuydu, ancak Obama siyasetinin krizden çýkýþý saðlayamamasý sonucu artçý sarsýntýlar ve yeni volkanik patlamalar yaþanýyor. Siyasi kargaþanýn FED politikalarýný etkilememesi mümkün deðil. Siyaset karýþtýkça FED cömert kalacaktýr.

Olay þu: ABD krizden çýkamadý... Ýþsizlik hala yüksek... Gelir daðýlýmý berbat... Varlar-Yoklar uçurumu büyüyor. ABD’de her zaman en tepedeki en zengin yüzde 1’lik -elitler- ve yüzde 99 -diðerleri- vardý. ABD’de yüzde 1 olmak aslýnda at ve deve deðil. En az 400 bin dolar yýllýk gelir, ABD’de en zengin yüzde 1’e girmek için yeterli. Son üç yýlda bu yüzde 1’in reel geliri yüzde 34 yükselmiþ, yüzde 99’un reel geliri ise yüzde 0.4 yükselmiþ... Zengin krizde çok daha zengin olmuþ... Ekonomik iyileþme görmeyen çoðunluk seçmen Demokrat iktidara karþý Cumhuriyetçi muhalefete kayýyor.

Seçmene iki soru var: Devlet herkese iþ bulup yaþama standardýný yükseltmeli mi? Yoksa devlet herkesi kendi giriþim ve çabasýnda serbest mi býrakmalý?... Birinci soruya -evet- diyenler Demokrat, ikinciye -evet- diyenler Cumhuriyetçi... Birincisi kulaða hoþ geliyor ama hem çok masraflý, hem de verimli deðil... Ýkincisi zorlu, ürkütücü, ama giriþimci yiðidin ortaya çýkmasýný saðlýyor. Ýkinciye -evet- diyenler, -Benim cebimden ve benim vergimle kime ulufe daðýtýyorsun- diye birinciye kýzýyor. ABD siyasetine öfke hakim.